CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, yaptığı yazılı açıklamada okul forma ve önlüklerini “tek tip” kıyafet olarak nitelendiren Bakanlığın öğrenciler arasındaki gelir düzeyi farklılıklarını sergileyen, yoksul aile çocuklarında eziklik ve aşağılanma duygusu yaratacak olan bu düzenlenme ile sosyal sınıf farkını dersliklere taşıdığın belirtti.
-"MEB YETKİLİLERİNİN AÇIKLAMALARI GÜLÜNÇ"-
Düzenlemeyle, varlıklı aile çocuklarının lüks-marka tüketim alışkanlığına karşılık yoksul aile çocuklarının eziklik duygusu yaşayacağını belirten Serter, “MEB yetkilileri yaptıkları açıklamalarla gülünç olmaktadırlar. E-kayıt sistemi ile çocukların kendi mahallelerindeki okullarda eğitim gördüklerini ve bunun da bir sosyal sınıf farkı yaratmayacağını iddia eden yetkililer, okul kapılarındaki okul servislerini nasıl açıklamaktadırlar? Kaldı ki aynı sokakta, hatta aynı apartmanda oturan aileler arasındaki gelir uçurumu son derece açıktır. Örneğin bir apartman görevlisinin çocuğu ile aynı binada yaşayan bir varlıklı aile çocuğu arasındaki farkı nasıl görmezden gelebileceklerdir?” dedi.
-"TAKDİR HAKKI ÖĞRETMENDE"-
Yapılan düzenlemede, kıyafet serbestliğinin takdir hakkını öğretmene bırakan düzenlemeler de bulunduğunu belirten Serter, “Örneğin bir kıyafetin ‘mevsim şartlarına uygunluğu’, ‘vücut hatlarını belli etmemesi’, ‘taşıdığı nişan, arma, rozetlerin siyasi sembol içerip içermediği’ okul yönetiminin ve öğretmenin takdirine bırakılmaktadır. Diz üstü etek, yırtmaçlı etek, kolsuz tişört ve gömlek gibi yasaklı kıyafetler ise, yeni bir ‘okul tesettürünün’ başlangıcıdır” değerlendirmesinde bulundu.
-"SÖZDE SERBEST, ÖZDE İDEOLOJİK"-
Düzenlemede yer alan başı örtülü olarak Kuran-ı Kerim dersine girebilme iznini de “ortaokul ve liselere türbanın girmesi” olarak niteleyen Serter, şunları belirtti:
“Başını Kuran dersinde örten öğrencinin diğer derslerde başını açması öğretmenle öğrenciyi karşı karşıya getirirken, ‘okul tesettürü’ kuralları ile bütünleşen sözde serbest, özde ideolojik yeni bir tek tip giyinme modeli, baskıcı bir anlayışla okullara dayatılmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı 4+4+4 ile başlattığı siyasi projesini, Kılık-Kıyafet Yönetmeliği ile sürdürmekte ve çocuk psikolojisini yine göz ardı ederek varlıklı aile çocuklarından yana olan tutumu ile çoğunluğun acılarını azınlığın mutluluğuna feda etmektedir.” (ANKA