Rapora göre, yoksulluk sınırı 4 işçi emeklisi, 5 Bağ-Kur esnaf emeklisi, 7 Bağ-Kur tarım emeklisi ve 3 memur emeklisinin aylığına denk geliyor. Yani yoksulluk sınırı olarak bilinen ve bir ailenin temel ihtiyaçlarının bir aylık toplam tutarı anlamına gelen bir rakam, emekli aylıklarının 7 katına ulaştı.
-"YOKSULLUK SINIRINA YAKLAŞAN EMEKLİ AYLIĞI YOK"-
Milletvekillerine gönderilecek ve emeklilerin içinde bulunduğu acı tabloyu gözler önüne seren rapor şöyle: "2005-2010 yılları arasında açlık sınırı yaklaşık yüzde 58 oranında yükselirken, bir ailenin sadece mutfak masrafları anlamına gelen bu rakamın karşısında emeklilerin aylıklarındaki artışlar yetersiz kalmıştır. Yoksulluk sınırına yaklaşabilen emekli aylığı ise neredeyse yok denecek kadar azdır. 2005 yılında 1 milyon 717 bin 27 TL tutarında olan yoksulluk sınırı ortalaması yüzde 57,96 oranındaki artışla 2010 yılında 2 milyon 712 bin 60 TL’ye yükselmiştir. Yoksulluk sınırı bu büyüklüğüyle yaklaşık 4 işçi emeklisinin aylığına denk gelmektedir. Diğer aylıklarla karşılaştırdığımızda da, yoksulluk sınırının; 5 Bağ-Kur esnaf emeklisinin, 7 Bağ-Kur tarım emeklisinin ve 3 memur emeklisinin aylığına denk geldiği görülmektedir. Eğer bir ülkede, yoksulluk sınırı olarak belirlenen ve bir ailenin temel ihtiyaçlarının bir aylık toplam tutarı anlamına gelen bir rakam, emekli aylıklarının 7 katına ulaşmışsa, ortada bir sorun olduğu açıktır. Artık bu sorunu herkes görmek ve çözüm üzerinde çalışmalar yapmak zorundadır."
-"ARTIK KANMAYACAĞIZ"-
Orhan, milletvekillerine, "Emeklilere vaatler vererek ve sadece birkaç hafta içerisinde bu vaatleri unutarak emekliye dost görünmeye çalışanlara artık kanmayacağımız bilinmelidir" diye seslenecek.
-9.5 MİLYON EMEKLİ HATIRLATMASI-
Orhan, mektubunda 12 Eylül’de yapılacak referandum oylaması öncesinde 9.5 milyon emeklinin olduğunu hatırlatarak, şöyle diyecek: "9,5 milyonluk emekli topluluğunu yok saymak kimsenin haddi olamaz. Emeklisine saygı göstermeyen bir anlayışı bizim de saygıyla karşılamamız mümkün değildir. Yapılması gereken, emeklinin alım gücünü yeniden canlandıracak gerekli tedbirleri almak ve başta İntibak Yasamız ile promosyon sorunumuz olmak üzere tüm sorunlarımızın çözümü yönünde gayret göstermektir. Bunları yapabilenler, ancak bizden saygı görebileceklerdir."