Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,2384
EURO
37,5129
IMKB
9.047,000
ALTIN
2.909,340
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
LÜBNAN MAZİSİNİ ARIYOR...
LÜBNAN MAZİSİNİ ARIYOR...
 
Gürcistan ve Ukrayna derken devrim sırası Lübnan’a geliverdi. Şimdi Ortadoğu’nun sessiz ülkesi Lübnan’da ‘Sedir Devrimi’nden bahsediliyor. Refik Hariri’nin ölümünden sonra Lübnan nereye koşuyor? Devrim sırası neden onlarda?
 
15.3.2005 - 20:13

Lübnan, yıllar sonra yine dünya gündeminin ilk sıralarında. Başbakan Refik Hariri’nin öldürülmesinden sonra yeni bir mecraya giren Lübnan’da sular durulmuyor. Bir yanda Suriye’nin asker çekme taktikleri, diğer yanda halkın sokak gösterileriyle ülkenin geleceğinde söz sahibi olma mücadelesi, bütün dünyada “Ortadoğu’da neler oluyor? Niçin Lübnan, neden şimdi? Acaba, Akdeniz’in incisi olan bu ülke yeniden bir iç savaşa mı sürükleniyor?” sorularının sorulmasına yol açıyor.

Aslında bunlar haklı sorular. Zira, bundan yaklaşık 15 yıl önce Lübnan ciddi bir iç savaş yaşadı, ülke kan gölüne döndü. Hıristiyanlar ile Müslümanlar arasında başlayan mücadele, ardından farklı etnik kimlikler arasındaki savaşa dönüştü. 1976’da Hıristiyan gruplar, Suriye’yi ülkeye davet etti. 40 bin Suriye askeri Lübnan’a yerleşti. Bu tarihten itibaren başlayan sonu gelmez süreç, 1989’da iç savaşı bitiren Taif Anlaşması ile farklı bir boyuta taşındı. Anlaşma, Suriye askerlerinin tamamının 1990’ların “ilk yarısında” Bekaa’ya çekilmesini, ardından aşamalı olarak ülkeyi terk etmesini öngörüyordu. Yani Suriye, birkaç hafta önceki kararıyla “10 yıl gecikmeli de olsa” çekilme konusunda dev bir adım attı. Taif Anlaşması, çekilme takvimi için Lübnan ve Suriye’nin uzlaşmasını gerektiriyordu. Ancak, mevcut Lübnan yönetimi Suriye’nin vesayetinde olduğundan uzlaşma önemli ölçüde Şam’ın inisiyatifine kalmıştı.

Son 5 yılda bazı birliklerini kısmen sınıra çeken Suriye’nin Lübnan’da 14-15 bin askeri var. Son “Bekaa’ya çekilme” operasyonuyla Suriye, Lübnan’daki altıncı askeri rotasyonu gerçekleştirdi. Şam yönetimi, operasyonun ikinci aşaması olan tam çekilmenin, mayısta yapılacak seçimlerden önce tamamlanacağını belirtiyor.

Hariri niye hedef oldu?

Şüphesiz, Lübnan’daki gelişmeleri tetikleyen olay, eski Başbakan Refik Hariri’nin suikastle öldürülmesi. Hariri, 1992’den beri, uluslararası sermayeyle bağlantı kurarak çeşitli yatırımlarla modern, barış içinde bir ülke hayalini gerçekleştirdi. İnsanlar, 15 yıl süren iç savaşın acılarını unutmaya, barış içinde yaşamaya başladı. Ülkenin en büyük zenginliği olan hizmet sektörü büyük gelişme gösterdi. Lübnan, 2004’te ziyarete gelen 1,3 milyon turistle büyük gelirler elde etti. Yeni oteller, lokantalar, tesisler açıldı.

Halk, iç savaş sırasında büyük acılar yaşadığından siyasetle bütün bağlarını kopardı. Hariri, siyaseti ve yatırımı peşinden sürükledi. Politika neredeyse ona ve çeşitli gruplardan belli kişilere bırakıldı. Onlar ülkenin yönetimini üstleniyor, halk ise ticaretle uğraşıyordu. Yönetimin siyasi sorunlarıyla mümkün mertebe uğraşmıyordu.

Son birkaç yılda, Suriye’nin ekonomik ve siyasi alandaki girişimleri artınca halkta huzursuzluk başladı. Şam, hem Lübnan’daki askeri varlığının ülkedeki istikrar için gerekli olduğunu savunuyor hem de kimine göre 500 bin kimine göre 1 milyon Suriyeli ile ülkedeki bütün altyapı işlerinin, inşaat ve temizlik hizmetlerinin yapılmasını sağlıyordu. Yani ülkeye ucuz iş gücü girmesine sebep oluyordu. En önemlisi de Lübnan’ı denize ve dünyaya açılan kapısı olarak kullanılıyordu. Doğrudan ithalat yapamadığından istediği malları önce Lübnan’a getiriyor sonra da karayoluyla Suriye’ye sokuyordu.

Suikastin arkasında kim var?

