Emin Varol /ANKARA
Fransa İçişleri Bakanlığı, dünyada az rastlanır bir skandala imza attı.
Oysa, Fransa Cumhurbaşkanı Macron, iki gün önce Avrupa Konseyi’nde yaptığı konuşmada,
“Türkiye’de insan hakları savunucuları ve demokratik ilkeleri savunan kesimlere yönelik baskılar
olduğunu” iddia etmiş, aynı Macron, insan hakları ve hukuk devletinin geriletildiğini iddia etmişti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da uluslararası amblemi Horoz olan Fransa Cumhurbaşkanı
Macron’u, kümesteki bir horoza benzeterek, “ayakları pislik içinde gömülüyken, öten horoz” diye
tanımlamıştı..
Macron ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun bu sözleri sıcaklığını korurken, Fransa İçişleri
Bakanlığı “büyük bir cehalete” imza atmış ve az bulunur “bir skandalla” karşı karşıya kalmıştı.
Nasıl mı?
Anlatayım.
Fransa İçişleri Bakanlığı, Eylül ayından önce çeşitli üniversitelerde eğitim için Fransa’ya giden Türk
öğrencilere oturma müsaadesi için bir belge verdi.
Ancak, Macron’un horozlanmasının aksine, Fransa İçişleri Bakanlığı, dünyaya ve Türkiye’ye ne kadar
Fransız kaldıklarının eşsiz bir örneğini verdi.
Fransa İçişleri Bakanlığı, “büyük bir cehalete” ve az rastlanır “bir skandala” imza attı.
Çünkü, Fransa İçişleri Bakanlığı, Türk öğrencilere verdiği oturma müsaadesi ile ilgili belgede,
İstanbul’un bir ilçesi olan Şişli ileTürkiye ve Yemen’i birbirine karıştırdı.
Fransa İçişleri Bakanlığı antetli kağıdında öğrencilerin, doğdukları il, doğdukları ülke ve uyruğunu
yanlış yazarak, dünyaya ve Türkiye’ye ne kadar Fransız kaldıklarını bir kez daha ortaya koydu.
Örneğin, bir öğrencinin;
Doğduğu İl hanesine ŞİŞLİ, (Şişli İstanbul’un bir ilçesidir)
Doğduğu Ülke bölümüne YEMEN,
Uyruğuna ise TÜRK yazdı.
Macron’un Fransızları, İstanbul’un bir ilçesi olan ŞİŞLİ’yi bir İl, Türkiye’de doğan çocukları Yemenli,
uyruklarını ise TÜRK yapacak kadar eşi benzeri olmayana bir cehalete imza attı.
Eylül ayından önce eğitim için Fransa’ya giden Türk öğrencilerin tamamına bu skandal belge verildi.
Cehalet bununla da bitmedi.
Türk öğrencilerin eğitim için gittikleri Üniversiteler de bu cehaleti farketmedi.
Türk öğrencielere Fransa’da oturmak ve eğitim almak için İçişleri Bakanlığı’nın bu skandal belgesini,
imzalamalarının şart olduğunu söyledi
Ancak, bazı öğrenciler yapılan hatayı üniversite görevlilerine göstererek, hata düzeltilmediği sürece
belgeyi imzalamayı reddetti.
Bu cehalet, bu skandal orta yerdeyken, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu haksız mı?