MUSTAFA MUTLU
Hani; meşhur bir tekerleme vardır, “Rabbena, hep bana” diye... Dinine bağlı görünen kimilerinin, bencil ve açgözlü olmaları halini anlatır!
Duyduk ki eşinin deyimiyle “Rabbi öyle dediği için” ABD’deki bir sosyete hastanesinde kalp ameliyatı olan eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın çocuklarının kurduğu AB Gıda isimli “yumurta” şirketi, Türkiye’nin en büyük 500 şirketi arasına girmiş.
Gıda sektörünün en büyük firmaları arasında da 80’inci olmuş.
***
1979’dan beri faaliyet gösteren bu şirket 2001 yılında Kemal Unakıtan’ın oğlu Abdullah, kızları Fatma ve Zeynep ile eşi Ahsen Hanım’a geçti...
Tam da; Kemal Unakıtan’ın siyasete aktif olarak girmesine beş kala!
Sonra, Rabbim önlerini açtı. İki kümesle başladıkları yumurta işinde, Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşu arasına girmeyi başardılar.
Asırlık firmaları solladılar, devleri salladılar; rakiplerini saf dışı bıraktılar...
Rabbim “Yürü” demişti bir kez; yürüdüler...
***
Türkiye’nin bütün büyük turistik tesislerine, kamu kuruluşlarına toz yumurta (nasıl oluyorsa), kabuklu yumurta, likit yumurta satmaya başladılar...
Bu firmanın pazarlama elemanları, gittikleri firmadan boş dönmedi...
İhtiyacı olan da aldı yumurtaları, olmayan da!
Sakın yanlış anlamayın; babaları Maliye Bakanı olduğu için kapışılmadı malları; Rabbim “büyü” demişti bu aileye; büyüdüler.
***
Babalarının deyimiyle, “Geçinmek için ticarete başlayan” bu gençler yeni şirketler kurarak hızla yükseldiler.
Yumurta kesmedi, mısır işine girdiler...
Hem likit yumurtada, hem mısırda vergi oranları, “Rabbimin isteğiyle” pat diye düşünce, voliyi vurdular...
Yurt dışından civciv çıkarma makinesi ithal edip, civciv bile çıkardılar.
Bilgisayar, büro makineleri, kırtasiye, makine, yem, gübre sektörlerine daldılar.
Yetmedi; ithal kömüre dayalı elektrik santralı kurmaya soyundular.
Bandırma’daki iki kümeslik tesisten, 50 bin metrekarelik kapalı alana sahip dev bir fabrika yarattılar.
Kısacası, “Rabbena hep bana” tekerlemesi, “Rabbena, hep onlara”ya dönüştü!
***
Gözüm varsa, namerdim... Ama ya Rabbim:
Eğitimli on binlerce genç gardiyan olmak için güneşin altında kuyruklarda bekleşirken, neden bazı kullarına ayrıcalık yapıyorsun; gerçekten anlamıyorum!
*****
GÜNÜN SORUSU
Başbakan, Kürt sorunu konusunda açıklama yapan AKP’lileri Yunus Emre’nin ‘Söz ola kestire başı’ dizesiyle uyarmış...
Siz; hiç söz için başların kesildiği bir “demokrasi örneği” biliyor musunuz?