TBMM'de bir basın toplantısı yapan Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Tutuklu milletvekilleri AK Partinin sorunu değil" sözlerini eleştirerek, "Bu demokrasinin sorunu, bu milli iradenin sorunu" diyerek şöyle devam etti:
"Milli iradenin tutuklu olması, bir milli egemenlik sorunudur. Ancak Başbakan'ın bu konudaki görüşleri konuya bakış açısının çarpıklığını göstermektedir. YSK, BDP'li milletvekili adaylarını veto ettiğinde hepsinin ağzı iki karış açıldı. Sonrasında verdiğiniz beyanatlarda 'kaygı verici' diyen siz değil miydiniz? Sabahat Tuncel ile ilgili kararı sevinçle karşılayan siz değil miydiniz? Mahkeme irade kullandığında demokrasiye aykırı, burada ise benim sorunum değil… Bu anlayış nalıncı keseri gibi, kendine yontan çarpık bir anlayıştır."
Başbakan Erdoğan'a "Madem tutuklu milletvekilleri senin sorunun değil, neden Meclis Başkanın görüşmeye çağırıyor?" diye soran Vural, "Atanmış, seçilmişlere müdahale edemez diyordun ne oldu? MİT Kanununu bürokratı için değiştiren Başbakan, bu kez işin içinden sıyrılıyor. Hukuk dışı, kanun dışı faaliyetlerde bulunduğu için bürokratını koruyan Başbakan, milletvekillerinin tutuksuz yargılanmaları için ortak anlayışla çözüm bulması gerekirken, bunu bir sorun olarak görmüyor. Kim hukuka aykırı davranıyorsa hesabını versin ancak bu milletvekillerinin kefaletini millet oylarıyla ödemiştir" dedi.
-"HUKUK BAŞBAKAN İÇİN GUGUK"-
Başbakanın, Çanakkale'de Engin Alan ayağa kalkmadığı için dışarı çıkmasını istemediğinin altını çizen Vural, "Yürütmenin güdümünde bağımsız olmayan yargının Engin Alan'ı içeri tıkması 'sorunum değil' diyor Başbakan. 'Çanakkale törenlerinde ben geldiğimde ayağa kalkmadı hak ettiğini buldu' diyen bir zihniyet. Törene iki saat geç gelen Başbakan, o törenler senin için düzenlenmiyor, önce şehitlere saygı göster. Hukuk Başbakan için guguk, hukuk falan yok" diye konuştu.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'i de "Suriye konusunda bize iftira atıyorlar" sözlerinden dolayı eleştiren Vural, şöyle devam etti:
"ABD'nin iradesiyle değilse, kimin iradesiyle hareket ediyorsunuz? Dün Esad dostundu, bugün gitsin diyorsun. ABD'nin isteğiyle u dönüşü yaptın. Elinizi vicdanınıza koyun. Rusya, Çin, İran'ın yanında duruyormuş muhalefet. Elele İran'la dolaşan siz değil miydiniz? Şimdi düşman mı oldunuz? İhaleyi almışsınız ABD'nin menfaatleri doğrultusunda taşeron olarak şekillendiriyorsunuz. Çelik, ABD'nin borazanı, ABD'nin kılavuzu gibi konuşuyor. Ne ABD, Rusya Çin her şey Türkiye için olmalı. Her şeyi bıraktınız, milli görüş gömleğini çıkardınız, şimdi ABD tişörtüyle dolaşıyorsunuz. Soğuk havada ABD tişörtüyle dolaşırsanız işte böyle üşütürsünüz."
-"TUTUKSUZ YARGILANSINLAR"-
Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Vural, KCK kapsamında tutuklanan BDP milletvekilleri için "Bizim konuya yaklaşımımız ilkeseldir. Demokraside silah ve şiddet olmaz" derken, "Hukuka aykırı bir adım varsa herkes hesabını vermelidir. Yasama yargıdan kaçış olarak kullanılmamalıdır" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gündeme getirdiği Başbakan'ın malvarlığının arttığı iddialarını da değerlendiren Vural, "Türkiye gelişiyor, büyüyor. Başbakan da bu durumdan pay almışsa yadırganmamalı varsın olsun" dedi. Kendi durumu sorulan Vural, "Bizde artış yok. Daha çok satıştayız. Bizim şikayet etmeye hiç hakkımız yok. Milletvekili olarak sunulan imkanlar iyi. Siyasetin finansmanı pahalı ancak şükrediyoruz. Milletin verdiği imkanlar Türkiye standartlarının üzerindedir" diye konuştu.(ANKA)