Liderlerin Form Grafiği anketinin sonuçlarından ilginç veriler çıktı:
 
Erdoğan iyileşti, Sarıgül ikinciliğe yerleşti
 
TNS "Liderlerin Form Grafiği" mayıs sonuçları geldi. İlk bakışta Erdoğan'ın yeniden mart ayındaki %48.8'lik formuna geri döndüğünü görüyoruz.

Uludere tartışmalarından AK Parti yara almadan kurtulmuş görünüyor. AK Parti'nin %55 oy oranlarında olduğunu öngörebiliriz. Mayıs sonuçları "kürtaj ve yeni Kürt açılımı" tartışmalarının sonucunu yansıtmıyor. Haziran ayını bekleyelim bakalım.

 Muhalefette ilginç bir durum söz konusu. Henüz herhangi bir siyasi oluşumun parçası olmayan, İstanbul'da bir ilçenin belediye başkanı olan Sarıgül "dipten gelen dalga" gibi performans açısından Kılıçdaroğlu ve Bahçeli 'nin üzerine çıktı. Kılıçdaroğlu dar alana sıkışan CHP siyasetini toparlayamıyor, Bahçeli'nin ise Kürt sorunu dışında neredeyse açıklama yapıp ciddiye alınabileceği bir alan yok. Bu nedenle de CHP %20'lerde sürünüyor, MHP ise %15'lere çapalamış durumda.
 
Sarıgül'ün uygulaması gereken stratejiler, düşebileceği tuzaklar konusunda çok yakında bir dosya açacağım. Bunun nedeni Sarıgül'ün potansiyel seçmeninin CHP ile değil AK Parti ile özdeşleşmesi. Sarıgül'ü daha çok CHP'nin eğitimli, yüksek gelirli "beyaz" Türkleri değil AK Parti'nin düşük eğitimli, az gelirli "zencileri" onaylıyor. Bu durum da söylemin daha planlı yönetimini gerekli kılıyor.
 
Demirtaş tavan yaptı
 
BDP'ye gelirsek Başbakan "BDP çözülüyor" diyor ama bugüne kadar (on iki yıldır) bir BDP liderinin bu araştırmada %9.6 form rakamlarına ulaştığını görmedim. BDP lideri barış mesajları verip kendini çözümün parçası yaptıkça daha fazla onay görüyor. Açıkçası bu "onay" ilk "Kürt açılımı" döneminde bile bu kadar yüksek olmamıştı.
 
Yaz çok sıcak görünüyor. Siyaset ise ondan daha sıcak. Türkiye'de bir şey değişiyor gibi görünüyor sonra birden yeniden eski duruma dönülüyor. Memleketin daha az eğitimli ve dar gelirli kesimi iyi giden bir ekonomik ortamda siyasi bir maceraya girmek istemiyor. Haline şükrediyor ve Erdoğan'ı desteklemeye devam ediyor. Ekonomi iyi gittiği, insanlar umutlarını yitirmedikleri sürece bu eğilim devam edecek.
 
Bugün