- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yaptığı çağrılar üzerine başlayan süreç, Cumartesi günü DEM Parti milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan’a görüşerek yeni bir aşamaya geçti.
DEM Parti, Pazar günü görüşmeye ilişkin yaptığı açıklamada Öcalan'ın açıklamasını da paylaştı:
"Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim. Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım."
Pervin Buldan, görüşme sonrası yaptığı ilk açıklamada "Partilerden randevu isteyeceğiz. Sırrı Süreyya Önder ile birlikte gideceğiz ama büyük ihtimalle Ahmet Türk de katılacak heyetimize" demişti.
'Öcalan çok moralliydi'
Öcalan’la görüşen Pervin Buldan, Halk Tv yazarı İsmail Saymaz'a konuştu.
Saymaz’ın soruları ve Buldan'ın yanıtları şöyle:
-İmralı’ya nasıl gittiniz? Saat kaçta görüşmeye başladınız?
Her zamanki gidiş şeklimiz; Sahil Güvenlik’le (Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ait tekneyle) oldu. Saat 10.30’da görüşmeye başladık. Yaklaşık iki buçuk-üç saat. Görüşmede not tuttuk. En son 10 yıl önce görüşmüştük.
-Aradaki fark ne?
10 yıl önce nasılsa bugün de aynı. Öcalan çok moralliydi, onu söyleyeyim.
-Kendisiyle sizden önce devlet yetkilileri görüşmüş mü?
Bilmiyorum.
-Bahçeli’nin önerisi hakkında somut olarak neler söyledi?
İçeriğe dair, yaptığımız açıklama dışına çıkmayacağız. Böyle bir kararımız var.
'Partilerle görüşmeler sonrası yeni görüşme olacak'
-Bir sonraki görüşme tarihiniz belli mi?
Şu an belli değil ama kısa zaman içerisinde belli olur diye tahmin ediyoruz. Siyasi partilerle görüşmeler tamamlandıktan sonra olacak.
-Onlarla ilgili siz mi başvuruda bulunacaksınız?
Biz başvuracağız. Yılbaşı sonrası… Parlamentodaki partiler. Öncelik sırası olmaz. Kim ne zaman müsaitse randevu talebine göre başvuracağız.
-Parti liderleriyle ne görüşeceksiniz?
Biraz sürece katkı sunmalarını isteyeceğiz. Mesajda da belirttiğimiz gibi devir, demokrasi ve kardeşlik devridir. Barış devridir. Bu sürece herkesin katkı sunması gerekiyor. Sadece bizimle olabilecek, bizimle bitebilecek birşey değil. O yüzden işin içerisinde herkesin olması lazım. CHP’si, MHP’si, AK Partisi, Gelecek’i, DEVA’sı… Mecliste grubu bulunan bütün partiler. Biz konuşacağız, aktaracağız ne olup bittiğini. Yaptığımız açıklama çerçevesinde görüşlerimizi aktaracağız. Onlardan da katkı isteyeceğiz.
'Herkesin sürece katkı koymasını isteyeceğiz'
-Buna ‘süreç’ diyebiliyor muyuz?
Görüşmeler var en azından. Bu görüşmelerin olması bile bence bir sürecin başlangıcı. Dolayısıyla herkes katkı sunarsa süreç daha hızlı ilerler. Herkesin sürece katkı koymasını isteyeceğiz. Talepler belki daha sonra… Dünkü görüşmede “Gidip direkt bunu isteyin ya da şunu isteyin” denilmedi. Sürece katkı sağlamalarını isteyeceğiz sadece.
-Bunun zemini parlamento olacak değil mi?
Evet, öyle olmalı zaten. Herkes katkı sunarsa süreç daha hızlı ilerler, öyle söyleyeyim.
-Bu sürecin muhatabı kim? Biri Öcalan. Karşısında kim var?
Cumhur İttifakı diyelim. Cumhurbaşkanı’nın ve Devlet Bahçeli’nin başlattığı bir dönem olarak adlandırsak sanki daha iyi olur.
Silah bırakma çağrısı: 'Bu konuda bize bir şey söylenmedi'
-Öcalan ne hissediyor, ne düşünüyor?
Moralli, güçlü, heyecanlı. Bunlar bile aslında önemli ipuçları.
-PKK’ya silah bırakma çağrısı yaptı mı sizin aracılığınızla?
Yok, hayır. Bu konuda bir şey söylenmedi bize. Bu görüşmede öyle bir şey olmadı.
-İyi Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, Öcalan’la görüşme sonrası açıkladığınız metnin devlet yetkilileriyle birlikte hazırlandığını ileri sürdü. Bir yanıtınız olacak mı?
O açıklamayı biz yaptık. İmralı heyeti olarak yaptık. Devletin bir müdahalesi olmadı yani. Hayır.