Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
35,6387
EURO
37,1202
IMKB
10.000,000
ALTIN
3.143,640
 
Hava Durumu ANKARA
3 / 7 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
SABAH MANŞETİ NEDEN ATAMADI?
SABAH MANŞETİ NEDEN ATAMADI?
 
Sabah gazetesinin yapamayıp dün Taraf'ın yaptığı manşeti Ahmet Altan bugünkü yazısında açıkladı.
 
10.8.2012 - 10:52

Geçtiğimiz günlerde Sabah, internet sitesinden "Ankara'daki dengeleri altüst edeceğiz. Yarın mutlaka Sabah alın" diyerek duyuru yapmış, ancak ertesi gün haberi yapmayarak büyük hayalkırıklığı yaratmıştı. Haberin ne olduğu sosyal medyada da kendisine cevap ararken, yetkililerden hiçbir yanıt alınamadı. Dün o manşeti Taraf gazetesi "F4 Suriye hava sahasında vuruldu" başlığıyla yaptı.

Ahmet Altan konuya şu cümleleriyle açıklık getirdi: "Geldiğimiz nokta şu, büyük gazetelerden biri “yayınlayacağım, ortalığı sarsacağım” diye bir gün öncesinden duyurduğu haberi hükümetten baskı gelince yayınlamaktan vazgeçiyor." 

İşte Altan'ın o yazısı:

UÇAK VE SAVAŞ
Yeryüzündeki hiçbir gazete kolay kolay kendini bu duruma düşürmez, böyle bir şeyin olabilmesi için çok büyük bir baskının yapılması gerekir. Ya da artık oraları bile geçtik, öyle büyük baskıya falan gerek kalmıyor, “yayınlamayın” diyorlar, gazete de yayınlamıyor. Yazarların yazılarını da sansür ediyorlar. Sadece iktidarın ve Başbakan’ın övülmesini istiyorlar, en küçük bir eleştiriye bile tahammülleri yok. Ama Türkiye’de olaylar çığırından çıkıyor. Köşe yazarlarının Başbakan’ı övmesi işleri düzeltmeye yetmiyor. Zaten, bugün Başbakan’ın kendisine “gerçek” soru soracak ve sorusunun cevabını ısrarla isteyecek sahici hiçbir gazetecinin karşısına çıkamaması da durumun vahametini gösteriyor.

İKTİDARIN ÇOK FİYASKOSU BİRİKTİ
İktidarın açıklayamayacağı o kadar çok fiyaskosu birikti ki Başbakan ’ın sahici gazetecilerden ödü patlıyor. Hem televizyona çıkmak istiyor, hem de hiç bir ciddi soru sorulmasın, çarpıtılan gerçekler yüzüne vurulmasın istiyor. Şu Suriye’de düşürülen uçak konusunu alın mesela. Birbiriyle çelişen birçok açıklama yaptılar, ilk yaptıkları açıklamalardan döndüler, lafları evirip çevirdiler ama o uçağa gerçekten ne olduğunu, bu kadar kritik bir dönemde niye Suriye hava sahasında uçtuğunu, o uçağın orada uçması için kimin emir verdiğini, hükümetin bir savaş uçağının Suriye hava sahasında dolaşmasından haberi olup olmadığını asla açıklamadılar.

BAŞBAKAN KİME GÜVENDİ
Ciddi yabancı kaynaklar o uçağın Suriye hava sahasında düşürüldüğünü söylüyor. Ellerinde belgeler ve kayıtlar olduğu da anlaşılıyor. Neden hükümet, müttefiklerinden, NATO’dan, Amerika’dan, İngiltere’den, “bizde kayıtlar var” diyen Rusya’dan bu belgeleri istemiyor? Başbakan ve Dışişleri Bakanı, neye ve kime güvenerek televizyonlara çıkıp “uçağımızı Suriye uluslararası sularda vurdu” açıklamalarını yaptı? Askerler, hükümeti kandırdı mı? Hükümet, askerî konularda denetimi tümden kayıp mı etti?

ŞEMDİNLİ'DE NELER OLUYOR
Peki, ya Şemdinli? Şemdinli’de ne oluyor? Hiç kimse bilmiyor, Başbakan “115 PKK’lı öldürdük” diyor. Orada toplam kaç PKK’lı var? Başbakan 115 PKK’lıyı öldürmekle “övünürken” saldırılar nasıl hâlâ devam ediyor? O PKK’lılar, o ağır silahlar nasıl kimsenin haberi olmadan bölgeye sızdı? Yüz binlerce askeri ve korucusu, uçakları, Heronları olan bir orduya karşı PKK yirmi gündür bir “cephe savaşını” nasıl sürdürüyor?

SAVAŞI BİTİRMEK İÇİN NE YAPIYOR
Tabii, asıl temel soru şu: Hükümet, “115 vatandaşını” öldürmek zorunda kalacağı bir savaşın “sosyal zeminini” ortadan kaldırmak için ne yapıyor? Irak’ta, Suriye’de Kürtler kendilerine “özerk bölgeler” elde ederken Türkiye’de Kürtlerin “anadilde eğitime bile sahip olmadan” yaşamaya devam edeceğine gerçekten inanıyor mu hükümet?

