Sağlar, “Demokrasimizin içinde bulunduğu bu olağanüstü koşullar altında, partimizin daha dinamik ve günün ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir örgüt yapısına kavuşması ve parti içi demokrasinin gerçek bir sosyal demokrat partide olması gerektiği gibi işletilebilmesi amacıyla, örgütü merkeze alan yeni bir parti tüzüğüne ihtiyaç vardır” diyerek, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 19. Olağanüstü Kurultayı’nda görüşülmek üzere tüzük değişikliği önerilerini şöyle sıraladı:
ÜYELER SEÇSİN: Kurultaydan 45 gün önce, Genel Başkan adayları ile Parti Meclisi aday listeleri açıklanacak ve seçim pusulaları Genel Merkez tarafından tüm Türkiye’de il ve ilçe örgütlerine resmi yollarla gönderilecektir. Genel Başkan ve Parti Meclisi üyeleri, Kurultay’dan 15 gün önce il ve ilçelerde kurulacak sandıklarda, o il veya ilçeye kayıtlı olan üyelerin oylarıyla seçilecektir. İlçelerde kullanılan oylar illere gönderilerek birleştirme tutanakları hazırlanacak; birleştirme tutanakları Genel Merkez’e iletilerek sonuçlar açıklanacaktır.
STRATEJİ KURULTAYI: Genel Başkan ve PM üyeleri, Kurultay’da delegeler tarafından onaylanarak resmi olarak seçilmiş olacaktır. Kurultay, Genel Başkan ve Parti Meclisi üyelerinin seçimi için değil, gelecek 2 yıllık dönemde parti tarafından izlenecek politikaların belirlenmesi, siyaset stratejileri ve hedeflerinin görüşüldüğü, kararların alındığı bir toplantıya dönüşecektir.
ÜYELİK SİSTEMİ DEĞİŞMELİ: Parti üyeliği “Aday Üyelik” ve “Asil Üyelik” olmak üzere ikiye ayrılır. Üye olmak isteyen kişi, üyelik koşullarını yerine getirmesi halinde aday üye olarak ikamet ettiği İlçe Başkanlığı’na başvurur. Başvuranlar, bir sonraki takvim ayında başlamak üzere gruplar halinde 3 ay boyunca haftada üç gün sürecek eğitim programına dahil edilir. Eğitimler ilçe parti eğitmeni tarafından verilir. Birinci ay CHP programı, tüzüğü ve teorik politika konularında eğitim verilir. İkinci ay eylem içinde eğitim alır. Üçüncü ay sonunda eğitim sekreteri ve ilçe sekreterinin onayı ile asil üyeliğe geçer. Parti organlarında yer alabilmek için en az 2 yıl asil üye olarak görev yapmak gerekir.
STK ÜYELİĞİ YAPILMALI: Günümüzde sivil toplum kuruluşları, katılımcı demokrasinin sağlanmasında ve yurttaşların temsilinin artmasında önemli bir yere sahiptir. STK üyeliği, kişilerde demokrasi kültürünün ve çoğulculuk anlayışının oluşmasında ve yerleşmesinde önemli bir rol oynamaktadır. STK’ların demokratikleşme açısından önemli göz önünde bulundurularak, parti tüzüğümüzde, parti üyeliği için en az bir STK’ya üye olma koşulu getirilmelidir. Ayrıca üye, mensubu olduğu STK’nın talep ve önerilerini partiye, partinin siyasetini STK’ya doğrudan taşıyacağı için parti görevini daha doğrudan ve etkin yapacaktır.
PM İÇİN 3 DELEGE ŞARTI: 36. Olağan Kurultayımızda, Parti Meclisi adaylarının sayısı hem partimiz içinde hem de kamuoyunda çok tartışılmıştır. Muhakkak ki adayların sayısının çok olması ve özgürce aday olabilmeleri, parti içi demokrasimiz açısından önemli bir değerdir. Ancak parti örgütü ile yeteri kadar ilişki kuramamış ve örgütü tanımayan kişilerin aday olması ve PM’ye seçilmesi, PM’nin etkili şekilde çalışmasını zorlaştırmaktadır. Bu nedenle, parti tüzüğünde yapılacak olan bir değişiklikle, Parti Meclisi’ne aday olmak için en az 3 yıl (gençlerde de dâhil) partiye asil üye olma koşulunun getirilmesi gerekir. Bu sayede partimizi ve örgütümüzü daha yakından tanıyan ve partili kimliğinden şüphe duyulmayacak kişilerin aday olması mümkün hale gelecektir.
