yeni AB Anayasası'na "Kıbrıs Cumhuriyeti" adına Rum Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu'yla birlikte imza koyan Papadopulos, sözleşmeyi imzaladıktan sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Rum tarafında yayımlanan "Politis" gazetesinin verdiği habere göre Papadopulos, "Yeni anayasanın Kıbrıs sorununu çözme çabalarına bir katkı sağlayıp sağlamayacağıyla" ilgili bir soruyu yanıtlarken; anayasanın, bazılarının zannettiği gibi Avrupai bir çözüm getirmeyeceğini, sözleşme ve anayasanın hükümetlerin iç yapısıyla ilgilenmediğini açıkladı.
Dünkü günü "tarihi bir gün" olarak niteleyen ve "Sözleşme ve anayasa, hükümetlerin iç yapısıyla ilgilenmez. Anayasa, her üye ülkenin iç yapısının işlevselliği için karar vereceği çözüm ve düzenlemelerle meşgul olmaz. Yeter ki insan hakları açısından -ki bu anayasayla insan hakları daha da güçlendirildi- ters olmasın" şeklinde konuşan Papadopulos, sözlerinin devamında, "Yeni anayasanın bize daha güçlü bir müzakere temeli verdiğini söyleyebiliriz. Herhangi bir çözümde bu anayasanın maddelerine atıfta bulunmak için bize yeni argüman sağladı. Ulusal anayasalar, Avrupa anayasasının maddelerine ters düşecek şekilde olmamalıdır" dedi.
Papadopulos, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşüp görüşmediğinin sorulması üzerine de bu tür görüşmelerde Kıbrıs konusunu ele alma fırsatı bulunmadığını, "şöyle veya böyle, er ya da geç Türkiye'nin kendileriyle görüşmek zorunda olduğunu" belirtti.
Öte yandan, Fileleftheros gazetesi AB'ın yeni anayasasının dün Roma'da imzalanmasıyla ilgili diplomatik kaynaklara dayandırdığı değerlendirme yazısında, "İnsan hakları dünden itibaren daha güçlü bir dayanağa sahiptir. Avrupalı vatandaşlara ise, haklarını korumada sınırsız imkanlar sağlamaktadır. Yeni sözleşme metni Kıbrıs konusunda ise yeni bir girişimi de taahhüt altına alabilir, yeter ki ilgili taraflardan derogasyonlar talep edilsin. Derogasyonlar sürekli olarak Avrupa anayasasının önemli parametrelerini ihlal edemez. Yani hiçbir şekilde müktesebat göz ardı edilemez" ifadelerine yer verdi.
Yazıda Rum müzakere heyetinin Annan planı tartışılırken (Bürgenstock öncesi) anayasanın yeni olgularını incelediği, bu incelemede ise aralıktan sonra Kıbrıs konusunda muhtemel bir girişim ışığında yeniden başlanmasının beklendiği de belirtildi.
Yazıda, sözleşmeye Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da imza koyduğu ve "bunun da anayasanın içeriğine uyma konusunda Ankara'nın ön taahhüdünü oluşturduğu" da savunuldu.