Milli Gazete yazarı Ahmet Yavuz, "Şimdi Ankara kulislerinde konuşulan o bomba bilgiyi paylaşıyorum. Hürriyet’in başına Fatih Çekirge geliyor" iddiasında bulundu. "Anlayacağınız, 28 Şubat’a karşı olan İrfan Değirmenci, şimdi 'Hayır' diyeceği için Doğan Grubu’ndan kovuluyor" diyen Yavuz, "28 Şubat’ın etkili kalemşorlarından Fatih Çekirge, şimdi 'Evet' diyeceği için Türk basınının 'Amiral gemisine kaptan' yapılıyor" ifadesini kullandı.
Yavuz'un Milli Gazete'de "Hürriyet’in başına kim geliyor?" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
Türkiye, bugünlerde Kanal D’nin programcısı İrfan Değirmenci’nin “Hayır” diyeceği için işinden kovulmasını konuşuyor.
İrfan Değirmenci ile Ankara’da aynı televizyonda çalıştık. Tanırım!
1997’de, 28 Şubat’ta “İslamcı kanallar” baskıdan dolayı 15 dakikadan fazla program yapamazken…
İrfan, 2.5 saatlik Ramazan-İftar programı yapardı. Hem de bir başörtülü ile.
***
Şimdi Ankara kulislerinde konuşulan o bomba bilgiyi paylaşıyorum. Hürriyet’in başına Fatih Çekirge geliyor!
***
Anlayacağınız, 28 Şubat’a karşı olan İrfan Değirmenci, şimdi “Hayır” diyeceği için Doğan Grubu’ndan kovuluyor.
28 Şubat’ın etkili kalemşorlarından Fatih Çekirge, şimdi “Evet” diyeceği için Türk basınının “Amiral gemisine kaptan” yapılıyor!
***
Referandumdan önce bir Evet’in kerameti bu kadar etkili oluyorsa… Referandumdan sonra olacakları düşünemiyorum bile!
Herkes Ülkücü!
Meğerse “Herkes Ülkücüymüş” de haberimiz yokmuş. Kimler mi? Özellikle sosyal medyada Ak Partililer Devlet’çi! CHP’liler de MHP’nin “Hayır ittifakçısı” Yani anlayacağınız referandum için
“Herkes Ülkücü!”
İktidarın 7 anketi!
Erdoğan-Binali Yıldırım iktidarının önünde 7 anket var.
Ama açıklanmıyor!
***
Öğrendiğimize göre anketlerin çoğunluğunda “Evet” diyenler, 44-46 bandında.
Kararsızlar dağıtıldığında en iyimserinde “Evetler” yüzde 57 çıkıyor.
Başbakanın “değerlileri!”
“Herkes ‘Bir şey’ istedi. Bir tek sen, benden ‘Bir şey’ istemedin!
O yüzden sen benim için çok değerlisin!” Bu sözler Sayın Başbakan Binali Yıldırım’a ait.
***
Yetenekli bir bürokrat dostumuza söyledi bu ilginç sözü!
Daha öncelerinden tanışıklığı, teşriki mesaileri varmış!
Demek ki neymiş!
İsteyen değil, istemeyen değerliymiş!
***
Atama, tayin, terfi, makam, müdürlük! Adaylık, ihale…
Eyyyy… İsteme sırasına girmişler… Duyuyor musunuz!
Erkan Yolaç zamanı!
Erkan Yolaç’ı hatırlar mısınız? Onun karşısında evet-hayır demeden beş dk. konuşan, yarışmayı kazanırdı!
***
Şimdi de ülkenin belli bir etkin kitlesi, evet demekten de, hayır demekten de kaçınıyor.
Sanki “Evet-Hayır” oynuyor!
Saadet de mi?
Önce Başbakan, ardından Cumhurbaşkanı, hayırcıları “Darbeci, hatta terörist” ilan etti…
Saadet Partisi ise, “Çekincelerimiz giderilsin, bu şartlarda evet demeyiz” dedi. Şimdi Saadet de mi “Terörist ve darbeci?”
Endişeli muhafazakarlar!
Bir ara “Endişeli modernler” vardı. Şimdi de Ak Parti’nin tabanındaki çekinceleri giderilmeyen “Endişeli muhafazakarlar!” var!
Bu seçimde sonucu endişeliler, 18-30 yaş arası gençler ve Kürtler belirleyecek.
Yılanın bel kemiği
Anayasa değişikliklerinde neydi öyle! Geçen hafta ise TBMM çok sakindi. Genel Kurula gireyim dedim. Meclis’in genç dış politika uzmanı milletvekili, son Musul konsolosu, Öztürk Yılmaz etraflıca Kıbrıs Davasını anlatıyordu.
***
Ardından Sırrı Süreyya Önder çıktı kürsüye. Bir benzetme yaptı ki… “Dil, edebiyat, teşbih, hiciv ve belagati etkili kullanmak” işte bu dedim!
“Bu dış politikayı yılan takip etseydi belkemiği kırılırdı!”
Alman müslümanın Erbakan heyecanı!
Viyana Üniversitesi, İktisadi Bilimler Fakültesi’nde “Adil Ekonomik Düzen” konulu doktorasını yapan bir kardeşimiz var.
Daha önce de, “Erbakan’ın Liderlik Vizyonu” konulu Almanca bir tez-kitap hazırladı Arif Şen.
***
Tezini bitirince, Müslüman Alman akademisyen arkadaşına gönderir.
Çoğunlukla Hoca’nın kendi söz ve görüşlerinin yer aldığı tezi okur Viyanalı arkadaşı.
Bir akşam üstü heyecanla arar.
“Sen beni Erbakanist yaptın! Milli Görüş Davasını bana bu şekilde tanıtan olmadı” der.
***
Şimdi Arif Şen’den, Milli Görüş ve Adil Düzen konularında güncel, sorunlarımıza yönelik orijinal çalışmalar bekliyoruz!