|
|
|
|
DOLAR |
35,5825 |
|
|
|
EURO |
36,6489 |
|
|
|
IMKB |
9.978,000 |
|
|
|
ALTIN |
3.078,820 |
|
|
|
|
Şehir Seçimi
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
HÜSAMETTİN CİNDORUK'DAN HÜKÜMETE TAVSİYELER
|
|
|
|
|
|
Hüsamettin Cindoruk, Yüksek Yargı'nın türban konusunda verdiği kararı, sıcağı sıcağına değerlendirdi. AKP hükümetine tavsiyelerde bulunurken, "Devleti yöneten bir siyasi ünite olduğunun sorumluluğunu taşımalı. Bunu bir panik sebebi, bir yenilgi olarak görmemeli" dedi. |
|
|
|
|
|
|
|
|
Ekolayhaber müdürü Önder İskender Özturanlı'nın sorularını yanıtlayan Hüsamettin Cindoruk kararı, büyük bir içtenlikle yorumladı.
İŞTE GÖRÜŞMENİN TAMAMI / VİDEO
"Anayasa Mahkemesi'nin bir yönü de siyasal olmaktır" diyen deneyimli siyasetçi, bu kararın; sonucu itibariyle 1. Cumhuriyetin sınırlarını belirleyen çok önemli bir belge olduğunu söyledi.
İşte görüşmenin tamamı:
Anayasa Mahkemesi'nden aslında herkesin beklediği ama bir anlamda da beklemediği oranda ağırlığı olan bir karar çıktı. İlk yorumunuz nedir? Bu karar sizce hukuki midir? Siyasi midir? Doğru karar mıdır?
Hüsamettin Cindoruk: Hukuk tekniği açısından tartışılan karar bence gerçekçi bir karar. Bu karar tabi Anayasa Mahkemesi kararı olduğu için her açıdan tartışılabilir. Yalnız Anayasa Mahkemesi’nin bütün dünyada olduğu gibi kararların bir yanı da siyasi olmaktır. Çünkü yasama organının siyasi bir organın kararlarını irdelemektedir.
O nedenle siyasi karar diye damgalamak ya da onu küçümsemek yanlıştır. Kararın içeriğine bakmak gerekiyor. Bu karar sonucu itibariyle 1. Cumhuriyetin sınırlarını belirleyen çok önemli bir belgedir. Bir anayasanın devamı niteliğindedir. Bütün anayasalar dünyanın heryerinde olduğu gibi Türkiye’de de Anayasa Mahkemesi’nin denetimi altında olur.
Bence anayasadaki yanlış hüküm, anayasa değişikliklerinin sadece şekil yönünden incelemesine ait olan bir hükümdür. Eğer o hüküm olmasa anayasa makhemesince daima rahatça denetlenebilir. Başka ülkelerde böyle bir taklit yok. O nedenle Türkiye’de böyle bir gereksinime ihtiyaç duyulmuştur. 82 anayasasına bu konulmuştur. Daha ayrıntıları da var... Anayasa Mahkemesi, burada genişletici bir yorum yaptı. Kendi sınırlarını kendisi çizdi.
Anayasa Mahkemesi böyle bir ihtiyaç mı duydu? Şekil yönünden değil hakikaten içeriğe de dokundu. Böyle bir ihtiyaç mı duyuldu sizce?
Cindoruk: Bence Anayasa Mahkemesi’nin yorum hakkı kısıtlanamaz. Bu mümkün değil. Anayasa Mahkemesi kendi görev alanını anayasa yorumcusu olarak kendisi çizer. Bundan evvel de buna benzer kararlar verdi. Eğer bu kararı vermeseydi 89-91’de türbanla ilgili verdiği kararlarla çelişkiye düşerdi ya da Anayasa Mahkemesi'nin kararları anayasa değişkiliğiyle aşılır hale gelirdi.
Yani Anayasa Mahkemesi’nin kararı devamlılık açısından doğru. İçtihadını değiştirmiyor. Söylediği şudur:
“Benim yasaları denetlerken verdiğim kararlar bir içtihat haline gelmiştir. Bu içtihadı değiştirmek için yapacağınız anayasa değişikliğini ben bozarım. Ve böylece kendi geçerliliğimi korurum. Çünkü benim işlediğim 1. Cumhuriyet laiklik ideolojidir. Laiklik ideolojisine aykırılık teşkil edecek olan uygulamalarını yasa da olsa, anayasa değişikliği de olsa iptal hakkım vardır. Çünkü ben anayasayı korumakla yetinemem. Ben anayasal rejimi korumak zorundayım. TC’nin anayasal rejimine göre laiklik temel ideolojidir.” İşin özeti bu.
