Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
IMKB
9.916,000
ALTIN
2.441,870
 
Hava Durumu ANKARA
15 / 23 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
Fatih Altaylı: Mutsuzum, Rahatsızım...
Fatih Altaylı: Mutsuzum, Rahatsızım...
 
HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, gündeme ilişkin olarak yaşananlardan bahsederek mutsuz ve rahatsız olduğunu söyledi. Altaylı okuyucularına "dostlarım" diye seslenerek, "Bunları ancak dostlarla paylaşabiliyor insan. Benim de dostum siz okurlarsınız" diye yazdı.
 
19.9.2018 - 09:20

 

"Kusura bakmayın. Yazacak çok şey var memlekette" diyen Altaylı bugünkü yazısında şunları kaydetti:

Adet olmuş, “Nasılsın” diye soranlara “İyiyim çok şükür” diye yanıt veriyorum genelde.
Peki gerçekten “İyi miyim?”
Hatta ben de, size sorayım, “İyi misiniz?”
Allah afiyet versin, iyiyseniz daha da iyi olun.
Ama söyleyeyim, ben pek de iyi değilim aslında.
Aslında bu durum benim için çok da alışık olduğum bir durum değil. Genelde iyi olma çabası gösteririm. Mutluluğu da bir şekilde içimde, ailemde, yakın çevremde, dostlarımda yaşarım.
Çok şükür oralarda bir sorun yok ama “Mutsuzum” daha doğrusu “Rahatsızım”
Rahatsızlığımın da siyasetle, henüz daha gelmemiş olan ekonomik krizle alakası yok.
Türkiye’de demokrasi iyi işlemiyor diye mutsuz değilim.
Bütün dünyada demokrasi krizi yaşanıyor. Düşünen ülkelerde kitapçı rafları “Demokrasi ölüyor mu, demokrasi bitti mi, bitiyor mu, demokrasiyi nasıl yaşatabiliriz” gibi konuları işleyen kitaplarla dolu.

Kriz her yerde. Kiminde ağır, kiminde şimdilik hafif demokrasi krizleri var.
Biz de bize düşen kadarını yaşıyoruz bu demokrasi krizinin.
Yılladır sık sık söyleyip, yazdığım gibi “Bu da geçer yahu” diyerek.
Ekonomik kriz geliyormuş, fakirleşecekmişiz.
Doğrudur, geliyordur, fakirleşeceğiz.
İlk kez olmuyor, son kez olmayacak. Her canlının ölümü tattığı gibi her iktidar ekonomik krizi tadacaktır. Yönetimin başarısızlık derecesine göre ağır veya çok ağır olarak.
Burada da mottom belli, “Bu da geçer yahu”
Beni mutsuz eden, rahatsız eden bunlar değil.
Bunlar gelir geçer, değişir.
Diyeceksiniz ki, “Ulan bunlardan rahatsız olunmaz mı?”
Olunur elbette ama bunlar düzelir. Bunları düzeltecek gücü buluruz.
Rahatsızlığım düzeltemeyeceğimiz, düzeltmesi çok zor olacak şeylerden kaynaklanıyor.
Mesela adam yolun ortasına trafiği bloke edecek şekilde bırakmış Doblosunu gitmiş.
Bekle ki, gelsin.
Geliyor sonunda. “Birader ayıp değil mi, bunu böyle bırakmışsın bak arkada koç otomobil bekliyor” diyorsun.
Otomobilini böyle bırakan her yerde olur dünyada.
Rahatsızlığım oraya arabasını bırakması değil.
Ama bu adama kibarca bir uyarı yapınca aldığın “Sana mı soracağım lan” yanıtı rahatsız ediyor beni.
“Abi kusura bakma bir şey indiriyordum özür dilerim” dese mutsuz olmayacağım. “Tamam birader” diyeceğim.
Ama öyle demiyor işte. “Kabalık, dayılanmak, pişman olmamak, yanlışını bilmemek, hatayı marifetleştirmek” beni önce rahatsız, sonra mutsuz ediyor.
Pazar akşam vakti. Ada’da tüm gün piknik yapıp eğlenmiş iki genç kız vapurla kente geri dönüyor.
Vapurun arkasında kıyamet kopuyor. Bir adam bas bas bağırıyor, zannedersin denize biri düştü. Ne oluyor diye bakıyorsun. Adam kılıklı ve yanındaki ihtiyar, iki genç kıza bağırıyorlar. Gerekçe genç kızlar gülüyormuş.
“Gülmenizden rahatsız oldum” diyor
Genç kızlar şaşkın, “Bir şey yapmadık güldük” diyorlar.
Adam bağırmaya devam ediyor, “Herkesi rahatsız ediyorsunuz” diye.
Orada oturan bir başka adam “Yo ben rahatsız olmadım” diyor.
Bu sefer onların üzerine yürüyor ipinden boşanmış ipsiz.
Gülmekten, tebessümden rahatsız olan birilerinin varlığı beni rahatsız ediyor, mutsuz oluyorum.
Akşam vakti yolda taksi bekliyorsun. Senin gibi bekleyen birkaç kişi daha var. Herkes sırayla boş gelen taksiye biniyor. O sırada öküzün biri geliyor ve ilk gelen taksiye atlıyor. Sırası geldiği için binmeye çalışanları itekleyerek. “Birader herkes bekliyor ayıp değil mi?” diyorsun.
“Sana ne ulan, uyanık olsaydın sen binseydin” diyor.
İndirip ağzını burnunu kırmak geliyor içinden ama yapamıyorsun. Rahatsız oluyor, mutsuz oluyorsun.
Liyakat diye bir şey kalmamış. Adamı bir göreve getiriyorlar. Batırıyor. Vatandaşı da çalışanları da mağdur ediyor, rezil ediyor.
Olur. Herkes hatalı atama yapabilir, hatalı seçim yapabilir. Dönersin, düzeltirsin değil mi!
Hayır öyle olmuyor…
Mağdurlar şikayet ediyor.
Görevden alınıyor. Seviniyorsun. “Hak yerini buldu” diyorsun.
Kursağında kalıyor, bir bakıyorsun, daha üst bir pozisyonda karşına çıkıyor.
Üstelik şikayet edenin sen olduğunu biliyor. “İşin düşer bana” diyor açık açık. Rahatsız olmuyorsan, mutsuz olmuyorsan aklından şüphe ederim.
Adam yolda eşini tartaklıyor. Müdahil oluyorsun.
“Birader, yapma” diye araya giriyorsun.
“sana ne ulan i..e” diyor.
Haklısın bana ne de bu olmaz diyorsun. Sonunda kavga gürültü, karakolluk oluyorsun.
Karakolda tecrübeli memur ahkam kesiyor, “Abi sana ne ya, boş ver bunlarla uğraşılır mı?”
Devletin görevlisi rahatsız olmuyor, ben oluyorum.
Bu listeyi sayfalar dolusu uzatabilirim.
Muhakkak siz de en az benim kadar ekleme yapabilirsiniz.
İnsanlığımızı, medeniyetimizi, insanlaşma çabamızı, gelişme gereksinimimizi, zarafetimizi, terbiyemizi kaybediyoruz.
Daha vahimi bu kaybı kazanç zannetmeye başlıyoruz.
Ekonomi bozulur düzelir, iktidarlar hata yapar değişir, halk tarafından değiştirilir.
Bunların hepsi geçer yahu.
Ama insanlığımızı, zarafetimizi, saygımızı, terbiyemizi kaybedersek bu öyle kolay kolay geçmez.
Bu da kalır yahu!
***