SAVAŞA DA BARIŞA DA PKK KARAR VERİYOR
Tamam, PKK yönetimi barışa yanaşmıyor. PKK’nın savaşı sürdürebileceği “sosyal şartları” ortadan kaldırdı mı hükümet, Kürtler çocuklarını istedikleri gibi eğitebiliyorlar mı, “kendi devletlerinin” resmî dairelerinde anadillerinde konuşma hakkına sahipler mi, “ne mutlu Türk’üm diyene” anlayışı değişti mi, Türk olmayanın “mutsuzluğu” bitti mi, Kürtler kendilerini bu ülkede güvende hissediyor mu? Hükümet, kendi vatandaşlarının huzuru ve güvenliği için gerekenleri yapmazsa, “savaşa” da “barışa” da PKK karar verir. PKK, bir anda bütün ülkede bir savaş havası yaratmayı başarabiliyor. Ünlü Fransız devrimcisi Saint-Just’ün bir lafını çok sık hatırlıyorum bugünlerde, “devrim silahların değil yasaların patlamasıdır”. Sen yasalarını genişlet, bütün herkesi kapsayacak hâle getir, koşullar o yasaları “patlatamasın”, o zaman bak bakalım böyle günlerce süren “cephe savaşları” oluyor mu?

Açılım dönemlerinde PKK gene gidip karakollara, askerlere saldırıyordu, o zamanlarda PKK’lıların bir bölümü bile eleştiriyordu o saldırıları, toplumdaki “ümit” PKK’nın yaratmak istediği “ümitsizlik” havasını boğuyordu. “Barış” isteyen bir hükümet karşısında PKK “savaşa” destek bulmakta çok zorlanıyordu. Bugün “savaş” diye bağıran bir iktidar karşısında, PKK “daha da fazla savaş” diyerek olayların belirleyicisi hâline gelebiliyor.

SİLAHLA YAZIYI EŞEDEĞER GÖREN BİR ÜLKEDE SAVAŞ BİTMEZ
“Silahla yazıyı” eşdeğer gören bir İçişleri bakanının olduğu ülkede silahlar susmaz. Uludere’de devletin öldürdüğü insanlar için “dolap beygirleri” dersen, Uludere’de ne olduğunu açıklamazsan, Uludere için özür dilemezsen, Kürtler PKK istedi diye gidip “halk savaşına” katılmaz ama PKK’nın saldırılarını da “açılım” günlerinde olduğu gibi eleştirmez. Türkiye’nin kaderine, Türkiye’deki Kürt ve Türk vatandaşların oy verip seçtiği Türkiye hükümeti karar verir, kaderi belirleme gücünü ve rolünü PKK’ya kaptırıyorsa, kolaya sapıp PKK’ya sövmek yerine, “ben bu gücümü nasıl kaptırdım” diye sorup, aklı başında bir cevap bulması gerekir bence.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


ULUSAL KANAL'A BAHÇELİ CEZASI!

LİG TV'DEN FLAŞ TRANSFER

ZAMAN YAZARINDAN EZBER BOZAN YAZI!
»  BAŞBAKAN'A SORU SORDU, KOVULDU!
»  YILMAZ ÖZDİL'DEN ÇOK KONUŞULACAK BİR YAZ
»  TÜRK DİZİSİNE SANSÜR!
»  AYDIN DOĞAN HÜRRİYET YÖNETİMİNDEN İSTEDİ
»  CİNSELLİKTE DİREKT ZİRVE'YE SERT CEZA!
»  ÜNLÜ SUNUCUYU DERS OLSUN DİYE ÖLDÜRDÜLER
»  BİRAND'A BÜYÜK CEZA!
»  RAHMİ TURAN, YENİ BİR GAZETE İLE DÖNÜYOR
»  BÜYÜK RİSK'TE YANLIŞ SORU SKANDALI
»  YENİ ŞAFAK'TA DEPREM!
»  YILMAZ ÖZDİL, TATİLDEN HIZLI DÖNDÜ!
»  REDHACK, BU KEZ CEMAATİ HACKLEDİ!
»  HABERTÜRK SPİKERİ CANLI YAYINDA PATLADI
»  FENERBAHÇE'DEN HABERTÜRK'E YASAK!
»  ACUN'UN YENİ ADRESİ BELLİ OLDU!
»  GENELKURMAY'DAN AYDINLIK'A YALANLAMA
»  IRAK'TA BİR GAZETECİ DAHA KATLEDİLDİ
»  AA'DA KAN KAYBI SÜRÜYOR!
»  CANLI YAYINDA ORUÇ AÇARKEN YAKALANDI!
»  ORTADOĞU'DAN KORAY AYDIN'A ŞOK TAVIR!
»  BEYAZ GAZETE MUHABİRİNDEN ŞOK SÖZLER!
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.