Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,3144
EURO
37,3311
IMKB
8.864,000
ALTIN
3.035,250
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
MEHMET ALİ HAYATIMA GİRECEK SON ERKEKTİ!!
MEHMET ALİ HAYATIMA GİRECEK SON ERKEKTİ!!
 
Onu iki yıl önce, , oturduğum sitenin bahçesinde tanımıştım.
 
8.5.2005 - 08:56
Dostlarımızla oturduğumuz masaya yaklaştıklarında Mehmet Ali'nin bitmek tükenmek bilmeyen enerjisinin yanında o, ağır akan bir ırmak gibiydi. Anne ve babasının eski bir TRT'ci olduğunu söylemesiyle sohbetimiz iyice koyulaşmıştı. İyi yetişmiş, iyi eğitim görmüş ve yaşının üzerinde bir olgunluğa sahip olduğu her halinden belli olan bu genç kadın, gece boyunca herkesten tam not almış, takdir toplamıştı. Roma'daki nikah sonrası Tuğba Erbil, eşi ve kendisiyle ilgili sorularımıza bütün içtenliğiyle cevap verdi. Mehmet Ali ise aynı saatlerde bir çekim nedeniyle dışardaydı, dolayısıyla söyleşiye hiçbir katkısı olmadı. Bu da doğrusu benim işimi kolaylaştırdı.

Bundan 10 yıl önce, yani sen 16 yaşındayken de Mehmet Ali Erbil diye de bir sanatçı vardı. O dönemde tanıyor muydun onu?

Çok hayatımda olduğunu söyleyemem. Ben Mehmet Ali Erbil ile ablam ve bir arkadaşı sayesinde tanıştım. Yani Mehmet Ali Erbil takip ettiğim ya da çok fazla ilgimi çeken biri değildi.

Hiç televizyon programlarını, yarışmalarını ya da gazetedeki haberlerini takip etmez miydin?

Mesela Mehmet Ali'nin Gol Show diye bir programı varmış, onu bilmiyordum. Belki Tatlı Kaçıklar dizisini biliyordum ama o da benim ilgimi çeken bir dizi değildi.

Sinir mi oluyordun yoksa?

Biraz antipati duyuyordum diyebilirim. Üstelik çapkın birisiydi, sürekli bu tür haberleri çıkan birisi olduğu için belki de yakın hissetmiyordum kendime. Hatta benim bir arkadaşım var İtalya'da şu anda Floransa'da okuyor. Bir sohbetimiz sırasında kendisine 'Hayatıma giremeyecek tek erkek tipi olsa o da Mehmet Ali Erbil' demiştim.

Gerçekten bunu söylemiş miydin..

Yani öyle bir erkek tipi bana çok uzak geliyordu ama Mehmet Ali'yi tanıyınca aslında imajından çok daha farklı bir erkek olduğunu algıladım.

Bir dönemde Nefise Karatay ile çıplak fotoğrafları yayınlanmıştı. Tabii ki sanatsal fotoğraflardı ama sen gördüğünde, bir genç kız olarak ne hissetmiştin?

Çok önemsediğimi hatırlamıyorum. Çünkü beni insanların özel hayatı ilgilendirmiyor.

Hayranları genellikle yaşlı

O kısımına tamam ama o fotoğrafı çektiren bir erkek hakkında genelde ne düşünmüş olabilirsin?

Beni hiç etkilemedi diyebilirim, o iki kişinin tercihi. Yani Demi Moore da hamileyken poz verdi. Yani bu herkesin kişisel tercihi, o dünyadaki insanlar bana hiç bir zaman ne ilgi çekici ne de çok yabancı geldi. Belki de biraz aile yapımdan dolayı bu tip ünlülere çok uzak olmadığım için bana farklı bir dünyanın insanları gibi gelmedi. Çünkü hayatımdaki tek ünlü Mehmet Ali değil, sanatçı birçok arkadaşım var.

Yani senin hayatında Mehmet Ali Erbil'e bir ünlü olarak hayranlık duymak söz konusu değil öyle mi?

Yani genelde Mehmet Ali'nin hayranları biraz daha yaşlı kadınlar oluyor. Genç kızların hayranlık duyduğuna pek rastlamadım.

Sen hayranlık duydun ama...

(Gülüyor) Hayranlık duyulabilecek bir insan evet... Enerjisi, pozitifliği, iyiliği belki, çok iyi bir insan çünkü. Yüreği çok iyi bir insan ve tanıdıktan sonra da hayranlık duyulabilir.

İlk falcıda karşılaştık

Peki ilk karşılaşma...

Çok komik... Falcıda. (Kahkahalarla gülüyor)

Ne zaman oldu bu karşılaşma?

4,5 seneyi falan geçmiştir.

O zaman evli miydi ?

