MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Kerkük’te 25 Türkmen’in yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan bombalı saldırıları kınayarak, “Türkiye’nin Kerkük ve Türkmenler konusundaki hassasiyeti ve kararlılığı hakkında, Kürt grupların çok açık bir biçimde uyarılmaları ve emri vaki heveslerine karşı etkili bir caydırıcılık için gerekli tedbirlerin alınması hayati önem taşımaktadır” dedi. Büyükataman Kerkük’e sabıkalı kürtlerin yerleştirildiğini bildirdi.
“BARZANİ DENEN AKP YANDAŞI...”
Büyükataman, yazılı açıklamasında Kerkük’te korkulanın meydana geldiğini belirterek, “Barzani denen AKP yandaşının günlerdir sistematik olarak uyguladığı ağır tahrikler, saldırılara dönüşmüş ve dün akşam saatlerinde meydana gelen patlamalarda 10 Türkmen kardeşimiz şehit olmuş, 25 kardeşimiz de yaralanmıştır. Türkmen kardeşlerimizi hedef alan alçakça saldırıyı nefret ve lanetle kınıyorum. Şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum” dedi.
Geleceği günlerdir ortada olan ve hiçbir önlem alınmayan bu elim saldırının herkesi derinden yaraladığını, Kerkük üzerine daha çok düşünmeye sevk ettiğini belirten Büyükataman, “Son dönemde, Kerkük’te hız kazanan tahrikler ve Türkmenlere yönelik baskı ve şiddet politikaları çok tehlikeli boyutlara ulaşmıştır. Barzani isimli peşmergebaşı yıllardır uyguladığı yıldırma politikalarının işe yaramadığını gördükçe hayâsız saldırılarını arttırmaktadır. Kerkük’te Türk mezarlarının tahribine kadar ulaşan saldırılar, Kerkük’teki Türk izlerini silememiş, Kerkük’ün türkülere bezenmiş kimliğini unutturamamış, AKP kongrelerinde sloganlarla gururla karşılananları çileden çıkarmıştır” dedi.
"SABIKALI KÜRTLER SEÇİLİP KERKÜK'E YERLEŞTİRİLİYOR..."
Türkmenlerin de en az Kürtler kadar insan olduğu ve en az onlar kadar haklara sahip olması gerektiğini Türkiye’deki iktidar görmezden gelirken, Barzani’nin umursamasını beklemediklerini dile getiren Büyükataman, “Ancak, bu saldırılar karşısında, onların öz kardeşi olan bizlerin sessiz kalmayacağımızı ve kardeşlerimizin sahipsiz olmadığının bu vesile ile bir kez daha bilinmesini isterim.
Kürt grupların Kerkük’ü zorla ele geçirmek için son yıllarda uyguladığı sistemli çabalar herkesin malumudur. Tapu daireleri talan edilmiş, tarihi Türk mezarları parçalanmış, Türkmen ahali zulümlerle yıldırılmaya çalışırken Kürt bölgelerinden özellikle sabıkalı olanlar seçilerek Kerkük’e yerleştirilmiş, Türkmenler ancak dillerinden, kültürlerinden hatta evlatlarının canlarından feragat etme şartlarıyla Kerkük’te kalabilme hakkına sahip olmuşlardır. Barzani’nin son bir ayda Kerkük’ü hedef alan açıklamaları, sözde ordusuyla yaptığı Kerkük çıkarması ortadadır. Irak merkezi hükümetiyle anlaşmazlık kisvesi altında Kerkük bir zulüm ve ateş yurduna çevrilmiştir” dedi.
“KÜRT GRUPLAR UYARILMALI”
ABD’nin baskısıyla Kürt grupları siyasi muhatap olarak alan Ak Parti hükümetinin, Türkmenlerin verdiği yaşam mücadelesi ve Kerkük konusunda etkili ve ciddi hiçbir tepki göstermediğini de savunan Büyükataman, “Türkmenlerin varlığını tehdit eden şiddet politikalarının sürmesi karşısında, AKP hükümetinden hiçbir ses çıkmaması, hükümetin bu duruma sessiz kalması kabul edilemez bir durumdur. Türkiye’nin Kerkük ve Türkmenler konusundaki hassasiyeti ve kararlılığı hakkında, Kürt grupların çok açık bir biçimde uyarılmaları ve emri vaki heveslerine karşı etkili bir caydırıcılık için gerekli tedbirlerin alınması hayati önem taşımaktadır” dedi.
“FİLİSTİN’E BİRLİKTE AĞLARKEN...”
MHP’li Büyükataman şöyle devam etti:
“Başbakan Erdoğan ve hükümeti, hem Türkiye’nin milli çıkarlarının çiğnenmesine seyirci kalmanın, hem de öz be öz soydaşlarını ölüme, acıya terk etmenin Türk milletinin ve tarihin affetmeyeceği bir gaflet ve ihanet olacağını artık anlaması gerekmektedir.
Filistin’e birlikte ağlarken, Kerkük’e ağladığımızda yalnız kaldığımızı görmek AKP iktidarının Türklük kompleksleriyle ve zihniyetleriyle anlaşılabilir; ancak unutmamalılardır ki, Kerkük sadece Doğu Türklüğü ile değil mukaddes topraklarla da aramızda rabıta görevini sürdürmektedir. Bu bağ yıkılırsa, Diyarbakır daha savunmasız, Urfa kardeşsiz kalacaktır. Bu bağ yıkılırsa, kıyısından köşesinden konuk edildikleri Filistin’de çözüm planlarında artık hiç esameleri okunmayacaktır. Yanı başındaki soydaş Kerkük’ü çözümsüzlüğe terk edenlere kimse Gazze’de çözüm için söz hakkı tanınmayacaktır.” (ANKA)