CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü’nde ihraçların protesto edildiği sırada akademisyenlerin cüppelerinin çiğnendiği fotoğrafa işaret ederek, “Bir fotoğraf, gerçekten içim acıdı, öğretim üyelerinin giydikleri cüppeler ayaklar altında. 21. yüzyılın Türkiye’si bu mu? Bir bilim insanının cüppesini çiğneyeceksiniz. İnançlı olduklarını söylüyorlar, alimin ölümü alemin ölümü gibidir, diyor Sevgili Peygamberimiz. Bu kadar bilim insanını yücelten bir anlayıştan, bilim insanını ayaklar altına alan bir anlayışa geldik” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, parti genel merkezindeki makamında bir grup ajans muhabirinin sorularını yanıtladı. Anayasa değişliği referandum tarihinin 16 Nisan 2017 olarak açıklandığının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Çalışacağız ve vatandaşımızın düşünerek sandığa gitmesini isteyeceğiz. Çünkü bu bir parti seçimi değil. Türkiye’nin geleceğini, demokrasimizi oyluyoruz. Bu nedenle vatandaş, kendi partisinden bağımsız olarak Türkiye’nin geleceğini düşünerek sandığa gitmeli ve oy kullanmalı. Bunu anlatabildiğimiz takdirde Türkiye ‘hayır’la birlikte başarılı bir referandum süreci yaşayacaktır” dedi.
“BU BİR DEMOKRASİ SEÇİMİ”
Kılıçdaroğlu, referandum sürecinde mitinglerden çok illerde, ilçelerde özellikle kanaat önderleriyle bir araya gelip yüz yüze görüşmelere ağırlık vereceklerini belirterek, “Şunu anlatacağız; demokrasi benim için de, benim gibi düşünmeyen insan için de geçerli. Bu bir demokrasi seçimi. Güçlü bir demokrasiyi, sürdürecek miyiz, güçlü bir parlamenter rejim mi oluşturacağız yoksa bütün yetkilerin tek kişiye verildiği Kuzey Kore modelini mi tercih edeceğiz” diye konuştu.
“İKTİDARA DESTEK VERİYORSANIZ, TÜRKİYE’Yİ DAHA BÜYÜK BİR TEHLİKENİN İÇİNE SÜRÜKLEMİYOR MUSUNUZ?”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin referandumda ‘hayır’ çıkarsa “Türkiye karmakarışık olur” şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine de Kılıçdaroğlu, “Türkiye ciddi tehlikelerle karşı karşıyaysa 15 yılda Türkiye’yi bu duruma getiren iktidardır. Türkiye’yi bu noktaya getiren iktidara siz destek veriyorsanız, Türkiye’yi daha büyük bir tehlikenin içine sürüklemiyor musunuz? Söylenen sözlerin mantıklı bir alt yapısı olması lazım” dedi.
“BU TÜRKİYE’NİN BEKASINA DEĞİL DAĞILMASINA YOL AÇAR”
Kılıçdaroğlu, “Bizim anladığımız beka, Türkiye’nin güçlü, hukukun üstünlüğüyle, güçlü parlamenter sistemle dünyada saygınlığı olan bir devlet olarak yaşamasıdır. Bir kişinin elinde sopayla bir toplumu, bir ülkeyi, bir devleti dizayn etmesine karşıyız biz, bu Türkiye’nin bekasına değil, Türkiye’nin dağılmasına yol açar. Suriye’yi, Irak’ı, Libya’yı görsünler güçlü bir adam vardı, bunların tamamı hangi halde?” diye konuştu.
“AYM KARARINI BU HAFTA İÇİNDE VERECEĞİZ”
Değişikliği Anayasa Mahkemesi’ne götürüp götürmeyecekleri konusunda da Kılıçdaroğlu, henüz bir karar almadıklarını belirterek, “Partimizin yetkili organlarında konuyu tartışacağız, kısa sürede, önümüzdeki hafta içinde kararımızı vereceğiz” dedi.
“BU TUZAĞA DÜŞMEYECEĞİZ”
CHP lideri, hükümet kanadı tarafından referandumda ‘hayır’ oyu vereceklerin terör örgütleriyle yan yana anılmaları konusunda ise, “Hükümet bu anayasaya neden ‘evet’ oyu kullanılmasını gerektiğini anlatmaktan aciz. Neden ‘evet’ denmesinin lafını edemiyorlar çünkü bir gerekçe yok. O zaman da CHP’den başlayarak özel bir suçlama alanı getiriyorlar, CHP sanki terör örgütleriyle ilişkiliymiş gibi. Terör örgütleriyle yatıp kalkanlar bunlar. Şehirler silah deposuna döndürülürken CHP mi iktidardaydı? Kendileri için özel bir tartışma alanı yaratmak istiyorlar, biz bu tuzağa düşmeyeceğiz” dedi.
