İşte Vatan Gazetesi’nden Müge Anlı’ya konuşan Füsun Önal’ın ağzından ihanet gecesi:

''.... Hıncal'la aramızda bir yakınlaşma olmuştu. Oldum olası kendimden yaşça hayli büyük erkeklerden hoşlanmışımdır. Hıncal'la yazışıyorduk. Bana 'Şuşu' diyordu. İstanbul'a geldikçe bir yerlere çıkıyorduk. En büyük hatalarımdan birini onunla çıktığımız bir gece yaptım. Boğaz'daki yazlık Lalezar'a gittik. O yıllarda Ajda fırtınası esiyordu. Ajda armatör İparlar'ın oğlu Cömert Baykent ile birlikteydi. Adam 40'lı yaşlarda uzun boylu, harika ingilizce ve Fransızca konuşan çok havalı giyinen çok yakışıklı bir adamdı.... O gece meğer Ajda, Cömert ile kavga etmiş. Programını bitirdikten sonra Hıncal'ın yanına gelip onunla bir şeyler konuşmaya başlamıştı. Onlar konuşurken Cömert de gelip beni dansa kaldırdı. Salak gibi kalktım. (Salaklık! Düşünsenize adam Ajda'nın sevgilisi...) Küçük genç kız kalbim yerinden fırlayacak gibi çarpmaya başlamıştı. Ve Cömert bir an dans etmeyi kesip İngilizce olarak 'Buradan çıkalım mı?' dedi. Büyülenmiştim. Cevabını 'Evet' oldu. Ve ben Hıncal ile birlikte geldiğim Lalezar'dan Cömert ile çıktım. Tanrım ne salaklık!... O zamanlar Televole'ler yoktu ama magazin muhabirleri bu tip olayları kaçırmazlardı. Tabi ertesi gün manşetteydik. Rezalet... Ailece tanıştığımız koskoca Ajda'ya bunu yapmamalıydım.... Hıncal'a asla böyle davranmamalıydım. Cömert'in yazdığı mektuplar, hatta Ajda ile gittiği Paris'ten attığı kart bile hâlâ durur. Hıncal'ın mektupları da.... Sorry Ajda... Çok üzgünüm Hıncal... İkinizi de seviyorum. Size karşı o davranışımdan dolayı çok pişmanım....''

Bakalım Hıncal Abi “Şuşu”diye hitap ettiği eski aşkı Füsun Önal’ın yıllar sonra gelen itirafına nasıl bir yorum yapacak?...