Ben Ankara'daydım o zaman sanırım yeni evlenmişti.

Ne oldu peki konuştunuz mu orada?

Ben bir arkadaşımla gitmiştim. Sanırım ablam da vardı. Beni zorla götürmüşlerdi zaten. O sırada tanıştık.

O an elektrik aldın mı?

- Almadım.

Sadece tanınmış birisi ile el sıkıştın öyle mi?

Evet. Daha sonra Mehmet Ali Ankara'ya geldiği zaman beni arardı. Yani öyle bir görüşmemiz de vardı. Ben İstanbul'a geldiğim, o da Ankara'ya geldiği zaman görüşüyorduk..

Yani normal sıradan bir dostluktu sadece öyle mi?

Evet. Ben İstanbul'a geldiğim zaman erkek arkadaşım yoktu. Yani biz daha önceden de görüşüyorduk bir arkadaş grubunun içinde. Ama hiç öyle bir elektriklenme yani benim açımdan hiç yoktu.

Bu görüşmeler duygusallığa nasıl dönüştü?

O biraz da hastalık dönemlerinde oldu. Yani İtalya'da. O dönem işte bir şeyler paylaştık. Ondan sonra oldu diyebilirim. Yani bir anda hayatıma girdi ve şöyle oldu diyemem. Ama bir anda o dostluk çok farklı bir boyuta geçti.

Ben yuva yıkmazdım

Mehmet Ali henüz boşanmamıştı ve ayrı yaşıyordu eşiyle... Ve senin o evliyken hayatına girdiğin ve Roma'ya bir kaçamak için gittiğiniz, orada da o rahatsızlandığında daha da yakınlaştığınız şeklinde yazıldı çizildi...

Biz görüşüyorduk. Ve bir arkadaş grubu ile birlikte İtalya'ya gitmiştik. Ben zaten İtalyanlar'la iş yapıyorum ve çok sık İtalya'ya gidiyordum. O arkadaş grubunun içerisinde Mehmet Ali de vardı ve rahatsızlandı. Bu olayın ardından ben İtalyanca bildiğim için, hastanede falan her zaman daha ön saflarda oldum. Başka arkadaşlarımız da vardı o sırada yanımızda. Olaydan sonra zaten Stelyo ve doktorumuz da geldi... Hatta bu olayla ilgili bir gazeteci de 'Vicdanın rahat mı?' diye sordu geçenlerde. Çok rahat çünkü benim öyle bir durumum yoktu. Mehmet Ali hiçbir sosyal ortamda eşi ile beraber değildi. Zaten benim de onunla ilişki kurmak gibi bir durumum yoktu. O açıdan ben onların ayrılığına sebep olduğumu hiçbir zaman düşünmedim.

Bir de Roma'da geçen günleri anlatmanı rica ediyorum. Mehmet Ali rahatsızlandı en önemli yakınlaşmanın o dönemde başladığını söyledin biraz önce. O anı bize anlatır mısın? Yani o 48 saati...

Roma'ya indikten sonra yemek yemeye bir restorana gittik. Orada çok fazla terlemeye başladı 'Kendimi kötü hissediyorum herhalde ya gribim ya çok yorgunum' falan dedi. Sonra otele gidildi. Ben de otelin doktorunu çağırdım. Ondan sonra bir polikliniğe gittik. Poliklinikten İstanbul'daki doktorunu aradık. Çünkü ben gerçekten onun hastalığı ile ilgili bilgi sahibi değildim. Daha önceden o hastalığını biliyordum ama nasıl bir evre olduğunu, nasıl tepkiler verdiğini, kriz dönemini nasıl yaşadı hakkında bilgim yoktu. İstanbul'daki doktoru telefonda aradım, o tarif etti 'İşte şöyle şöyle yapmanız hemen tam teşekküllü bir hastaneye gidip, şu serumu vermeniz gerek' dedi. Hemen başka bir hastanenin yolunu tuttuk. O sırada Mehmet Ali bayıldı, kendinden geçti.

Sen o anda ağlıyor muydun, ne yapıyordun?

Hayır. Ben soğukkanlı biriyim. O andan itibaren çözüm aramaya çalışıyorsun orada ağlamanın hiçbir anlamı yok. Bir şekilde hastaneye gitmesi gerekiyor. Kabul edilmemiz gerekiyor. İtalyanlar çok yavaş, biz çıldırıyoruz onlar biraz daha hızlansınlar diye... İtalya'da bir arkadaşımız vardı.Çok daha iyi İtalyanca bilen, orada yaşayan. Onu da ben çağırdım birlikte durumunu izah ettik. Yaklaşık 5-6 saat sonra İstanbul'dan doktoru da geldi.

Erbil'i tanıyan herkes sever

Mehmet Ali gözlerini ilk açtığında kimi gördü?

