Gazeteciler, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Ankara Şubesi öncülüğünde, Yüksel Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde toplanarak, görev için gittikleri Van’da yaşanan 5.6’lık depremde enkaz altında kalarak yaşamlarını yitiren basın şehitleri Cem Emir ve Sebahattin Yılmaz’ı andı. Gazetecilerin yanı sıra eyleme CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ile bazı siyasi partilerden temsilciler katıldı. Ellerinde meşaleler ve “Cem Emir, Sebahattin Yılmaz Onurumuzdur”, “Yıpranma Hakkımızı İstiyoruz” gibi pankartlarla eyleme destek veren gazeteciler, aynı zamanda İnsan Hakları Anıtı önüne Cem Emir ve Sebahattin Yılmaz’ın fotoğraflarının bulunduğu çerçeveler astı. Burada grup adına basın açıklamasını okuyan TGS Ankara Şube Başkanı Göksel Yıldırım, konuşmasını “Sesimizi Duyan Var mı? Yıpranmıyoruz, Ölüyoruz” yazılı pankartın arkasında gerçekleştirdi.
TGS Ankara Şube Başkanı Göksel Yıldırım, DHA Van Bürosu muhabiri Sebahattin Yılmaz ve DHA Diyarbakır Bürosu muhabiri Cem Emir’in depremde hayatlarını kaybetmesinden dolayı duyulan derin üzüntüyü dile getirdi.
Yıldırım, “Deprem haberini aldıkları andan itibaren bölgeye gidip kimi zaman engellemelere rağmen görevleri en iyi şekilde yaptılar. Görevlerini o kadar iyi yapmaya çalıştılar, depremin acılarından tüm Türkiye'nin haberdar olması için o kadar özveriliydiler ki kimi zaman hayatlarını bile tehlikeye attılar” dedi.
-DEPREM, BİR DİZİ İHMAL VE VURDUMDUYMAZLIKLA BİRLEŞİNCE İKİ MESLEKTAŞIMIZI BİZDEN AYIRDI-
Depremde hayatını kaybeden iki gazetecinin ortak yanının bugüne kadar yaptıkları haberlerle Türkiye'ye bir çok konuyu ilk kez duyurmak olduğunu, ülke gündemini belirlemek olduğunu söyleyen Yıldırım, “Meslek yaşamları boyunca kimi zaman acıları duyurdular kimi zaman ülkeye umut verdiler. Van'da enkaz altında kaldıkları duyulduğu ilk andan itibaren herkes, hepimiz bir kez daha kendilerinden umudun haberini vermelerini bekledik, ne yazık ki bu kez olmadı. Van'da yaşanan ikinci deprem, bir dizi ihmal ve vurdumduymazlıkla birleşince iki meslektaşımızı bizden ayırdı” şeklinde konuştu.
Sebahattin Yılmaz ve Cem Emir’in yaşamlarının son anına kadar işlerine dört elle sarıldıklarını ifade eden Yıldırım, “Öyle ki fotoğraf makinaları ve kameraları enkaz altında bile yanlarındaydı. Görev başında yaşamını yitiren meslektaşlarımız, kader ortaklarımız Sebahattin Yılmaz ve Cem Emir'i saygıyla anıyor, ailelerine, yakınlarına, tüm meslektaşlarımıza başsağlığı diliyoruz” dedi.
-HABERCİLER, BASIN YAYIN ORGANLARINDA EN DÜŞÜK ÜCRET ALAN KESİMİ OLUŞTURUYOR-
Konuşmasında, habercilerin basın yayın organlarında en düşük ücret alan kesimi oluşturduğuna dikkat çeken Yıldırım, kısa bir süre önce habercilerin ellerinde kalan en önemli mesleki hak olan “yıpranma hakkından” da mahrum bırakıldıklarını söyledi. Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti:
“Van depremi bizlere birçok şeyi, rantın, insan hayatını nasıl hiçe saydığını, yetkililerin bunlara nasıl göz yumduğunu, uyarıların kulak ardı edildiğini ve sorumluluğu olanların nasıl hiçbir şey yapmadan felaketi beklediğini bir kez daha gösterdi. Deprem, kralın çıplak olduğunu yeri yarıp gösterdi.
Deprem aynı zamanda yıpranma hakkımız için kapısını çaldıklarımıza belki bizim anlatamadığımız bir şeyi daha gösterdi. Depremde enkaz altında kalanları kurtarmak için çırpınan bütün meslek gruplarında çalışanların yıpranma ya da buna karşılık gelen hakları vardı. Bir tek habercilerin yoktu. Enkazdan umut, hayat çıkarmaya çalışan, depremzedenin yardımına koşan madencinin, polisin, askerin, itfaiyecinin yıpranma hakkı var, ama depremin ilk anından beri onların yanı başında hayatlarını tehlikeye atarak umut haberleri vermeye çalışan habercilerin ise yıpranma hakkı yoktu.”
-YIPRANMA HAKKIMIZI İSTİYORUZ-
Enkaz başındaki, çevredeki arama kurtarma ekiplerinin görevlerini arkadaşlarına devredip soluklanıp dinlenebilirken, gazetecilerin soğuğa, tüm zorluklara rağmen aralıksız haber nöbetini sürdürüp, yaşamlarını tehlikeye attığını söyleyen Yıldırım, “Biz muhabirler, foto muhabirleri, kameramanlar, haberciler; Hükümeti, Meclisi, gazetecilerin yıpranma hakkını iade etmeye, Medya patronlarını ve yöneticilerini, çalıştırdıkları habercilerin çalışma koşullarını düzeltmeye ve yasal haklarına saygılı olmaya çağırıyoruz. Tüm bunları söylerken da sormadan edemiyoruz, sesimizi duyan var mı?” dedi.
-“HÜKÜMETİN GAZETECİLERİ NE KADAR HOR GÖRDÜĞÜNÜ DEPREMLE BİR KEZ DAHA GÖRDÜK”-
TGS Ankara Şube Başkanı Yıldırım’ın ardında söz alan CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, gazetecilerin ne kadar ağır koşullar altında ve ne kadar büyük fedakarlıklarla çalıştığının bir kez daha gözler önüne serildiğini ifade ederek, aynı zamanda hükümetin gazetecileri ne kadar hor gördüğünün depremle bir kez daha görüldüğünü belirtti. Eylem, konuşmaların ardından gazeteciler Emir ve Yılmaz’ın anısına saygı duruşunda bulunulmasıyla sona erdi ANKA