CHP Milletvekili Oktay Ekşi'nin 'Gazetecilere ev projesi'ne soru önergesi vermesi genç meslektaşlarını çok kızdırdı..

Medyaradar'a elektronik posta atan genç gazeteciler, Oktay Ekşi'yi sert ifadelerle eliştirdiler..

İŞTE O MEKTUP :

Oktay Ekşi, Basın İlan Kurumu'nun ve TOKİ'nin bir araya gelerek evi olmayan gazetecilere ev yaptırma projesine karşı çıkmış. Soru önergesi vermiş hem de Başbakan'ın cevaplaması talebiyle... Ekşi'nin siyasi karizması çok yüksek olduğu için Başbakan'dan başkasıyla muhatap olmak istemiyor demek ki...

Ekşi iyi ki bu soru önergesini verdi de Meclis'teki varlığından haberdar olduk...

Şimdi, Ekşigiller ve o familyanın baronlarından artan üç beş kuruş maaşla geçinmeye çalışan haberciler olarak hazrete bir cevap mahiyetinde bazı sorular soralım:

- Oktay Ekşi, mecliste bulunduğu süre içerisinde gazetecilerin hangi derdine çare aramış? Başta "kıdem tazminatı" olmak üzere gazetelerin birçok hakkının kırpıldığı bir süreçte mecliste neredeyse Cumhuriyet'le yaşıt "80" yaşında bir vekil olarak, meslektaşlarının hakkını korumak için ne yapabilmiş?

- Yıllarca çalıştığı grubunda, patronlarının hangi kredileri, hangi teşvikleri, hangi karşılıksız destekleri aldıklarını sorguladı mı? Gazetelerin gerçek emekçileri asgari ücretin iki katını bile geçmeyen maaşlarla geçinmeye çalışırken, köşe baronlarının binlerce dolarlık maaşlarını, yatlarını, katlarını gözünün önüne getirerek "Nereden geliyor bu değirmenin suyu?" diye sordu mu?(Öğrenmek istiyorsa Mehmet Bican'ın yeni çıkan 28 Şubat'ta Devrilmek adlı kitabının 362 ve 363. sayfalarını okusun)

- Oktay Ekşi'nin nerede hangi gayrimenkulleri var? Bunları hangi kooperatiften, hangi krediyle, hangi destekle aldı? Biz bunları biliyor muyuz?

- Oktay Ekşi, TOKİ'ye ve Basın İlan Kurumu'na "Kaynağınız ne?" diye soruyor. Sanki hazret TBMM Plan Bütçe Komisyonu üyesi... Gazetecilerin ya da memleketin bütün dertlerini sıkıntılarını çözmüş de sıra gazetecilere yapılacak evler için ayrılacak kaynağa mı gelmiş?

- Oktay Ekşi'nin yaptığı tek kelimeyle ayıptır. Gazetecilere bu evlerin hangi şartlarda verileceğini sorup, şartların hafifletilmesini ya da kolaylaştırılmasını talep edeceğine, çomak sokmaya çalışıyor. Yıllarca Başyazarlığını yaptığı amiral gemisinde yıllardır sıcak, soğuk, savaş, barış, kar, yağmur demeden habercilik yapmış emektarlara sorsun bakalım, köşebaşlarını tutan baronlar kâşanelerde otururken, bu emektarların başını sokacakları bir evi var mı?

- Eğer temel motivasyonu emek sömürüsünü, adaletsizliği ve otoriteyi sorgulamak olan gazeteciler, sorgulamakla mükellef oldukları devlet aygıtının insafına muhtaç kalmış ise bunun ayıbı Ekşigiller ve familyasıdır. Çünkü patronları, gazeteleri zarar ederken, bu zararın maliyetini emeğiyle çalışanlardan çıkarıyor ama köşe başlarında pis bir iştahla "tetikçilik" ve "lobicilik" yapan baronlara zam üstüne zam yapıyor, prim üstüne prim veriyordu.

- Fazla söze gerek yok. Ekşi'nin gözü TOKİ'nin emekçi gazetecilere yapacağı "üç göz" odada kalmış. Allah Ekşigillerin ve familyasının gözünü doyursun, ne diyelim...

MEDYARADAR