Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
36,4647
EURO
38,2282
IMKB
9.575,000
ALTIN
3.462,570
 
Hava Durumu ANKARA
-7 / 2 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
PERİHAN MADEN'İN AKLI YENİ BAŞINA GELDİ!
PERİHAN MADEN İN AKLI YENİ BAŞINA GELDİ!
 
Perihan Mağden kendisine dava açan Başbakan Erdoğan'a köşesinden seslendi "Sizi Panter gibi savunmuştum"
 
22.2.2008 - 01:14
Mağden, Erdoğan’ı şiir okuduğu için cezaevine girince “panter gibi”, daha sonra AKP’yi de defalarca “cansiperane” savunduğunu hatırlattı.

Gazeteci-yazar Perihan Mağden, bugün Radikal gazetesindeki köşesini, Başbakan’ın kendisine açtığı davaya ayırdı. Başbakan Tayyip Erdoğan’a hitaben yazdığı yazısında Mağden, “Rastlantı ve gereklilik bunu getirdi; Bu Naçar Topraklar’da konjonktür feci şekilde sizden yana diye egonuz genişledikçe ilerledi, emperyalist bir ego’ya dönüştü. Korkarım, kişiliğinizin bütün topraklarını işgal etti” dedi. Mağden, “Düşük bir ihtimal ama, tazminat davanızı kazanırsanız, meblağı size bizzat kendi cebimden ödemeye karar vermiş bulunuyorum. İstisnai bir şekilde ben ödeyeceğim, patronum değil; Kİ siz kazandığınız (kazanabilirseniz) tazminatın kuruş kuruş benim cebimden çıktığını düşünerek çok daha fazla keyiflenin. Ziyadesiyle zaferlenin” diye de ekledi.

Mağden’in “Sayın Davasever Başbakan” başlıklı yazısı şöyle:

Salı günü öğrendiğim kadarıyla CHP Genel Sekreteri Önder Sav’a 30.000 YTL’lik, bana ise (geçen perşembe çıkan ‘Başbakan peki işini seviyor mu?’ yazım nedeniyle) 10.000 YTL’lik tazminat davası açmışsınız.

Birkaç gün önce, kapağına koyduğu eleştirel (size göre hakaretâmiz olsa gerek) fotomontajlanmış suretiniz nedeniyle Leman Dergisi’ne açtığınız 20.000 YTL’lik davayı da ‘hesaba’ katarsak, önümüzdeki günlerde mahkemelerimizi dava açma iptilanızla meşgul etmeye devam edeceksiniz. Tebrik ederim!

Asla benim yazılarımı takip ettiğinizi, hatta açık söyleyeyim, bir kez dahi okumuş olduğunuzu tahmin etmiyordum. Perşembe günkü yazımı tantanaşmanlarınız önünüze koymuş olsa gerek.
İş bu yazım nazarı dikkatinizi celp edebilecek mi, hatta müptelalığınızı göz önüne alırsak, yeni bir tazminat davasına vesile olabilecek mi (yazının henüz başında olduğum için de), bilemiyorum.

Ama ‘İyilik yap, denize at. Habil anlamazsa Kâbil anlar’ lafını, işimde nerdeyse mottom yapmış biri olarak, bu satırları Kâbil’e (hiç değilse) yazmaktan imtina edemiyorum.
Yıllar yıllar önce okuduğunuz 1 ŞİİR YÜZÜNDEN hapis cezanız kesinleştiğinde, yazı günüm olmadığı halde, Adalet mercilerimize yönelik zehir zemberek bir yazı kaleme alarak, panterler gibi sizi savunmuştum. Radikal’de.

Bir kişinin (bırakınız: siyasetçinin) bana tahammülfersa gelen vurgularla da olsa, şiir okudu diye, hapse gönderilmesi, geçiniz fikir hürriyetini/ifade özgürlüğünü, demokratik bir ülkenin DE’siyle DAHİ bağdaşmıyordu. (Biz zira hep DE’sinde kaldık demokrasinin.)
Sizi, daha sonra kurduğunuz partinizi, yıllarca ve yıllarca çeşitli has nedenler, inançlarla cansiperane savundum. Bütün bunları bir AHDE VEFA çağrısı olarak yazmıyorum. Vefayı; ancak eşitlerimden, sevdiklerimden ve fikirdaşlarımdan beklerim. Zira.
Bütün bunları kat ettiğimiz, ya da sizin ısrarla kat edemediğiniz yolların altını çizebilmek adına, yazıyorum.