Beni...

Ne konuştunuz o sırada?

Çok bir şey konuşamadık çünkü ilk etapta böyle biraz baygın gibiydi. O yüzden böyle nasılsın işte falan. Çok kendi gibi de değildi, ben de çok kötü oldum.

O an yakınlaştığınızı hissettiniz mi?

İnsanları bu tarz olumsuz olaylar birbirine tabii ki çok yakınlaştırıyor. Bizi de çok yakınlaştırdı. Çünkü hayatınızda belki olmayan bir insanı kaybediyor gibi oluyorsunuz, sonra ona tekrar sahip oluyorsunuz. Ve ben hiç hayatım boyunca bir hastaneye gitmemiş, orada kalmamıştım. İlk defa böyle bir hastane tecrübesi yaşadım. Gerçekten Mehmet Ali çok sevilen ve çok sevmeye değer biri... Onu tanıyan herkes çok sever. Sevemeyen birini ben şu ana kadar tanımadım. Sevdiği bir insanı kaybetmek dte insana çok acı geliyor, hiç kaybetmediğim için o kadar yakın. Onlardan çok etkilendim tabii ki o sırada..

O hastane odasında mı ilk kez seni sevdiğini söyledi?

Öyle bir durum yaşanmadı. Yani doğal gelişti her şey.

Oradan döndünüz. Tabii bu arada Türkiye'de konu çok yazıldı-çizildi. Ve uzunca bir sürede bunu gizli tutmaya gayret ettiniz, bu gizlilik senin tercihin miydi?

İkimizin tercihiydi.

Neden bu kadar gizli olmasına çalıştınız... Henüz boşanmamış olması nedeniyle mi?

Tabii ki... Onlar da etkiliydi. Sonuç olarak bitmemiş bir ilişki vardı... Zaten beraberilğimizin ortaya çıkmasından sonra da biz hiçbir zaman ilişkimizi çok deşifre eden bir tutumda bulunmadık... Televizyonda çıkan görüntüler hep özel gecelerde çekilmiştir, hiçbir zaman basının olduğu yerlere gitmedik.

Birkaç ayrılık da yaşadın Mehmet Ali ile. Neden?

Genelde kişisel çatışmalardı. Değer yargılarımızdan dolayı birçok şey yaşadık. Birbirimizi kavrama sürecinde gerçekten nasıl davranmamız gerektiğini birbirimize, sınırlarımızın ne olduğunu öğrenene kadar bir süre bunun tecrübesini yaşadık. Bu da bir ayrılma sebebiydi.

Neden hiç başka bir kadın oldu mu?

Dedikodular oldu tabii ki. Ama bizim hiçbir zaman salt başka biri yüzünden ayrıldığımız olmadı. Ama ayrılık dönemlerimizde hep böyle dedikodular çıktı.

Geri dönüp özür dileyen ve hep Mehmet Ali mi oldu?

Hep o döndü..

Bu iki yıl boyunca onu sınava tabi tuttun mu?

Sınava tabi tutmadım ama tabii prensipleri olan biriyim. Yani hayatta bu prensiplerimden de kolay kolay hiç kimse için ödün vermedim. Ödün verme taraftarı da değilim. Ama bu konuda ben de onun için sınav verdim. Ama kendi olduğum gibi yaşadım. Yani hiçbir zaman Mehmet Ali Erbil olduğu için farklı bir davranışta bulunmadım.

Mehmet Ali, çocuklarının annesi ile dostluğunu sürdüren bir adam... Yani onları hayatından çıkarmıyor. Bu durum seni rahatsız ediyor mu?

Çocuklar söz konusu olunca tabii ki ilişkilerinin sağlıklı olması, çocukların üzülmeyeceği, onların psikolojisinin bozulmayacağı bir ilişki sisteminin olması doğru. Ben bu konuda rahatsızlık duymuyorum.

Eski eşinin gelip evinizde misafir olarak kalması mesela, bu normal bir şey mi sence?

Hayır değil, bunu tasvip etmem. Böyle bir şey de olamaz zaten.

Peki ailen bu evliliğe hiç muhalefet etti mi?

Muhalefet etmediler çünkü önce ailemle görüştüm. Zaten son zamanlarda ailem biliyordu ilişkimi. Tabii ne kadar gönüllerinde kabul edip etmediklerini bilmiyorum ama muhalefet olmadı.




EŞİMDEN HARÇLIK ALMIYORUM

Mehmet Ali hangi yemekleri sever?

Barbunya, pilav ve sebze yemeklerini. Bir de balık sever.

Sen yemek yapıyor musun?

