Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgınına yönelik"Şu anda birinci dalganın ikinci pikini yaşıyoruz, vaka artışına düğünler ana kaynak oldu" açıklamasında bulundu. Koca, İstanbul'da ciddi bir artış olmadığını belirtirken, "Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da artış var, dikkatlerimiz bu iki bölgede" dedi.
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan'a konuşan Sağlık Bakanı Koca, "İstanbul, şu anda daha kontrollü... İstanbul’da ciddi bir artış yok. Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da artış var, dikkatlerimiz bu iki bölgede. Ege’de artış yok. İzmir’de kısmi bir artış var ama durum kontrol altında. Son dönemde artışın en fazla olduğu il Ankara... Konya, Kayseri, Urfa, Mardin, Diyarbakır, Erzurum, Batman, Van, Ağrı da artış yaşanan illerimiz arasında... Mersin ve Manisa’da da artış var ama bu iki ilimizde durum daha kontrollü..." ifadesini kullandı.
Koca, "Şunu da söyleyeyim:Birkaç gündür Gaziantep, Mardin, Şanlıurfa, Batman düşüşe geçti... Konya ve Diyarbakır stabil oldu, aşağı inmesini bekliyoruz. Şu anda birinci dalganın ikinci pikini yaşıyoruz. Bayramla birlikte hareketlilik artınca vaka sayısı da arttı. Bu artışlara özellikle düğünler, ana kaynak oldu. Düğünler, saatlerce süren bir temas ve yakınlaşma alanı... İşte bu yüzden düğünlerin kısıtlanması ve sınırlandırılması kararı aldık." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Koca açıklamalarını şöyle sürdürdü:
Normal sisteme geçen ve her türlü hastamıza hizmet veren hastanelerimizdeki son doluluk oranlarını veriyorum: Şu anda hastanelerdeki doluluk oranı: Yüzde 47... Yoğun bakım doluluk oranı: Yüzde 60.. Ventilatör doluluk oranı: Yüzde 30... Yer yer bazı illerimizde hastane sıkıntısı yaşandı. Mardin, Gaziantep, Şanlıurfa ve Batman’da mesela... Ama son bir hafta içinde buralardaki sorun aşıldı.
Sadece Diyarbakır’da kısmen sorun var. Bu illerimize yoğun bakım takviyesi yapıyoruz. Şu anda çok önemli bir sorun yok ama önlem almazsak sorun yaşanabilir.
Bu sorunun tamamen ortadan kalkması için yapılması gereken tam izolasyon... Fakat dünyada hiçbir ülke, tam izolasyona geçmek istemiyor. Türkiye de istemiyor. Çok anlaşılır nedenlerle bu çözüme geçilmiyor hem dünyada hem Türkiye’de.
Bu durumda yapılması gereken iki şey var: Maske ve mesafe... Maske ve mesafe kuralına uyarsak yüzde 90 oranında başarı kazanırız. Maske ve mesafeye alışmamız lazım. Bu konuda hassas olalım yeter. Maske ve mesafeyi uygularsak üst solunum yoluyla bulaşan her türlü hastalığı da önlemiş oluruz.
Düğünleri sınırlandırdık. Kamuda esnek çalışmaya geçiliyor. Kamuda ikramları kaldırdık. Filyasyon ekiplerinin sayısını arttırdık. Şu anda sahadaki filyasyon ekibi sayısı 10 bini geçmiş durumda. Özellikle sorunlu illerde filyasyon ekiplerinin sayısını hızla arttırıyoruz. Şu anda Konya’da 460 ekip, Şanlıurfa’da 200 ekip, Mardin’de 111 ekip, Diyarbakır’da 370 ekip, Erzurum’da 207 ekip, İzmir’de 350 ekip, Kayseri’de 120 ekip, Van’da 128 ekip sahada...
Virüs, gücünü kaybetmedi. Ölümlerin sayısı da artıyor. Ağır vaka sayısı da artıyor. Bizim özellikle ağır vaka sayısını azaltmamız lazım. Risk burada. Mücadelemizin temel hedefi de bunu önlemeye yönelik. Şöyle bir sistem oturtmaya çalışıyoruz: Hastanın tanısını erken dönemde koymaya çalışıyoruz. Tanı koyduktan hemen sonra hastanın durumu ne olursa olsun ilaç tedavisi başlatıyoruz. Hastayı evinde izole ediyoruz. Filyasyon ekipleri hemen temaslı taramasına başlıyor.
Yazının devamı için tıklayın