Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, terör örgütünün propagandasını yaptığı gerekçesiyle 2 yıl hapis cezas ına çarptırılan kapatılan DEP'in eski milletvekili Leyla Zana ile ilgili gerekçeli kararını tamamladı.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan 34 sayfalık gerekçeli kararda, terörün tanımı, terörizmin nedenleri, terörist faaliyetlerin nitelikleri, terör örgütü PKK'nın kuruluş ve yapısı ile bazı eylemleri geniş şekilde yer aldı.
Kararda, terörün mevcut veya istismara açık bir zeminin olmadığı yerlerde yaşama imkanı bulamadığı belirtilerek, "Dolayısıyla bir yerde yaygın olarak terör mevcut ise orada gerçekten bir şeylerin de yanlış gittiğini kabul ve tespit etmek gerekir. Sosyal yapının zayıf düşmesi veya buna ait belirtileri taşıması terörün arz ettiği tehlike açısından önemlidir. Bir vücut ne kadar sağlıklı olursa, o kadar dirençli ve mikroplara karşı dayanıklılığı ve bağışıklılığı yüksek olur" denildi.
Olayın tamamen dış dinamiklere bağlanarak iç dinamiklerin göz ardı edilmemesi gerektiği kaydedilen kararda, şu ifadelere yer verildi:
"Ülkemizde çok sık telaffuz edilen dış güçler, yabancı mihraklar, düşman ülkeler gibi yaklaşımlar toplumda olumsuz etkilere neden olmakta, dış mihrakların olduğundan fazla güçlü olduğu düşüncesi oluşmaktad ır. İç barışı ciddi bir şekilde tehdit eden bu durum karşısında dış güçlerin varlığına dayandırılan olaylar, kamuoyunu dış güçlere karşı daha etkili tavır alınması yönünde beklentilere itmektedir. Böyle bir yaklaşım devlet tarafından ortaya konmadığı takdirde de inandırıcılık ve otoriteye güven duygusu zayıflamakta, devletin güçsüz ve aciz kaldığı imajı uyanmaktadır. Teröristin hedef aldığı kitle bizim insanımız ve faaliyet gösterdiği yer bizim sınırlarımızın içi olduğuna gö re, çözümü de büyük ölçüde aynı topraklar içerisinde aranacaktır."
Kararda, terör ve terör örgütlerinin övülmesinin düşünce açıklama özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği bildirilerek, "Bu tarz hareketlerin suç olarak düzenlenmesi hukuk devleti olma standardı yüksek olan birçok ülkenin ceza kanunlarında yer almaktadır. Hiçbir devlet bölünmez bütünlüğünü hedef alan terör örgütlerinin öv ülmesine seyirci kalamaz" denildi.
Terör örgütü PKK'nın bir kültürel etkinlik olması gereken Nevruz kutlamalarını örgütün propagandasına dönüştürmeye çalıştığı anlatılan kararda, bu tür gösterilerde terör örgütü lehine atılan sloganlar, açılan bayraklar ve yapılan konuşmaların suç teşkil ettiği kaydedildi.
Kararda, sanık Leyla Zana'nın 2007'deki Nevruz etkinliğinde yaptığı konuşmasında, terör örgütü elebaşını öven ifadeler kullandığı belirtilerek, şöyle denildi:
"Terör örgütü elebaşını yüceltmek, terör ö rgütünün bugüne kadar gerçekleştirdiği ve halen de gerçekleştirmeye devam ettiği kanlı eylemler de dikkate alındığında, düşünce ve ifade özgürlüğünün sınırlarını aşan cümlelerdir. Sanığın sözlerinin, bir sorunun çö zümünden ziyade sorunun kaynağı olan terörü özendirici nitelikte bulunduğu, bu haliyle söylemin düşünceyi açıklama özgürlüğünün kanatları altına alınamayacağı kanaatine varılmıştır."
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde, geçtiğimiz ay görülen karar duruşmasında, sanık Leyla Zana, 2007'deki Nevruz etkinliğinde yaptığı konuşmasından dolayı terör örgütünün propagandasını yaptığı gerekçesiyle 2 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.