MYK GİZLİ OYLA SEÇİLMELİ: Mevcut haliyle MYK’nın Genel Başkan tarafından seçilmesi, hiyerarşik bir yapının oluşmasına neden olarak parti yönetiminin “tek adam” kontrolüne girmesinin ilk adımını oluşturmaktadır. Bu da, gerçek bir sol-sosyal demokrat partinin sahip olması gereken ilkelerle uyuşmamaktadır. Bu doğrultuda MYK, PM üyeleri tarafından ve PM üyeleri içinden gizli oyla seçilmelidir. Örgütten Sorumlu Genel sekreter ise MYK seçimlerinin tamamlanmasının ardından, MYK üyeleri arasından ve PM üyeleri tarafından ayrıca gizli oyla seçilmelidir. MYK üyeleri ve Genel Sekreter ancak PM’nin 2/3 oyu ile görevden alınabilir. Genel Sekreter, Genel Başkana vekâlet eder. Örgüt yönetimi ile PM’nin aldığı kararlar gereğince MYK’nın icraatından sorumludur.
CUMHURBAŞKANI ADAYI: Cumhurbaşkanlığı ile ilgili temel prensip, parlamenter sisteme dönmek ve cumhurbaşkanlığının yetkilerinin yeniden düzenlenmesidir. Söz konusu anayasa değişikliğinin gerçekleştirilmesine kadar geçecek olan süre zarfında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminde, CHP Genel Başkanı’nın Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde, yemin töreni öncesi parti üyeliğinden ayrılır. Yerine yeni genel başkan seçilene dek 45 gün süre ile Genel Sekreter, Genel Başkanlık görevini yürütür.
KINAMA CEZASI: Seçme ve seçilme hakkı birbirinden ayrı düşünülemez, seçme hakkı devam eden üyenin, seçilme hakkının bulunmaması, temel hak ve özgürlükler bağlamında izahı olmayan kendi içinde çelişik bir sonuca neden olmaktadır. Ayrıca üyenin kınama cezasından önce seçildiği görevine de 1 yıllık süre ile devam etmesi engellenmektedir. Bu durum ise üyeye oy vererek onu seçmiş olan delegenin iradesinin yok sayılarak vesayet altına alınması niteliğindedir. Tüzükte kınama cezasının müeyyidesinin bu şekilde düzenlenmiş olması, disiplin hukukunun temel esaslarına da aykırıdır. Açıklananlar ışığında, evrensel hukuku ve ileri demokrasiyi savunan CHP’nin tüzüğünde yer alan kınama cezasının müeyyidesinin kaldırılarak, yazılı kınama şeklinde düzenlenmesinin uygun olacağı görüşündeyiz.
ÜYE PROFİLİ ÖNEMLİ: Sol partilerde genel başkandan en alt birime kadar tüm kadroların üyeler tarafından doğrudan belirlenmesi gerekir. Bu nedenle üye profili son derece önemlidir. İlçe ve il Başkanlıkları har ay periyodik olarak üyelerle danışma toplantıları yaparak yerel sorunlar ve çözüm önerileriyle birlikte partinin gidişatı doğrultusunda hazırladığı raporları Genel Sekreterliğe gönderir. Genel Sekreterlik aylık raporları birleştirerek ortak konularda ivedilik arz eden temaları PM’ye taşır. Burada kararlar verilir, politikalar belirlenir. Genel Sekreterlik PM’nin aldığı kararları ivedilikle örgüte bildirir.
KİTLE PARTİSİ OLACAK: Tüzük kurultayında yapılacak olan değişikliklerle CHP, söz ve karar hakkının tabanda olduğu bir parti haline gelebilirse, gerçekten sosyal demokrat bir kitle partisi olarak hem kimliğini ve programını özümseyen bir duruşa sahip olabilecek, hem de çok daha geniş toplum kesimleri tarafından benimsenebilecek bir kitle partisi haline gelecektir.