Dostlarım
Kusura bakmayın. Yazacak çok şey var memlekette.
Her şey bitmiş de bir İş Bankası’ndaki hisseleri kimin temsil edeceği meselesi mi kalmış!
Türkiye’ye büyük zararlar vermiş Reza Zarrab’ın Boğaz’daki kaçak yalısını imar affıyla affetmemiz yetmezmiş gibi, karısı Ebru Gündeş’i VİP Salonu’ndun Reza’nın yanına uğurlamışız normal mi?
Suriye’de yine bir Rus uçağı yine bir “Dost ülke ateşiyle” düşürülmüş niye?
Tüm bunları da yazabilirdim ama ben bugün başınızı ağrıttım.
Ne yapayım, bunları ancak dostlarla paylaşabiliyor insan.
Benim de dostum siz okurlarsınız.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


Fatih Portakal FOX'tan ayrılıyor mu?

Mehmet Y.Yılmaz'dan Hürriyet'e Veda

98 Yıllık Resmi Gazete Kapatıldı!
»  TRT'den Ödüllü Sunucuya Şok
»  Halk TV'den Flaş Transfer
»  Ciner Grubundan Bir Kapatma Haberi Daha
»  Dilipak Kimlere Lanet Okudu?
»  Cumhuriyet Yeni YazarlarınıBöyle Duyurdu
»  1200 Gazeteci Her An İşsiz Kalabilir
»  Milliyet gazetesine yeni yazar
»  Cumhuriyet'le ilgili Şok İddia
»  Demirören Medya Grubu’nda flaş Gelişme!
»  TRT hayvan severleri kızdırdı!
»  Hürriyet Mehmet Y.Yılmaz'ı da Gönderdi
»  ATVHaber'den CNNTÜRK'e Bir Transfer Daha
»  Yeni Şafak Yazarı Büyükelçi Oldu
»  Dünya Gazetesi'nde Tenkisat Depremi!
»  İşte Taha Akyol'un Veda Yazısı
»  TRT'ye Terör Cezası!
»  Yiğit Bulut'tan Varlık Fonu Açıklaması
»  Mustafa Akyol'dan Babasına Destek
»  Hürriyet Gazetesinde Flaş Gelişme
»  Fatih Portaka'a Büyük Şok
»  Gazete Kağıdı Krizine Çözüm Arayışı
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.