Kendilerinin vatandaşa bu değişikliğe neden hayır oyu vermeleri gerektiğini anlatacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Sayın Binali Yıldırım, cumhurbaşkanı nasıl tarafsız olacak, bunu açıklayabiliyor mu? ‘AYM’nin 12 üyesini başkan atayacak, bu yargı bağımsızlığına gölge düşürmez’ diye bir gerekçe üretebiliyor mu? Üretemiyor. ‘Milletvekili sayısını 600’e çıkaracağız, faturayı da millete yıkacağız’, bunu anlatıyor mu, anlatmıyor. Siz vatandaş hangi gerekçeyle ‘evet’ oyu verecek bunu anlatın. Bunu yapmaktan acizler çünkü yaptıkları değişikliğin, Türkiye’yi nasıl bir değişikliğe sürüklediğini onlar da biliyor” diye konuştu.
“CUMHURBAŞKANI ÇIKSIN MEYDANLARA, BÜTÜN BASKILARA RAĞMEN ‘HAYIR’ KAZANACAK”
Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sahada ‘evet’ propagandası yapmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine de, Cumhurbaşkanın tarafsız olmadığını ve bunu korumayı da sürdüreceğini ifade etti. Bu durumu milletin takdirine, vicdanına ve sağduyusuna bıraktığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Parlamentoda ‘ben tarafsız davranacağım’ diye yemin ettiği zaman bunun inandırıcılığı ne ölçüde olacaktır, sıradan bir insandan değil bir cumhurbaşkanından söz ediyorum. Çıksın meydanlara, bizim bir herhangi eleştirimiz yok, çıkabilir. Millet vicdanıyla bakıp bunu değerlendirsin. Bu anayasa değişikliğinin nasıl bir felakete yol açacağını artık millet gözleriyle görecektir, tanık olacaktır.
Bu referandum süreci adil koşullarda yürümeyecek. Adaletli bir referandum olmayacağını biz biliyoruz ama her şeye rağmen ben bu ülkenin insanlarının vicdanına, sağduyusuna, basiretine inanıyorum. Vatandaşlar ülkenin, kendilerinin, çocuklarının geleceğini düşünerek oy kullanacaklardır. Biz bütün devlet kurumlarının da ‘evet’ demek için özel çaba harcayacaklarını biliyoruz. Bu neyi getirir, bütün baskılara rağmen göreceksiniz ‘hayır’ kazanacaktır, bu ülkenin sağduyusu vardır, ben buna inanıyorum.”
“KANDIRILA KANDIRILA MAHVOLDUNUZ”
CHP lideri, 686 sayılı KHK ile akademisyenlerin ihraç edilmesiyle ilgili de, “Hitler, Almanya’da ne yaptıysa şu an Türkiye’de de o yapılıyor. Hitler, Almanya’da bilim adamlarını üniversitelerden kovdu, o bilim adamlarının çoğu genç Türkiye Cumhuriyeti’ne geldi. Şimdi kitap yazmak, konuşmak dışında hiçbir günahı olmayan yüzlerce akademisyeni bir KHK ile kapının önüne koyuyorsunuz, hangi vicdani hangi ahlak bunu kabul eder” dedi.
“Yanlışlıklar olabilir” açıklamalarının geldiğini ve bunun daha büyük bir felaket olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Hatayı yapan kim; cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar. Kandırıla kandırıla siz mahvoldunuz, herkes sizi kandırıyor. Şimdi kandırıldıklarını itiraf ediyorlar. Son KHK’lar Türkiye’de çöken bir devletin en temel göstergesi” diye konuştu.
PEYGAMBERİN SÖZÜNÜ ANIMSATTI
İhraçların protesto edildiği sırada, Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü’nde akademisyenlerin cüppelerinin çiğnendiği fotoğrafa işaret eden Kılıçdaroğlu, “Bugün gazetelerde bir fotoğraf, gerçekten içim acıdı, öğretim üyelerinin giydikleri cüppeler ayaklar altında. 21. yüzyılın Türkiye’si bu mu? Bir bilim insanının cüppesini siz çiğneyeceksiniz. İnançlı olduklarını söylüyorlar, alimin ölümü alemin ölümü gibidir, diyor Sevgili Peygamberimiz. Bu kadar bilim insanını yücelten bir anlayıştan, bilim insanını ayaklar altına alan bir anlayışa geldik. İnsanda biraz utanma, ahlak olur, bilime, bilim insanına saygı olur. ‘Evet verin güçlü Türkiye’yi kuracağız’ diyorlar, bilim adamını kapının önüne koydun, hangi ülke gelip de sana ‘güçlü ülkesin’ diyebilir” şeklinde konuştu. /gercekgündem