Şöyle bir görüş de var. Bu karardan sonra karşı görüş olarak öne sürülüyor. “Artık yasama organının ya da herhangi bir organizasyonun artık anayasa değiştiremeyeceği, veya maddelerde değişiklik yapamayacağı.” Bu sizce doğru mu, yoksa sadece laiklikle ilgili, türbanla ilgili bir vurgu olduğu için mi?
Cindoruk: Öyle bir düşünceyi geçmiş öncekilerle tasvip etmek mümkün. Bu iktidar döneminde 60 maddesi değişti anayasanın. Anayasa Mahkemesi bunların hiç birini iptal etmedi. Yani anayasanın değiştirilemez olan hükümlerini teklif edip onu anayasada değişik hale getirmedikçe Anayasa Mahkemesi’nin kontrolü altına giremezsiniz.
Anayasa Mahkemesi’nin orada bir çekincesi de yok. O sadece demokratik, laik, hukuk devleti ilkelerini korumakla görevli olduğunu söylüyor. Tahminimce gerekçesinde bunu ifade edecek. Burada AKP sakin olmalı. Devleti yöneten bir siyasi ünite olduğunun sorumluluğunu taşımalı. Bunu bir panik sebebi, bir yenilgi olarak görmemeli. Anayasa Mahkemesi denetiminin açık olduğunu görmeli. Ama öngörmediği bir sonuçla da karşılaşırsa devleti idare etme sorumluluğunu paniklemeden götürmelidir.
Partinin yöneticilerinin dün ve bugün yaptıkları açıklamaları ben çok abartılı buluyorum. Bunlar siyasi içerik taşıyabilirler ama devlet yöneten bir partinin ağırlığını taşımıyor. Siyasi hayatta 6 yıl içerisinde başarılı olduğu alanlar var, o alanları ortaya çıkarmalı. Parti tabi bu laiklikle ilgili kararla yara almış olabilir. Ama bütün partiler yara alırlar. Kazanırlar-kaybederler. Geçmişte bizimde başımıza geldi.
Yargı denetlemiştir, yanlışlıklarımızı bulmuştur ve düzeltmiştir. O alanı hemen yargıya bırakmalı, dönüp başarılı oldukları alanlar var. Ekonomi de var, şantiyecilik de var, hızlı tren de var... Nerede var ise onları ortaya çıkarmalıdır. Kavga ederek bu noktaya geldiler. Yargıyla barışarak bence kendi iktidarlarının devamını sağlayabilirler.
Seçim olablir mi sizce? Çünkü hükümet hep şöyle davranıyor “Hadi bırakın seçime gidelim” böyle bir şey deneyebilir mi sizce? Riskli olur dediniz. Ama sizin bu beklentiniz nedir?
Cindoruk: Seçmenin kararsız olduğu dönemlerde seçim yapmak çok yanlıştır. Benim gördüğüm bu karardan sonra da AKP elbette inançları istikametinde gösterdiği faaliyerlerde zayıflayacaktır. Çünkü türban meselesini ana dava gibi ortaya koydu. Aşağı yukarı 1 senedir türbanı öne alan politika götrürdü. Bunu başramamış olmasının verdiği seçmende bir prestij kaybı olabilir. O nedenle bir yerel seçime gitmesi risklidir.
Bunun yerine yerel seçim sonuçlarnı bekleyip düzeltmelerini yapmasını tavsiye ederim. Bir de bu grup başkan yöneticilerinin yargıyla kavga edenlerini değiştirmesinde fayda var. Bir elemede fayda var. Hükümette yenileme yapmakta da fayda var. Halk nazarında prestijini geri almak için faaliyetlerini başka alanlara doğru kaydırmasını ben tavsiye ederim. Başbakan’ında konuşmalarını ona göre düzeltmesi ve devletin diğer kurumlarıyla barışık bir ilişki kurmasını dilerim. Türkiye’nin gelişmesi açısından da bu gerekli.
Bir seçim olursa hükümet bundan zaaf görür mü?
Cindoruk: Kesinlikle görür. Çünkü başaramamış, iddiasını sonuçlandıramamış ve taleplerini yerine getirememiş bir iktidar daima oy kaybeder. Herkes bu hükümetin faaliyetlerinde yeterince basiretli davranmadığını düşünüyor. İki türlü oy kaybı mukadderdir burada. AKP’nin çok demokrat olduğuna, laik olduğuna inanarak verilen emanet oylar var.
Hatta o emanet oyların temsilcilerini kadrosuna aldı. Onlarda bir yılgınlık olur. İdeolojik olarak faaliyette olan kanatlar hemen alternatif partilere kayar. Mesela Saadet Partisi’ne kayabilir. O nedenle bu travmayı atlatmak için vakit kazanması gerekiyor. Yerel seçimlerde alacağı ölçüler, oradan alacağı denemelerden çıkacak sonuçlarla yeni siyasetler oluşturulması gerekiyor. Ama şu açık ki AKP’nin türbana dayalı ideoloji ve çalışmasını Anayasa Mahkemesi durdurmuştur.
