PMD Baskanı Göksel Bozkurt basın üzerinde her dönem baskıların olduğunu, gerçek gazetecilerin her türlü engelleme ve sindirme girişimlerine karşın görevlerini kamusal bilinçle yaptıklarını, cezaevine girme pahasına halkın haber alma hakkı için mücadele verdiklerini söyledi.
Bozkurt, ‘Sevgili Erdem’le pek çok mesleki eylemde yan yanaydık. Birlikte özgür basın susturulamaz, gazetcilere özgürlük sloganları attık. Bugün aynı sloganı Erdem ve Can için atıyoruz. İkisi de haberi namusu bilen, meslek ahlakının zirvesinde meslektaşlarımızdır. Gerçeği aramaktan yorulmayan, karanlıkların üzerine korkusuzca giden iki yiğit gazetecidir. Onlar bugün haber yaptıkları, halkın gerçekleri öğrenme hakkı için tutuklandılar, cezaevindeler. Bu karar, özgür gazetecilik adına Türkiye tarihine kazınan kara bir lekedir. Biz arkadaşlarımızın özgürce haber yapabilmeleri, çocuklarıyla özgürce kartopu oynayabilmeleri için cezaevinden derhal salıverilmelerini bekliyoruz. Erdem ve Can yalnız değildir. Biz meslektaşları olarak onlarla birlikteyiz. Özgürlüklerine kavuşup gerçeği aramaya ve yazmaya devam etmeleri için dayanışmamızı sürdüreceğiz” dedi.
Erdem Gül’ün babası Ziya Gül, Erdem’in halkın haber alma hakkı için cezaevinde olduğunu belirterek, “Toplumun bilgilenmesi için haber yaptı, cezaevine atıldı. Özgür basından yana, toplumun demokratikleşmesinden, özgürlüklerden yana bir gazetecilik anlayışını sergilemiştir. Meslektaşlarının dayanışma göstermesi çok önemlidir. Bu konuda sizlere büyük görev düşüyor” diye konuştu.
Gül’ün kayınpederi Hüseyin Işık, meslek örgütleri ve toplumun duyarlılığının önemli olduğunu belirterek, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun tutuksuz yargılama ve ‘basın özgürlüğü kırmızı çizgimizdir’ açıklamasının arkasında durmasını beklediklerini söyledi.