CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TV100'de yayınlanan ve moderatörlüğünü Uğur Dündar'ın yaptığı 'Haftanın Panoraması' programında merak edilen soruları yanıtlıyor.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
CUMHURBAŞKANI ADAYI OLACAK MI?
Altılı masada cumhurbaşkanı adayının nitelikleri konusunda görüş birliğine vardık. Son toplantıda cumhurbaşkanı adaylığı konuşulmadı. Bu konuda liderler acele de etmiyorlar.
'VATANDAŞ ADALET İSTİYOR'
Marmaris'te yangın çıkıyor, yangın bölgesine giden bakan 'Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yangınları söndürmeye başladık' diyor. Yani talimat gelmese yangını bile söndüremeyecekler. Yargının tarafsız olması lazım. A kişi B kişi demeden, gerçekten hukukun üstünlüğüne inanmalı ve karar vermeli. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı son derece önemli. Vatandaş adalet istiyor.
EKREM İMAMOĞLU NE İÇİN HEDEFTE?
Olay, bir şikayetle başlıyor. Olabilir. Olay yargıya intikal ediyor. Yargıç görevini yapıyor, dosyaya bakıyor. Fakat gelen siyasal telkinlere kapalı bir yargıç olduğu ortaya çıkıyor. İlk dosyaya bakan yargıca 'ceza ver' deniliyor. Yargıç 'hayır' diyor. Onun üzerine bu yargıç Samsun'a sürülüyor. Yerine başkası atanıyor. Bu yargıç saraydan gelen talimatları yerine getiren bir yargıç. Karar avukat olmadan açıklanıyor. Hukuk ve yargı tarihinde bir ilktir. Başlangıçtan itibaren bir yanlışlıklar zinciri başlıyor. Demokratik sürece aykırı bir karar veriliyor. Amaç, Ekrem Bey'i bulunduğu yerden almak.
'ERDOĞAN, İMAMOĞLU'NA SALDIRIYOR'
Erdoğan'ın tek yüzük hikayesi vardı. Şimdi bırakın yüzükleri yurt dışındaki mal varlıklarını hepimiz biliyoruz. Erdoğan şu anda kendisini korumakla yükümlü hissediyor. Koltuktan gitmenin kendisi için ağır bir maliyet doğuracağını biliyor. O yüzden yargıyı kullanarak Ekrem Bey'e saldırıyor. Bana da saldırıyor. Ekrem Bey'e neden saldırıyorlar? Çünkü iş yapıyor. Ekrem Bey 10 metro inşaatını aynı anda başlatan metropolün belediye başkanıdır. Kimse cehennemin kapılarını aralamasın dedim. Bunun çok ağır bir söz olduğunu sıradan bir vatandaş da bilir. Umarım Ekrem Bey'e bu cezalar yazılmaz. Eğer beklentilerimiz olmazsa, yargı sarayın talimatını yerine getiren bir mekanizmaya dönüşürse gereğini yapacağız. Bunu şimdi açıklamayı doğru bulmuyorum. Ekrem Bey'i niye almak istiyorlar? İstanbul'un rantı var. İstanbul'un rantından beslendiler.
YABANCILARA GAYRİMENKUL SATIŞI DURDURULACAK MI?
Konut fiyatları çok artınca, vatandaşların ev sahibi olma şansı ortadan kalkıyor. Bunun bir dengeye oturtulması lazım. Orta gelirlilerin ev sahibi olmaları için özel projeler yapacağız. AK Parti döneminde daha çok lüks konutlar yapıldı. Lüks konutları sıradan vatandaşın alma şansı olmadı. İstanbul gibi bir yerde kentsel dönüşüm gerçekleşmedi. İstanbul'a özel bir önem vermek lazım. Yabancıya gayrimenkul satışı ile ilgili de program yapacağız. Bu konuda çalışan uzman grubumuz var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin de bir çalışması var.
ALİ BABACAN VE AHMET DAVUTOĞLU'NUN AÇIKLAMALARINA NE DİYOR?
Bakanlıklar son toplantımızda konuşulmadı. Hepimiz Türkiye'nin geleceğinden endişe duyuyoruz ve endişeyi gidermek için bir aradayız. Ülkemizde demokrasi istiyoruz. 6 lider de ülkeye huzur gelsin istiyor. Bizi bir araya getiren temel hedef demokrasiyi ülkemize yeniden getirmek. Sayın Davutoğlu'nun ve Sayın Babacan'ın konuşmalarını okuma imkanımız oldu. Sayın Babacan'a soruyorlar. 'Cumhurbaşkanı adayı olursam kazanırım' diyor. Doğru. Adayımızın kazanması için çalışıyoruz. Sarayın bütün hedefi 'bu altılı masayı nasıl dağıtırım?' Hiç kimse meraklanmasın. Bizim dağılma gibi bir durumumuz yok. Gerçekten kararlıyız. Akıl, akıldan üstündür. Benim görmediğimi başka bir lider görebilir. Uygarca bir araya gelip, bir meseleyi konuşmanın kavga etmek olmadığını herkesin bilmesi lazım. Meral Hanım son derece sağduyulu hareket ediyor. Diğer liderler de öyle. Görüş farklılıkları olabilir. Cumhurbaşkanı adayı vesayet altında olmayacak. Liderler cumhurbaşkanını destekleyecekler. Bunu zaten açıkladık.
'6 KAPTAN' BENZETMESİNE NE DİYOR?
Zaten bir kaptan ve kaptanın yardımcıları olacak. Bu işler böyledir. Uçakta bile tek kaptan yoktur. Hiçbir iktidar, bir kişiye emanet edilemez. Osmanlı'da padişah vardır, ama sadrazam da vardır. Alınan kararın doğru olup olmadığının tartıldığı makamlar vardır. Bugünkü tablo dünyanın hiçbir ülkesinde yok. Bir kişiye emanet etmişiz, gidiyor.
Enflasyon aldı başını gidiyor. Dünyada enflasyon kaç? Rusya-Ukrayna savaş halinde. Orada kaç, bizde kaç? Yönetilemeyen bir Türkiye var. Altı lider Türkiye'nin savrulmasını istemiyor. 'Bunlar kendi aralarında kavga ederler' diyorlar. Niye kavga edelim. Türkiye'nin derdi varken başka işimiz mi yok? Bunların hepsi aşılacak. Sayın Davutoğlu'na soruyorlar, 'Efendim birisi dese ki sizin oyunuz kaç? Dolayısıyla siz konuşmayın, size hak verilmesin' derlerse 'O zaman kriz çıkar' diyor. Doğru. Yanlış mı? Siz kalkıp da bir genel başkana diyebilir misiniz 'Senin oyun kaç arkadaş sen neden bu kadar konuşuyorsun?' Bu, acaba biz bir söz nasıl alırız liderin ağzından ve aldığımız bu sözü nasıl masayı dağıtmak için kullanabiliriz? Bu tezgah kuruluyor. Biz bu tezgahların tümünün farkındayız. Halkımızdan şunu istiyoruz, bizi sakin ve sabırla dinleyin. Biz Türkiye'yi düzelteceğiz.