Zira, sanki okuduğu şiir yüzünden (yani âlenen bir düşünce ‘suçu’ yüzünden) dört ay hapis yatan siz değildiniz! Değilsiniz! Düşünce ‘suç’ değildir, hiçbir zaman olamaz da.
Ama siz düşüncenin suç olmaktan çıkarılması için; 301’inden 318’ine, 277’den 288’e kadar hiçbir maddenin, bırakın kaldırılmasını, değişmesi için bile mücadele vermediniz.
Bırakın mücadele vermeyi, partidaşlarınızla bir zahmet parmak dahi kaldırmadınız.

Son zamanlarda gizli (ya da apaçık) ortağınız yapıp, ani ve natürel gelişmelerle bir numaralı rakibiniz ‘konumuna’ asansörlediğiniz MHP’nin tabanına dahi illa billa şirin görünebilmek kaygıları adına ve daha pek çok çıkar, hesap, kitap yüzünden sizin çoğunluk olduğunuz bir Meclis’te, engebesiz arazi olmayı, becerebildiniz.

Belki de ve muhtemelen, TERCİHİNİZ bu yöndeydi. Baksanıza, bizzat siz, hapiste yatarak ne biçim konumlara yükselmiş, art arda kaç seçimden zafer kare küple çıkmış, Mazlum’dan Zalim’e nasıl şiddetli ve süratli bir geçiş becermiştiniz. Bu ne şiddet, ne sürat! ti.

Bizler, düşünce özgürlüğünü alabildiğine kısıtlayan, kısan hatta kapatan maddelerden yargılananlar da, NE VAR YANİ, hapse düşüp yatabilirdik. Sizin kadar ultra fayda sağlayamasak da, hedef haline getirilip de Dink gibi öldürülme talihsizliğine maruz kalmaz isek; e, bizler de böyle mazlumlaşabilirdik.

Sizin ve partinizin Mazlum’dan Zalim’e, Yoksun’dan İhale Arsızı’na geçişini izleye izleye, belki bizler de (kutsal kitapsız ve fakat haddinden fazla normal kitaplı) zibidiler/enteller danteller vs. vs. olarak gerekli materyalist ‘dersleri’ çıkartarak, işimize (ve yalnızca ‘işimize’) bakabilirdik.
Belki düşünmeyi SUÇ olmaktan çıkartacak hiçbir madde konusunda (Avrupa Birliği’nin DE ter ter tepinmesine rağmen) hiçbir şey yapmayarak, bize böyle bir ‘Nasıl Oportünist Olunur/Kasalar Nasıl Dolunur’ dersi vermeyi ümid etmiştiniz. İyi niyetli bir Yol Gösteren’diniz.

Zannetmiyorum: Siz zira, ziyadesiyle/hatırısayılır’ın ötesinde/nerdeyse klinik ölçülerde benmerkezci bir şahsiyetsiniz.
Size su içseniz yarar. Ne içseniz yarar, yarıyor. Rastlantı ve gereklilik bunu getirdi; Bu Naçar Topraklar’da konjonktür feci şekilde sizden yana diye egonuz genişledikçe ilerledi, emperyalist bir ego’ya dönüştü. Korkarım, kişiliğinizin bütün topraklarını işgal etti.

Kendinizi: Kitabi 1 Şahsiyet, yani sizin yegâne kitabınız Kuran’dan bir kahraman kadar mühim ve kutsal ve dokunulmaz görme temayülünüzün zirve yaptığına dair, tahminlerim var.
Ben Psikoloji mezunuyum.
Ama diyelim Karşılaştırmalı Edebiyat diye bir bölüm var. Karşılaştırmalı Psikoloji diye bir bölüm yok ve fakat neden olmasın? Diyelim ben Karşılaştırmalı Psikoloji tutkunuyum.

Hakikaten her zaman, her şeyi karşılaştırırım. Diyelim, bana açtığınız BU manevi tazminat davası beni şöyle bir karşılaştırma yapmaya sevk etti.

