Mine Bozkurt & Ömer Faruk Ekinci - Posta.com.tr | 24 Şubat’ta Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı işgalde, referandumla Herson, Zaporijya, Luhansk ve Donetsk ilhak edildi. Tüm dünyanın tepkisini çeken ilhakta savaşın daha da büyümesinden endişe duyulurken Rus lider Vladimir Putin’den nükleer hamle geldi. Güçlü denizaltı K-329 Belgorod, Ukrayna’ya konuşlandırıldı. İçinde ‘kıyamet dronu’ da olmak üzere birçok korkutucu silahı barındıran nükleer denizaltı Batı’da büyük yankı uyandırdı.

'ŞEHİR KATİLİ' OLARAK BİLİNİYOR

Temmuz ayında Rus donanmasına katılan Belgorod, radyoaktif tsunami yaratabilir ve Poseidon isimli su altı dronu ile düşman kıyılarını yok edebilir. Şimdiye kadar inşa edilen en uzun denizaltı olan 185 metrelik Belgorod, ‘şehir katili’ olarak adlandırılıyor.

En yüksek hızı 200 kilometre olan denizaltı, uzun zamandır Ruslar tarafından gizleniyordu.

Rus lider Vladimir Putin, Ukrayna’daki ilhak ettiği 4 bölgeyi korumak için ‘her yolu’ kullanacağını açıklamıştı. Belgorod’un Ukrayna’daki işgalde istediği sonucu alamayan Rus lider için oyunun kurallarını değiştireceği ifade edildi.

Kremlin’den yapılan açıklamada denizaltının her biri 25 metre uzunluğundaki nükleer torpido olan Poseidon’dan 8 tane taşıyor. Uzmanlar, Rusya’nın bu hamlesinin Batı donanmalarının planlarını değiştirmeye ve yeni önlemler geliştirmeye zorlayacağını ifade ediyor.

Poseidon ilk kez 2015 yılında duyurulmuştu. Kimilerine göre Poseidon torpidoları, Sovyetler Birliği'nin çöküşünden bu yana geliştiriliyor. Belgorod, yapay zeka tarafından yönlendirilen nükleer başlıklı Poseidon torpidolarını taşıyabilmek için devasa uzunlukta inşa edildi. Denizaltının tasarımı, gizli görevlerde kullanabilmek için kapsamlı bir şekilde değiştirildi. Geçen yıl yayınlanan görüntülerde, askerler tarafından suya bırakılan Poseidon’un saha testi gözler önüne serildi.

TSUNAMİ YARATABİLİYOR

Denizaltının iki megatonluk bir savaş başlığı, tsunamiyi tetiklemek için tasarlandı. Ayrıca düşman şehirlerin kıyılarını harap etmek için 92 metrelik radyoaktif su duvarı oluşturabilir. Bu özelliğin ABD kıyılarını tsunamiyle yıkmak için eklendiği ileri sürüldü. Gizli bölmelerinde deniz dronları saklayan Belgorod, ayrıca denizin altındaki kabloları kesmek gibi sabotaj görevlerinde kullanılabilir.

BELGOROD DENİZALTISI

Poseidon sualtı insansız hava araçlarının ilk taşıyıcısı olan Proje 09852, yani özel amaçlı nükleer denizaltı Belgorod, 23 Nisan 2019'da denize indirildi. Denizaltının başlangıçta 2020'de Rus Donanması'na teslim edilmesi planlanmıştı. ancak pandemi nedeniyle programın denemeleri ertelendi.

Rusya, 2027 yılına kadar devlet silahlanma programı kapsamında, üç özel amaçlı nükleer denizaltını donanmasına katmayı planlıyor.

NÜKLEER TREN GÖRÜNTÜLENDİ
Öte yandan, Rus yanlısı bir Telegram kanalı tarafından yayınlanan görüntülerde, nükleer silah taşıyan tren Rusya’nın merkezine doğru götürülürken görülüyor. Ukrayna'daki cephe hatlarında neredeyse hiç konuşlandırılmayan bu ileri askeri donanımın, Rusya Savunma Bakanlığı'nın 12. Ana Müdürlüğü'ne ait olduğu bildiriliyor.

NATO UYARI YAYINLADI

Putin’in geçen hafta Ukrayna’nın 4 bölgesini ilhak etmesinin ardından yaptığı konuşma, NATO’yu harekete geçirdi. NATO, üye ülkelerine nükleer savaş uyarısında bulundu.

İtalyan gazetesi La Repubblica’ya göre NATO, 14 bin 700 tonluk savaş makinesinin yeri hakkında üye ülkelere uyarı gönderdi. Belgorod'un şu anda Kuzey Kutbu sularında olduğu ifade ediliyor ve Putin’in nükleer denizaltını test etmesinden korkuluyor.

