Gazeteci Fehmi Koru bugün kişisel web sitesinde Altılı Masa'nın durumuna ilişkin bir değerlendirmede bulundu.
Koru "Meral Akşener partisini kurarken hedef aldığı seçmen kitlesi gözündeki değerinin büyük bölümünü yitirmiş görünüyor" görüşünü dile getiriyor.
İşte Koru'nun yazısı:
Bu duruma eski dilde ‘sarması’ diye biten bir yakıştırma yapılır ama iki kelimelik o yakıştırmayı burada yazsam, bir süre önce paylaştığım “Ben küfür bilmem” iddiamla ters düşmekten korkarım.
“Aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık” derdi eskiler ya, tam olmasa da muhalefetin halini karşılayan bir özdeyiş bu.
Bir yıldan uzun süre her ay düzenli olarak bir araya gelen, arada ikili-üçlü görüşmelerle dostluklarının pekiştiği görüntüsü veren, daha da önemlisi en son buluşmalarında “Her şey tamam, adayımızı açıklayabilecek duruma geldik” mesajına birlikte imza koyan altı liderden beşi, ayrılıp giderken haklarında ağza alınmayacak sözler sarf eden altıncıya, sırf yeniden masaya gelsin diye, “Haklıymışsın, gel, senin dediğin olsun” diyebilir mi?
“Politikadır, politikacılar bunu yapabilir” görüşünü yakın tarihten çeşitli örneklerle zenginleştirenler çıkabilir ama, seçime 70 günden az bir süre kalmışken böyle bir geri dönüş Millet İttifakı’nın işine mi yarar yoksa gözden düşmelerine mi sebep olur?
Kendi görüşümü yazayım: Yeniden masayı altılı tutmak için yapacakları her fedakarlık Millet İttifakı’na zarar verecektir.
Masayı beş partiden ibaret tutmak da öyle.
Özellikle, masada yer alan Saadet, DEVA ve Gelecek partileri açısından, CHP’nin yanında yer almak, kendilerine oy vermeyi düşünen seçmenler gözünde, onları, bir dostumun kullandığı deyimle ‘CHP’nin koltuk değneği’ konumuna düşürecektir.
İYİ Parti’nin ittifaktaki varlığının onları masada tutmada önemi vardı çünkü.
Bu soruya cevap bulabilmek için her zamankinden fazla gayret gösterdiğime inanın. Başka görüş açıklayanlar gibi, taraflarla konuştuğumu, CHP’de karar verme mekanizması içerisinde yer alanlarla görüştüğümü, İYİ Parti kurmaylarından tüyo aldığımı söyleyemem; kimseyi aramadığım gibi onlardan beni arayanlar da olmadı.
Yine de bir şeyin farkındayım: Altılı masayı beşli masaya dönüştürmüş çıkışı yapan Meral Akşener partisini kurarken hedef aldığı seçmen kitlesi gözündeki değerinin büyük bölümünü yitirmiş görünüyor.
Hiç değilse önemli bölümünün…
Kamuoyu yoklamalarında sorulduğunda “Seçimde oyum İYİ Parti’ye” cevabını verenler, büyük çoğunluğuyla, geçmişte AK Parti’ye veya MHP’ye oy vermişlerden oluşmuyor; CHP’ye de sempati besleyebilecek türden seçmenlere daha cazip gelen bir tarafı var İYİ Parti’nin…
Bir gecede onları kaybetti Akşener’in partisi…
Yazının devamı için tıklayınız.