Suriye’nin Lübnan siyasetine yoğun biçimde el atması Beyrut ile Şam arasında ciddi gerginlik meydana getirdi. Görev süresi dolan ve 1998’den beri Hariri ile kavgalı olan Cumhurbaşkanı Emile Lahut’un anayasa değişikliği ile 3 yıl daha görevde kalmasının sağlanması bardağı taşıran damla oldu. Hariri, o dönemde başbakanlıktan istifa etti. Suriye’ye isyan bayrağını açtı. Ülkedeki diğer muhalifler de kendisini destekleyince Suriye çok zor durumda kaldı. İşte tam bu sırada Hariri’nin öldürülmesi sonun başlangıcı oldu.

Bu soruyu birkaç açıdan cevaplamak mümkün. Öncelikle bütün gözler Suriye üzerine çevrilmiş durumda. Hariri, Dürzi lider Velid Canbolat’la birlikte muhalif grubun başını çekiyor ve Suriye’nin elini ülkeden çekmesini istiyordu. Yani Lübnan’da son aylarda Suriye karşıtı büyüyen siyasi bir muhalefet vardı. Halk arasında konuşulan iddiaya göre, Suriye ya da Suriye yanlısı örgütler veya kuruluşlar bu suikasti yaparak Batıya “İşimize karışmayın. Biz istediğimiz zaman Lübnan’dan elimizi çekeriz.” mesajı verdi. Lübnan’daki muhalefete de “Batıya fazla güvenmeyin. Biz Lübnan’da hâlâ çok güçlüyüz. İstersek ülkenizi karıştırırız.” demek istedi.

Bir de komplo teorileri var. Bunlara göre bölgede yeni değişiklikler için yıllardır büyük bir senaryo hazırlayan ABD, Lübnan’daki bu suikastin arkasında olabilir. Yani, suikast olunca ilk akla gelen Suriye olacak. Böylece, bütün gözler Şam’a çevrilecek ve Suriye hedef olacak. Suriye’de rejim değişikliği için hızlı adımlar atılacak. Kendi derdine düştüğünden İsrail’le uğraşamayacak. Bu durumda İsrail, Filistin’le barış görüşmelerini istediği gibi yönlendirecek. Lübnan’daki Suriye diktası ortadan kalkınca da Beyrut ile Tel Aviv arasında ilişkiler başlayacak.

Bir başka senaryoya göre ise Lübnan’daki Hizbullah ve Hamas gibi örgütleri devre dışı bırakmak için ABD yeni bir karışıklığa yeşil ışık yakıyor. Lübnan karışırsa, İsrail’e karşı mücadele eden Hizbullah ülkede hedef haline gelecek. Buna yönelik her hareket de bölgede sürekli Hizbullah baskısı nedeniyle tedbirler alan İsrail’i rahatlatacak. Suriye ve İran da Hizbullah’a verdikleri desteği kesme riskiyle karşı karşıya kalacak.

Hariri iktidarında Lübnan Batıdan büyük ekonomik destek alıyordu. Ülkede enflasyon yok denecek kadar azdı. Bu suikastten sonra ekonomi nasıl etkilenir, ülke parası dolara karşı değer kaybeder mi şimdi herkes bunun endişesinde.

Halk hareketi gözden kaçtı

Hariri’yi kim ya da kimler öldürdü ya da neyi hedeflediler bilinmiyor; ancak, ortada bir gerçek var. Suikast, toplumun her kesiminden insanın birden sokaklara dökülmesine vesile oldu. Normalde sokakta yürüme alışkanlığı bile olmayan insanların birdenbire meydanlara inmesi, suçluların bulunması için eylemlere katılması özellikle Suriye’nin hesaplarını alt üst etti. Özellikle muhalif gençler, o güne kadar belki bir kere ellerine almadıkları Lübnan bayrağını şimdi meydanlarda dalgalandırıyor. Gençler, Suriye kuklası hükümetin devrilmesini ve Suriye ordusunun ülkeden bir an önce çıkmasını sağladı.

Ancak hükümetin devrilmesinden 10 gün sonra hiç de beklenilmeyen bir şey tam “Lübnan’a özgü” bir şekilde gerçekleşti. Suriye yanlısı olarak bilinen Ömer Kerami, Cumhurbaşkanı Emile Lahut tarafından hükümeti kurmakla yeniden görevlendirildi. Kerami, seçimlere kadar ulusal birlik çağrısında bulunurken, muhalefet ise cumhurbaşkanının bu operasyonunu Suriye’ye yaranmak için atılan bir adım olarak nitelendirdi.

Türkiye-Lübnan ilişkileri nasıl etkilenir?

Türkiye ile Lübnan, son iki yılda tarihte hiç olmadık bir şekilde güçlü ilişkiler kurdu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen başta olmak üzere birçok Türk yetkili ve milletvekili Beyrut’u ziyaret etti. Refik Hariri ve Lübnanlı yetkililer de Türkiye’yi... Suriye’nin Türkiye ile yakınlaşması Lübnan-Türkiye arasındaki ticaret hacmine pozitif katkı yaptı. 1 Mart tezkeresinin geçmemesi ve Amerikan askerlerinin Türkiye üzerinden Irak’a girememesi, ticarete olumlu yansıdı. Ülker, Saray gibi gıda; Sarar, Damat, Ekol gibi tekstil firmaları önemli oranda iş yapmaya başladı.