NATO Başkanı Jens Stoltenberg, Putin'in Ukrayna'nın dört bölgesini Rusya'nın bir parçası yapma hamlesinin dünyayı nükleer kıyamete bir adım daha yaklaştırdığını söyledi.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ise Putin'in nükleer tehditlerinin bir blöf olmayabileceği konusunda uyararak “Putin’in üzerinde herhangi bir kontrol yok” dedi.
RUSYA NÜKLEER KULLANACAK MI?

'İNTİHAR OLUR'

Rusya'nın nükleer gücünün gözler önüne serilmesi, savaşta nükleer silaha başvurup vurmayacağı konusunda endişe yaratıyor. Konu hakkında Posta.com.tr'ye konuşan Savunma Analisti Hakan Kılıç, ABD'nin, Rusya'yı yok edebilecek gücü olduğunu belirtirken aynı şekilde Rusya'nın da ABD'yi yok edebilecek derecede nükleer başlığı ve bunları hedeflerine götürecek balistik füzeleri olduğunu dile getirdi.

Rusya'nın son çare olarak bile olsa nükleer silah kullanmasının mümkün olmadığını söyleyen Kılıç, Batı ile Doğu arasında bir denge olduğunu ve böyle bir saldırının Rusya'nın intiharını olacağına dikkat çekti.

KARŞI HAMLE OLARAK NÜKLEER SALDIRI

Rusya'nın böyle bir saldırıyı yapması durumunda çok kısa bir sürede ABD ve diğer NATO ülkeleri (Fransa, İngiltere, Almanya vs.) tarafından anında fark edileceğini belirten Kılıç, bu ülkelerin hemen karşı hamle olarak Rusya'ya bir nükleer saldırı gerçekleştirebileceğini söyledi.

Kılıç, Rusya'nın herhangi bir sürpriz saldırı yapmasının imkanı olmadığını söyleyerek, ABD tarafından kullanılan SBIRS'tan (Uzay Tabanlı Kızılötesi Sistemi) bahsetti. Bu sistem sayesinde ABD, Rusya tarafından gönderilen füzeleri anında tespit ederek karşı hamle fırsatını yakalayabilecek konumda.

'RUSYA BU RİSKİ ALMAYACAK'

Kılıç, çok düşük bir ihtimal de olsa, Rusya tarafından gerçekleştirilecek olası bir nükleer saldırıda Rusya'nın düşük kilotonlu (20-30 kiloton) bir bomba ile Ukrayna'daki bir şehri hedef alabileceğini belirtti.

Kılıç, "Bölgede rüzgarın genelde Rusya tarafından Ukrayna'ya doğru estiği bilinse de, Rusya'nın böyle bir risk almayacak" dedi.

TÜRKİYE ETKİLENECEK

Nükleer saldırı olması halinde Çernobil faciasındaki gibi radyasyonun Karadeniz'e karışacağını belirten Kılıç, bundan en çok etkilenecek ülkelerden birinin Türkiye olacağını söyledi.

Uzun zamandır yer üstü nükleer denemelerin yasak olduğunu belirten Kılıç, Rus liderin nükleer konusunda blöf yaptığını ve bu tarz tehditleri yıllardır savurduğunu dile getirdi.

Rusya'nın nükleer saldırı gerçekleştirmesi durumunda, Batı'nın Ukrayna'ya daha fazla silah vereceğini ve çok ciddi miktarda asker yığacağını belirten Kılıç, bu durumun Türkiye'yi taraf seçmek zorunda bırakacağını söyledi.

ÇERNOBİL FACİASINDA NELER YAŞANDI?

26 Nisan 1986 yılında zamanın Sovyetler Birliği'nde bulunan bugün ise Ukrayna toprakları içerisinde kalan Kiev oblastında bulunan Çernobil şehrinde korkunç bir patlama meydaha geldi. Şehirde bulunan Çernobil Nükleer Santrali'nin 4. reaktöründe yaşanan patlama çok geniş bir alana radyoaktif madde yüklü bulutlar yaydı.

Ülke sınırlarını aşan radyoaktif madde yüklü bu bulutlar Türkiye'ye de geldi ve bu coğrafyayı özellikle de sınıra yakın olan Karadeniz bölgesini ve insanını etkiledi. Meydana gelen kaza esnasında ölen kişilerin sayısı 4.000-93.000 kişi civarında olmuştur. Çernobil faciası sebebiyle kanser vakalarında çok hızlı ve anormal bir artış meydana gelmiştir.