MECLİS Genel Sekreterliği’nce görevlendirilen soruşturmacı (muhakkik), 7 Şubat’ta ortaya çıkan olayla ilgili hızlı bir soruşturma yürüttü ve tanıkları da dinleyerek hazırladığı raporu yönetime sundu.
Hürriyet'ten Bülent Sarıoğlu'nun haberine göre Raporda, stajyerin 8-10 gün boyunca tacizle karşılaştığına dair bulgular yer aldı. Son tacizin TBMM Ana Bina’da asansörün yanındaki bir koridor boşluğunda yaşandığı, suçlanan memurun elle taciz ve rahatsız edici davranışlarının bir yasama uzmanınca fark edilmesi üzerine olayın açığa çıktığı belirtildi. Soruşturmacıya ifade veren diğer stajyerler, mağdur öğrencinin aynı memurun tacizlerinden rahatsız olduğunu daha önce kendilerine ilettiğini, bu durumun 8-10 güne yayıldığını doğruladılar. Raporda, genç kızın korkup çekinmesi nedeniyle olayı amirlerine iletmekten kaçındığı belirtildi.
EN AĞIR CEZA VERİLDİ
Soruşturmacı, F.K.’nın suçunu sabit görerek, Devlet Memurları Yasası’nın 125. maddesinde en ağır disiplin cezası olan, “Bir daha devlet memurluğuna atanmamak üzere memurluktan çıkarmayı” teklif etti. Raporda F.K.’nın eylemi, “Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” olarak kaydedildi. TBMM Genel Sekreteri Mehmet Ali Kumbuzoğlu ile iki yardımcısı, Hukuk Hizmetleri Başkanı ve İnsan Kaynakları Başkanı’ndan oluşan Yüksek Disiplin Kurulu dosyayı hemen gündemine aldı.
Disiplin Kurulu’nda yapılan oylamayla, soruşturulan memur hakkında “memurluktan çıkarma” cezası verildi. Meclis yönetimi, soruşturma sürecinde F.K.’ya görevden el çektirerek Meclis’ten uzaklaştırmıştı.