Ben pek yemek yapmıyorum (Gülüyor). Evde zaten bizim yemek yapan bir çalışanımız var. Ama istediği zaman yani heves ettiğim zaman tabii ki yapıyorum. Bir de, o da ben de çok yemek yemeye düşkün değiliz.

Normal bir ailede erkek sabah işe giderken karısına harçlık bırakır. Sizde de böyle midir?

Öyle bir diyalog geçmiyor. Zaten şu anda çok yeni evliyiz. Harçlık almak gibi bir ihtiyacım da yok. Ama evle ilgili şeyleri tabii ki paylaşırız.

Mehmet Ali gerçekten enerjisi çok yüksek bir insan, hiperaktif. Sürekli kontrol edilmesi gereken bir erkek gibi geliyor...

Kesinlikle hayır. Bence zaten insanlar kontrol edilmemeli. Ben de kontrol edilmekten hiç hoşlanmam. Onun böyle bir enerjisi var ama özel hayatında da böyle yaşayan biri değil. Çok farklı bir erkek değil aslında. Gördüğünüz birçok erkekten çok daha kolay bir erkek olarak bile algılanabilir. Çünkü çok yumuşak başlı, olumlu. Mantıklı düşünceleri çok rahat kabul ettirebileceğiniz biri.

Çocukları ile senin aran nasıl?

Gayet iyi. Zaten Sezin Ankara'da okuyor, büyük kızı. Onunla biraz daha yaş olarak yakın olduğumuz için gayet iyi anlaşıyoruz.Yasmin de çok sevimli, pozitif bir çocuk. Hep beraber olduğumuzda gayet güzel vakit geçiriyoruz. O yüzden yani hiçbir zaman bir problem yaşamadım..

Gün içinde kaç kez telefonlaşırsınız?

En fazla iki kez. Birbirimizin hayatına müdahale etmeyi sevmiyoruz. İkimiz de özgürlüğüne düşkün insanlarız, o yüzden belki çok daha dengeli oluyor ilişki.

Mehmet Ali'nin telefonu daima açık mıdır?

Öyle açıp bakmam ama her şeyini açık yapar. Zaten bu da önemli.

Ayrılık dönemlerinizde Mehmet Ali Erbil'in sana tek taş yüzük armağan ettiği haberleri çıktı. Bunlar doğru muydu?

Özürü maddiyatla dilemek çok saçma. Mehmet Ali'nin de böyle bir yaklaşımı olamaz. Sadece bana daha önceden bir nişan yüzüğü almıştı. Ben de ona evlilik düşünmediğim için iade ettim. Ama o yüzük dönüp dolaşıp bana geri geldi.


Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


SEKSİ MANKEN NİLAY DORSA'NIN TEHDİTLERDEN GÖZÜ KORKTU, KİTAPTAN VAZGEÇTİ!...

SHAKİRA, MUSTAFA SANDAL İLE TV PROGRAMI ÇEKECEK

ÜNLÜ POP ŞARKICISI SHAKİRA TÜRKİYE'YE GELDİ
»  POPSTAR ELENA FUHUŞTAN ARANIYOR...
»  ASENA ZEHİRLENME TEHLİKESİ ATLATTI
»  AYSUN'A İLK İHTAR
»  GÜLBEN ERGEN, HAKKARİ'DE TEMEL ATTI
»  ŞENAY AKAY KAÇ YAŞINDA?
»  HEREDOT TAŞ DÜŞÜRÜYOR...
»  RTÜK BAŞKANI YURTDIŞI ÇIKIŞLI EROTİK KANALLARI NİYE YASAKLADIKLARINI AÇIKLADI
»  NİCOLE KİDMAN AŞK'TA ÇEKİNGENMİŞ!
»  HEİDİ KLUM EN SEKSİ ANNE SEÇİLDİ
»  VAHŞİ BİR AT İKEN KENDİMİ EĞİTTİM!!
»  KADEHLER TRİLYE'NİN ŞEREFİNE
»  LERZAN MUTLU YENİ DÖNEME HAZIRLANIYOR
»  AMAÇ EVLENMEK DEĞİL, ŞÖHRET OLMAK!!!
»  "İKİ AŞK BİRDEN YAŞIYORUM"!
»  LOPEZ, ABD BAŞKANI OLMAK İSTİYOR...
»  PAMELA'NIN ZAYIFLIK SIRRI
»  PERİHAN SAVAŞ ATV İLE EKRANA DÖNÜYOR
»  ANKARA'LI TURGUT GÖZALTINA ALINDI!!!
»  NAİM SÜLEYMANOĞLU'NUN FİLMİ'NE ÖZAL ARANIYOR
»  MANKEN EBRU ŞALLI, YABANCI DADI ARIYOR
»  MEHMET ALİ ERBİL VE YENİ EŞİ TUĞBA COŞKUN İSTANBUL'A DÖNDÜ,
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.