Ertuğrul Özkök, Başbakan Erdoğan'ın ses kayıtlarıyla ilgili taktik hatası yaptığını iddia etti.
CNN TÜRK ekranlarında yayınlanan Aykırı Sorular Gazeteci- Yazar Ertuğrul Özkök’ü ağırladı. Özkök, dinleme iddiaları, kaset savaşları ve paralel devlet krizi sürecini değerlendirdi. Enver Aysever sordu, Gazeteci- Yazar Ertuğrul Özkök yanıtladı.
BEN DE TELEKULAK MAĞDURUYUM
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ses kaydına ilişkin açıklamalar yapan Özkök: “Ben bir telefon dinleme mağduruyum. Dünyada bundan daha kötü bir şey yok. İllegal yapılan telefon kayıtları hakkında bir kelime konuşmam. İki yıl önce beni Beşiktaş’a adliyeye çağırdılar, Hanefi Avcı’nın terk ettiği odada kasetleri bulmuşlar, içinde benim de konuşmalarım olduğunu söylediler, dinletmek istediler, dinlemedim. Benim telefonda konuşmalarımı, Doğru Yol Partisi yayınladı, illegal kaydedilmiş konuşmaları; içinde hiçbir suç unsuru olmayan konuşmaları. Bugün Başbakan şanslı, internetten başka bir yere gitmiyor konuşmalar. Benim konuşmalarım Uzanların radyosundan on dakikada bir veriliyordu. Başbakan’ın konuşmaları neden verildi diyen hükümete yakın gazeteler benim konuşmalarımı hala veriyorlar. Telefon konuşmalarının yayınlanması dünyanın en pespaye işidir” dedi.
ŞİMDİ KİMSENİN SESİNİ ÇIKARMAYA HAKKI YOK
“Başbakan’a seslenmek istiyorum, beş yıldan beri bu ülkede insanların abuk sabuk telefon konuşmalarıyla hayatları kaydırıldı, intihara sürüklendi, Başbakan sesini çıkarmadı, şimdi kimsenin sesini çıkarmaya hakkı yok” dedi.
TÜRKİYE'NİN ÇİVİSİ ÇIKTI
Özkök kaset iddialarını ve 17 Aralık operasyonuna ilişkin değerlendirmeler yaptı.
“Ben Türkiye Cumhuriyeti Devlet’inin bu kadar çivisinin çıktığı bir dönemi hatırlamıyorum. Ben 27 Mayıs’ı gördüm arkasından 12 Mart’ı gördüm, 12 Eylül’ü yaşadım, 28 Şubat’ı yaşadım ben Türkiye Cumhuriyeti Devlet’inin itibarının içte ve dışta bu kadar yerlerde sürüklendiği başka bir dönem yaşamadım” dedi.
İNŞAA EDİLEN SİSTEM DİKTATÖRLÜKTÜR
“Normal bir hükümet bu zamana kadar gelmezdi, dört bakanı gittiği zaman bir Başbakan da meclise gidip güvenoyu alması gerekirdi” diyen Özkök: “Şu anda inşa etmeye çalıştıkları sistemin adı diktatörlüktür” iddiasında bulundu.
“İNSANLAR BAŞBAKAN’A GÜVENMİYOR BEN DE GÜVENMİYORUM”
“Türkiye’de paralel devlet varsa herkesin Başbakan’ın yanında yer alması gerekir ama insanlar neden yer almıyor sorusunu başbakanın kendisine sorması gerekir, insanlar Başbakan’a güvenmiyor ben de güvenmiyorum diyen” Özkök gezi olayları sırasında Kabataş ve camide yaşandığı iddia edilen olaylara değin açıklamalarda bulundu.
KABATAŞ YALANI GİBİ PROVOKASYON GÖRMEDİM
“Hayatım boyunca Kabataş ve cami olayındaki kadar açık ve aleni provokasyon yapıldığını görmedim. Böyle bir yalan üzerinden siyaset yapmak tehlikelidir, kanunlara aykırıdır, suçtur, ahlaken doğru olmayan bir şeydir”
3.5 AY HAPİS YATTI 11 YILDIR ACISINI BİZDEN ÇIKARTIYOR
"Rahmetli Türkeş, 1985 yılında cezaevinden çıkmış. 12 Eylül darbesinden sonra 4,5 yıl hapis cezası yatmış. Alparslan Türkeş, ölünceye kadar siyaset yaptı. Sen Alparslan Türkeş'in yattığı hapis cezası nedeniyle hiç mağdur edebiyatı duydun mu kardeşim. Ben duymadım. Bizim başbakanımız 3,5 ay hapis cezası yattı. 11 yıldır neredeyse hergün bunun acısını bizden çıkarıyor, sürekli kafamıza çakıyor. Ben diyorum ki artık bazı şeylerin üzerinden siyaset yapmayalım. Bunun acısını hepimiz yaşadık, kendisini de yaşıyor."
"ERDOĞAN TAKTİK HATASI YAPTI"
Başbakan Erdoğan ve Bilal Erdoğan'a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarıyla ilgili de konuşan Özkök, Başbakan'ın grup toplantısında yaptığı konuşmada strateji hatası yaptığını söyledi.