NASA, tüm dünyayı şaşırtan bir açıklamada bulundu: Güneş’e en yakın olan gezegende katı halde su bulunuyor. Hem de çok yüksek miktarda. Bugün yapılan açıklamada, on yıllardan beri süren belirsizlik sona erdi ve Güneş Sistemi’nin en sıcak ikinci gezegeninde buz halinde su olduğu kesin olarak açıklandı (En sıcak gezegen Venüs).
NASA, Messenger uzay aracının yaptığı analizler sonucunda, Merkür’ün Güneş ışınlarından mahrum kalan kuzey kutbunda yüksek miktarda su bulunduğunu belirtti. Yapılan keşif, Merkür’de yüksek miktarda organik materyaller bulunma olasılığını da artırdı.
Gezegendeki su miktarının, 100 milyar ile 1 trilyon ton arasında olabileceği ifade edildi. Messenger, Merkür’ün 85 derece kuzey enleminde büyük miktarda katı halde su gözlemlerken, 65 derece kuzeyde ise daha az miktarda donmuş su kütleleri tespit etti. Merkür’ün hiç Güneş ışını almayan kutup bölgelerindeki sıcaklık -370 dereceye kadar inebiliyor.
GÜNEY’DE DE SU OLABİLİR
NASA’nın Messenger görevinde yer alan yetkililerden Gregory Neumann, elde edilen kesin bulgular sonucunda, gelecek aylarda uzay aracının su bulunan bölgelere odaklanacağını belirtti. Neumann, “Messenger, Merkür’ün kuzey bölgelerini daha yakından inceleyecek” dedi.
Merkür’de su bulunmasına ait araştırma, Science dergisinin açıklamanın yapıldığı gün çıkan sayısında yer aldı. Bilim insanları, Merkür’ün güney kutbunda da buz bulunduğuna inanıyor. Ancak Messenger’ın Merkür’ün etrafında izlediği yörünge, şu ana kadar gezegenin güney kısımlarını detaylı olarak incelemesine olanak vermedi.
Messenger, 2014 ve 2015 yıllarında Merkür’e daha fazla yaklaşacak ve tahminen 2015’te yakıtının tükenmesiyle Güneş ve Merkür’ün çekim kuvveti nedeniyle dağınık bir rota izlemeye başlayacak. Çekim gücü sayesinde Merkür’e daha da yaklaşacak olan uzay aracı, böylece güney kutup bölgelerin de yakından inceleyebilecek.
'GÜNEŞ SİSTEMİ'NDE SU ÇOK YAYGIN'
Mars ve Ay'ın ardından Merkür'de de suya rastlanması, bilim dünyasında büyük heyecan yaratırken, Güneş Sistemi'nde suyun aslında yüksek miktarda bulunduğunu gözler önüne serdi.
Çağ Üniversitesi Uzay Gözlem ve Araştırma Merkezi'nde araştırma görevlisi olan Arif Solmaz, ntvmsnbc'ye şu yorumda bulundu:
"Yerden ve uzaydan yaklaşık 50 yıldır Güneş Sistemi'ni keşfediyoruz ve belki de şu sıralar bu keşiflerin altın çağını yaşadığımızı söyleyebiliriz. Gün geçmiyor ki yeni bir keşif yapmayalım veya herhangi bir yerden yeni bir haber almayalım. Geçtiğimiz haftalarda Mars, birkaç gün önce Satürn ve sistemi, bugün Merkür, yarın da belki de Jüpiter’den bizleri şaşırtan yeni keşifler gelecek. Yeni bilgileri aldıkça kendi evimizi ve sistemimizi daha iyi tanıyoruz ve taşlar biraz daha yerine oturuyor.
Merkür'de suyun bulunması hem şaşırtıcı hem de önemli. Merkür'ün Güneş'e en yakın gezegen olduğunu ve gündüzleri yüzlerce derece sıcaklıkta kavrulduğunu biliyoruz. Geceleri bu sıcaklık değeri eksi rakamları gösterse de atmosferi olmayan gezegenin yüzeyi Güneş'ten gelen aşırı yoğun radyasyondan dolayı harap bir halde diyebiliriz.
Ancak eksen eğikliğinden dolayı kutuplarında hiçbir zaman Güneş'i görmeyen bu bölgeler şimdiye kadar hep dikkatimizi çekmişti. Bugün buralarda suyun izine rastlamak, Mars'ta şu sıralar artık eskiden yüzeyde nehirlerin aktığını ve bunların kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açıklandığını görmek bizleri şu noktaya getiriyor: Su, Güneş sisteminde yaygın olarak bulunuyor olabilir ve belki de Güneş Sistemi'nde dünyadan başka bir yerde bir yaşam formuna rastlayabiliriz."
AY’A BENZERLİK GÖSTERİYOR
Merkür’de su bulunup bulunmadığı, en az 20 yıldır bilim dünyasında büyük tartışmalara neden oluyordu.
NASA’nın açıklamasının ardından New York Times’a konuşan ABD’nin California Üniversitesi’nden David Paige, “İnsanlar bunun hakkında şaka yapardı. Ancak bu görüldüğü gibi hiç de delice değil” dedi.
Space.com’un verdiği bilgiye göre, 1991 yılında Dünya’nın yörüngesindeki astronotlar gezegene radar sinyalleri göndererek kutup bölgelerinde su bulunup bulunmadığını anlamaya çalıştı. 1999 yılında, benzer bir çalışma yapılarak, Porto Riko’daki Arecibo Gözlemevinden güçlü mikrodalgalar Merkür’e yollandı. ABD’nin New Mexico eyaletindeki Very Large Array radyo astronomi gözlemevi, gezegende buz halinde su olabileceğine işaret etmişti.
Daha sonra sıra Messenger’a geldi. Uzay aracı, Mart 2011’de Merkür’e en yakından inceleme şansı bulan insan yapımı uzay aracı oldu. NASA ayrıca, gezegenin kutup bölgelerini incelemek için yükseklik ölçme amaçlı lazer deneyleri yaptı. Lazer zayıf olmasına rağmen, parlak buzlu bölgelerin Merkür’ün karanlık bölgelerinden ayırt edilmesini sağlayamaya yeterliydi.
Sonuçlar kuşkuları azaltıyordu. Neumann, “Yapılan taramalarda, Merkür’ün kraterlerinde parlak noktalar gördük” dedi. Messenger ekibinde yer alan ve öncesinde Ay Yörünge Keşif Aracı (LRO) görevinde yer alan John Cavanaugh, Ay’da 2009 yılında yapılan araştırmalarda tıpkı Merkür’deki gibi tuhaf desenler fark ettiklerini söyledi.
ORGANİK MATERYALLER VAR
Merkür’de su olduğunu kesin olarak ortaya koyan Messenger, buz halindeki suyun büyük bir kısmını oluşturan hidrojeni de nötron spektrometresi sayesinde tespit etti. Sıcaklık ölçümleri ise uçucu materyallerin buz içinde saklı olduğunu gösterdi.
Neumann, “Parlak olan cisimlere bakıyorsunuz, ardından karanlık materyallere bakıyorsunuz ve bir bakıyorsunuz yeni bir şeyler var… Çok heyecan verici” dedi.NTV