Lübnan yeniden gündemde. Herkes yıllar öncesinin Lübnan’ı olmaması için temennide bulunuyor. Bakalım zaman ne gösterecek...

LÜBNAN’DA KAÇ DİNÎ GRUP VAR?

Lübnan etnik ve dini yapısıyla diğer ülkelerden farklı bir yapıya sahip. Ülkedeki ana dini gruplar Hıristiyan, Müslüman ve Dürzi olarak ayrılıyor. Bunlar da 17 alt gruba bölünüyor. Hıristiyan Maruni, Ortodoks, Ermeni Katolik, Yunan Katolik gibi. Ülkede en son 1938 yılında yapılan sayıma göre 3,5 milyon civarında insan yaşıyor. Seçimler de buna göre yapılıyor. Cumhurbaşkanı o günden bu yana Hıristiyan Maruni, Başbakan Sünni Müslüman, Genelkurmay Başkanı Hıristiyan, Savunma Bakanı Müslüman olmak zorunda.

HİZBULLAH NE OLACAK?

Hizbullah Örgütü, 1982 yılında Şiiler tarafından İsrail’in Lübnan’ı işgal etmesi üzerine kuruldu. İran ve Suriye tarafından destekleniyor. Partinin siyasi ve askeri kanadı var. Amacı İsrail’i Lübnan’dan çıkarmak ve İran’da olduğu gibi İslami bir devlet kurmak. Hizbullah, 1983 yılında Beyrut’ta Amerikan deniz komandolarına yönelik intihar saldırısından sorumlu tutuluyor. Bu saldırıda 241 deniz piyadesi hayatını kaybetmişti. Hizbullah 1982-2000 yılları arasında İsrail’i Lübnan’ın güneyinden çıkarmak için gerilla savaşı verdi. 2000 yılında İsrail Güney Lübnan’dan çekilince, Arap dünyasında İsrail’e karşı savaşta kazanılan büyük başarı olarak yankılandı. Hizbullah Lübnan’da aynı zamanda parlamentoda 12 milletvekiliyle temsil ediliyor. Ordudan sonra en büyük silahlı güce sahip. Silahlı militanlar Güney Lübnan’da hâlâ güvenlik konusunda görev yapıyor. Son yıllarda, özellikle ülkenin güneyinde okullar, hastaneler, sosyal tesisler açarak her kesimden insana farklı şekilde hizmet ediyor.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


MASHADOV'U İHBAR EDENE SERVET ÖDENMİŞ!!

UKRAYNA ASKERLERİ IRAK'TAN DÖNÜYOR!!

ABD'DEN İRAN-HİNDİSTAN DOĞALGAZ HATTINA VETO!!
»  OGUL MASHADOV, "BABAM TERÖRİST DEĞİL, .BARIŞ ADAMIYD"I!!
»  MEKSİKA'DA HER 3 DAKİKADA 1 KADIN TECAVÜZE UĞRUYOR!!
»  GÜNEY ASYA'DAKİ AFET BÖLGELERİNE YARDIMLAR KESİLDİ!!
»  ŞARON ATEŞKES'İ REDDETTİ!!!
»  ŞARON'DAN GÜVENLİK DUVARI'NIN SON ROTASINA ONAY
»  RUSLAR MASHADOV'U GÖZDEN DÜŞÜRMEK İÇİN KURGU YAPMIŞ!!
»  'BAŞKAN OLMAYA İSTEKLİ DEĞİLİM'
»  İSRAİL, İRAN'I VURACAK İDDİASI!!
»  IRAK'TA Şİİ'LERLE KÜRTLER ANLAŞAMADI!!!
»  ABD'DE BAŞKANLIK İÇİN SİYAH/BEYAZ YARIŞI!!
»  BUSH'UN BOZDUĞU İMAJI KAREN HUGHES DÜZELTECEKİ!!!
»  ABD'NİN KONUŞTUĞU 1 MİLYOR DOLARLIK TEKLİF...
»  ABD, GUANTANAMO'DAKİ TÜRK ESİRİ TESLİM EDİYOR!!
»  SADDAM HÜSEYİN'İN MAHKEMESİ SONBAHARA KALDI!!
»  CLİNTON, AMELİYAT OLDU!!
»  IRAK'TA Şİİ-KÜRT İTTİFAKI!!
»  FRANSA'DA GENEL GREV, GÜNLÜK YAŞAMI FELCE UĞRATTI
»  MASHADOV'UN AİLESİ CENAZEYİ ALMAK İÇİN ATI'DAN YARDIM İSTEDİ
»  KOSTA RİKA'DA BANKA SOYGUNCULARI İLE ÇATIŞMA: 9 ÖLÜ
»  SURİYE'LİLERDEN ESAD LEHİNE GÖSTERİ !!
»  RUM SPİKER, CANLI YAYINDA TÜRKÇE KÜFÜR ETTİ, HATASINI ANLAYINCA ÖZÜR DİLEDİ!!!
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.