Görevlendirin elemanlarınızı, arşivlerde baktırın. Bu satırların yazarı Denktaş üstüne, Baykal üstüne, Ecevit üstüne, Demirel üstüne, Mesut Yılmaz üstüne, Bahçeli üstüne inanılmaz ağır laflar yazdı. Bana kalırsa ağır ve yoğun eleştiri, size kalırsa (izafidir böyle kavramlar zira) hakaretin daniskası sayılacak NİCE NİCE NİCE (3 kere) laflar etti.

Bu politikacıların HİÇBİRİ ama hiçbiri beni mahkemeye vermedi. İsmail Türüt verdi, ‘Ozan’ Arif verdi, Genelkurmay verdi, Başsavcılık verdi, Alıngan Hemşireler verdi; ama HİÇBİR Türk Siyasetçisi, bu (anlaşılan) Sakıncalı Yazar’ı mahkemeye vermedi.

Burdan NE netice mi çıkartıyorum?

Tüm o siyasetçilerde demokrasi nosyonunun; fikir hürriyeti, düşünce özgürlüğü kavramlarının çok daha gelişmiş olduğu, Hakiki Demokrasi’ye bir gün geçecek isek, bunun pek mühim olduğu sonucunu çıkartıyorum.
Bunun (mahkemeleme düşkünlüğünüzün yani) ister ‘sembolik’, ister ‘âleni’ müthiş bir ehemmiyeti olduğu, kanaatini taşıyorum.

Bir de jest olarak: düşük bir ihtimal ama, tazminat davanızı kazanırsanız, meblağı size bizzat kendi cebimden ödemeye karar vermiş bulunuyorum. İstisnai bir şekilde ben ödeyeceğim, patronum değil; Kİ siz kazandığınız (kazanabilirseniz) tazminatın kuruş kuruş benim cebimden çıktığını düşünerek çok daha fazla keyiflenin. Ziyadesiyle zaferlenin.

Ayrıca bizzat benim cebimden çıkan bu para, (gizli ajandam da bu işte) sizin her ay bastırıp bastırıp bir türlü dağıtamadığınız ‘Hakiki Özzzz Demokrat’ adlı feci boşhayali derginize, KAPAK OLUR.
Fena mı olmuş olur?
Saygın Başbakan?



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


TMSF, ATV VE SABAH'IN SATIŞINI ONAYLADI

İŞTE SİZİN CUMHURBAŞKANINIZ!

BU ÜLKE'NİN SAHİBİ VAR MI?
»  'TARAF' KIBRIS'TA DA KARŞI TARAFTA!
»  LEMAN'DAN ERDOĞAN'A ÇIPLAKLARLA YANIT..
»  GÜL, TANZANYA'YA NEDEN GİDİYOR?
»  ÇANKAYA YALANLARI...!
»  STAR, MİLLİYET VE VATAN'I ZORLUYOR
»  HINCAL ULUÇ-ŞANSAL BÜYÜKA FENA KAPIŞTI
»  ERDOĞAN'IN OKUDUĞU KÖŞE YAZARLARI
»  ERDOĞAN'DA DURMAK YOK TAZMİNAT DAVASI AÇMAYA DEVAM
»  İŞTE ZAMAN'IN ÇARPITTIĞI HABER HEMDE İLK AĞIZDAN
»  ZAMAN ZAMAN ELEŞTİRİNİN DOZUNU KAÇIRIYORUZ'
»  BELEDİYE BAŞKANI DEĞİL RTÜK BAŞKANI SANKİ
»  İŞTE BUNLARIN GAZETECİLİK ANLAYIŞI "VERDİĞİMİZİ YİYİN"
»  BABAHAN OLAYIN PERDE ARKASI
»  ROJ TV'DE VERGİ PANİĞİ
»  EMRE AKÖZ'DEN FATİH ÇEKİRGE'YE AĞIR HAKARET
»  İŞTE RTÜK'ÜN İÇKİ ÇETELESİ
»  BABAHAN'A OPERASYONU KİM YAPTI? TMSF Mİ, YOKSA ÇALIK MI?
»  SABAH'TA BABAHAN DEPREMİ
»  HINCAL ULUÇ DOĞAN GRUBUNDA
»  SAMANYOLU TUNCAY ÖZKAN'I HEDEF GÖSTERDİ
»  BAYKAL'A TÜRBAN GİYDİRENLERE BAKIN
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.