Peki anayasa değişikliği daha sonra laik rejimin güvencesi olarak türban olmuş mudur bu karardan sonra?
Cindoruk: Kesinlikle... Kararın gerekçesini okumak gerekiyor tabi ama benim anladığım kadarıyla 89-91 yıllarında türbanla ilgili karaları var, bir de Fazilet Partisi’nin kapatılma kararı var. O da çok ilginçtir. Oradaki katı düşüncesinden vazgeçmemiştir Anayasa Mahkemesi.
Anayasa Mahkemesi içtihadını istikrara kavuşturmuştur. Daha ağır deyimle söylemek gerekirse anayasa değişikliğini iptal edecek gücü olduğunuda göstermiştir. Üstelik dün AKP’li başkan vekilinin söylediği gibi hukuksal bir takım itirazlar var. Anayasa Mahkemesi’nin kararları mutlak kararlardır. O nedenle o itirazların hiç bir faydası yoktur.
AKP’nin sözcüleri bunu tartışmaya devam ederler ama AKP’nin temsilcisi olan kişi ve kimlikler bunun siyasi sonucunu dikkate almalıdır. Hukuksal olarak bunu irdelemek görevi senelerce sürecektir. Ben Anayasa Mahkemesi’nin her kararını ‘beğenmiyorum’, ‘her kararı doğru’ demiyorum. Eksik bıraktığı kararlar var onları da söylüyorum. Cumhuriyet’in anayasada yer almayan niteliklerini ortaya koyuyor. Bu, dünyanın her yerindeki Anayasa Mahkemeleri’nin görevleri içerisindedir.
|
|
|
|
|
|
|
Toplam yorum |
0 |
|
Onay bekleyen |
0 |
|
|
|
Yorumunuz editörlerimiz
tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır. |
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
Bu kategorideki diğer haberler |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ÇOK OKUNANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
AK Partili eski milletvekili Şamil Tayyar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Turbun büyüğü heybede" ifadesiyle ... |
|
|
|
|
|
30 Mart'ta başlayacak Ramazan Bayramı için öncesinde yatacak ikramiye tutarı merak ediliyor. Sosyal ... |
|
|
|
|
|
Türkiye’nin birçok medya kuruluşunda gazetecilik yapan duayen gazeteciden Gülsen Ahıska’dan acı haber geldi |
|
|
|
|
|
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde, 2025 yılının ilk asgari ücreti net 37 bin 818 TL olarak belirlendi. |
|
-
|
|
|
|
Spor spikeri Erdoğan Arıkan, Keçiörengücü - Sakaryaspor maçını anlatırken fenalık geçirdi ve hastaneye kaldırıldı. |
|
|
|
|
|
Ulusal güvenlik gerekçesiyle kapatılmasını öngören yasanın yürürlüğe girmesinin ardından ABD'de ... |
|
|
|
|
|
Prof. Dr. Görür, "Adıyaman, kendi fay hattının hareketiyle oluşacak büyük bir depremle henüz yüzleşmedi" ... |
|
|
|
|
|
İktidarın belediyelere açtığı soruşturma ve tutuklamalar sonrası 'Savaşsa Savaş' diyen CHP ortada ... |
|
-
-
|
|
|
|
|
|
|
YAZARLAR |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ÇOK YORUMLANANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
Spor spikeri Erdoğan Arıkan, Keçiörengücü - Sakaryaspor maçını anlatırken fenalık geçirdi ve hastaneye kaldırıldı. |
|
|
|
|
|
30 Mart'ta başlayacak Ramazan Bayramı için öncesinde yatacak ikramiye tutarı merak ediliyor. Sosyal ... |
|
|
|
|
|
Türkiye’nin birçok medya kuruluşunda gazetecilik yapan duayen gazeteciden Gülsen Ahıska’dan acı haber geldi |
|
|
|
|
|
AK Partili eski milletvekili Şamil Tayyar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Turbun büyüğü heybede" ifadesiyle ... |
|
-
|
|
|
|
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde, 2025 yılının ilk asgari ücreti net 37 bin 818 TL olarak belirlendi. |
|
|
|
|
|
İktidarın belediyelere açtığı soruşturma ve tutuklamalar sonrası 'Savaşsa Savaş' diyen CHP ortada ... |
|
|
|
|
|
Ulusal güvenlik gerekçesiyle kapatılmasını öngören yasanın yürürlüğe girmesinin ardından ABD'de ... |
|
|
|
|
|
Prof. Dr. Görür, "Adıyaman, kendi fay hattının hareketiyle oluşacak büyük bir depremle henüz yüzleşmedi" ... |
|
-
-
|
|
|
|
|
|
|
ANKET |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Medya
Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden
kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan
haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması
durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır.
Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait
yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz. |
|
|
|
|