Financial Times gazetesi, ordunun tutumunun, “Türk devletinin üç kilit kurumu olan hükümet, cumhurbaşkanı ve ordu arasında sonsuz sorunları yaratma potansiyeli olduğu” görüşünü savunurken komutanların yumuşatılması için inisiyatifi Gül'ün alması gerektiği görüşlerine de yer verdi.
Financial Times gazetesi, Vincent Boland imzalı analizinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile askerler arasındaki ilişkileri değerlendirirken “Gül'ün askerleri kazanma mücadelesi ile karşı karşıya olduğunu”nu belirtti.
Gül'ün Çankaya Köşkü'nde verdiği resmi resepsiyona ne Gül'ün eşi Hayrünnisa'nın, nede Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın katıldığına işaret eden gazete, Hayrünnisa Gül'ün “dedikodu odağı” olmamak ve dikkatleri başka tarafa çekmemek için katılmadığını yazdı.

Büyükanıt'ın ise, resepsiyonda bulunmamak için daha önce planlanan askeri ziyaretleri gerekçe gösterdiğini anlatan FT, şu yorumunu yaptı:

“Ancak onun (Büyükanıt'ın) yokluğu daha düşündürücü bir şeyin kanıtıdır: askerlerin, General Büyükanıt'ın, Türkiye'nin İslamcı harekete ile olan bağları nedeniyle başkomutanı görevine yükselmesini engellemeyi denediği ancak başaramadığı Sayın Gül'e itibar etmedikleri, saygısı bile olmadığı görüntüsü.”
 
İngiliz gazetesi, yorumcuların, ordunun bu tutumunun, 20 yıla yakın bir sürede askerler ile cumhurbaşkanı arasında en sorunlu ilişkinin ilk belirtisinin olabileceğini söylediklerini belirterek bunun da, idarede tıkanıklığa yol açmak gibi “Türk devletinin üç kilit kurumu olan hükümet, cumhurbaşkanı ve ordu arasında sonsuz sorunları yaratma potansiyeli olduğu” yorumunu yaptı.
Washington'daki Stratejik ve Uluslararası Etüdler Merkezi'nden Bülent Alirıza, gazeteye yaptığı açıklamada “Elbette ki askerler, Gül konusunda mutsuz ve aksini savunan kim varsa kendisini aldatıyor. Soğuk ancak münasip bir ilişki ile karşı karşıyız, ve bu sadece askerler ile cumhurbaşkanı arasında değil, aynı zamanda askerler ile hükümet arasında” değerlendirmesini yaptı.
Financial Times de, “Cumhurbaşkanı ile genelkurmay arasındaki ilişki kritik. Cumhurbaşkanı laik cumhuriyeti temsil eden kişi olarak görülüyor ve cumhurbaşkanlığını sık sık emekli bir general yada laik sistemden üst düzey bir şahsiyet üstlenmişti” diye yazdı.
Cumhurbaşkanlığının, söz konusu görevini üstlenmeyi sürdürüp sürdüremeyeceğinin halen cumhurbaşkanlığına ilişkin olarak sorulan sorulardan biri olduğunu belirten gazete, “Sayın Gül, Türkiye'nin laik değerlerini koruma sözünü verdi ve görevi üstlenirken yaptığı konuşmada askerleri övdü. Aynı zamanda bağımsız olarak hareket etmeye, hükümete bağlı olmamaya da söz verdi” yorumunu yaptı.
Gül ile Büyükanıt arasında yapılan ilk resmi görüşmeye de değinen gazete, Gül ve Büyükanıt'ın medya önünde el sıkıştıklarına ve gülümsediklerine işaret ederek bunun, Büyükanıt'ın, cumhurbaşkanını hiçe saymadığı izlenimini silmeye yönelik bir çaba olduğu spekülasyonunun yapıldığını yazdı.

Buna karşın, bazı gözlemcilerin, üst düzey komutanların yumuşatılması konusunda inisiyatifi Gül'ün alması gerektiği yolundaki değerlendirmelerine de dikkat çeken gazete, şu görüşünü de dile getirdi:

“Cumhurbaşkanı olarak Sayın Gül, hükümet ile laikler arasında arabuluculuk yapmak zorunda kalabilir. Ve yorumcular, burada bağımsızlığı en ciddi testlerle karşı karşıya kalacağını söylüyorlar. ”
 
ANKA