Libya’da altı aydır rejime karşı silahlı mücadele yürüten muhalif güçler önceki gün başkent Trablus’a girmelerinin ardından dün Muammer Kaddafi’nin 42 yıllık iktidarına en ağır darbeyi vurdular. Muhalifler, Kaddafi’nin Trablus’taki sarayı Babül Aziziye karargahını ele geçirdi. Dün bütün gün kuşatma altında kalan karargah muhaliflerle Kaddafi yanlısı güçler arasındaki sert çatışmalara sahne oldu. Akşam saatlerinde ise NATO uçaklarının karargahın sıkı korunan kapısına düzenledikleri hava saldırısı sonrasında muhalifler içeri sızmaya başladı. Karargahı ele geçiren muhalifler içerideki silah depolarını da yağmaladı. Ancak karargahın odalarını tek tek dolaşan muhalifler ne Kaddafi’ye ne de üst düzey bir yetkiliye rastladı. Muhalifler ise uzun süre karargahın içinde havaya ateş açarak kutlamalar yaptı.

‘Memleketi Sirte’de saklanıyor’ Kaddafi'nin sarayı böyle yağmalandı 
 

Karargahtaki yeşil Libya bayrağı indirildi ve yerine muhaliflerin bayrağı asıldı. Muhaliflerin komutanı Abdülhakim Belhak “Savaşı kazandık. Fareler gibi kaçtılar” derken, muhaliflerin askeri sözcüsü Ahmed Öner Bani “Babül Aziziye tamamen kontrolümüz altında. Kaddafi ve oğulları burada değil” açıklamasını yaptı. Kaddafi’nin yeri hakkında çeşitli iddialar ortaya atılıyor. Muhalifler Trablus’a girmeden önce Tunus’a kaçtığı, memleketi Sirte’de gizli bir yerde kaldığı da iddialar arasında. ABD istihbaratı ise Kaddafi’nin Libya’dan çıktığına dair ellerinde bir bilgi olmadığını açıklamıştı.

‘Direnirse öldürülecek’

Libya Ulusal Geçiş Konseyi’nin sözcüsü Cuma El Cemati ise Kaddafi’nin ülkeden ayrıldığını sanmadıklarını belirterek, “Hâlâ Libya’da olduğuna inanıyoruz. Ya Trablus’ta ya da Trablus yakınında olduğunu sanıyoruz” diye konuştu. Sözcü, Kaddafi’nin er ya da geç bulunacağını, direnmesi halinde öldürüleceğini, aksi takdirde tutuklanacağını söyledi. Libya’nın BM Büyükelçisi İbrahim Debbaşi ise “Tüm Libya 72 saat içinde özgürlüğüne kavuşacak. Muhaliflerin amacı Kaddafi, oğlu Seyfülislam ve istihbarat şefini yakalayarak Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanmalarını sağlamak” açıklamasını yaptı.

Kaddafi: Bir yere gitmedim

Muhalifler saraya girmeden önce Kaddafi’den de beklenmedik bir açıklama geldi. Libya lideri, ülkesinden kaçmadığını ve gitmeye niyeti olmadığını söyledi. Kaddafi, arkadaşı Rus Satranç Federasyonu Başkanı Kirsan Ilyumzhino aracılığıyla “Hiçbir yere gitmedim. Sonuna kadar savaşacağım” mesajını dünyaya iletti. NATO sözcüsü Roland Lavoie ise Kaddafi’nin nerede olduğunu bilmediklerini ve artık hedeflerinde olmadığını söyledi. Lavoie, “Kaddafi artık Libya için başlayan yeni süreçte hiçbir rol oynayamaz” açıklamasını yaptı.

“Ya zafer ya ölüm”

Kaddafi gece geç saatlerde bir kez daha ortaya çıkarak yine teslim olmayacağını iletti. Radyoya konuşan Kaddafi “Sonuna kadar savaşacağım. Çekilme tamamen taktiksel. Ya zafer ya ölüm” dedi.

Kontrolü çok zor

Kaddafi devrilse de kentte muhaliflerle rejim yanlıları arasında çatışmaların sürebileceği belirtiliyor. Muhalif liderlerin de kentte düzen sağlamak için zamana ihtiyaç olduğunu kabul ettikleri belirtiliyor. Geniş bir alana yayılan kenti, düzenli ordu niteliği taşımayan muhaliflerin kontrol etmekte sıkıntı çekeceği yorumları yapılıyor.

İlk yağmalanan golf arabası oldu

Muhalifler, Kaddafi’nin işlemeli tabancalarını, mücevherlerini ve parfümlerini ele geçirdi. Fakat qen büyük ganimetleri, Kaddafi’nin özel golf arabası oldu. Kaddafi, saray içinde ulaşımını bu arabayla sağlıyordu. İsyandan önce bu araçla halkın arasına karışan Kaddafi muhaliflere meydan okumuştu.

O heykel düştü

ABD’nin 1986’da Trablus’a düzenlediği hava saldırısında Kaddafi’nin karargahı yerle bir edilmiş, aralarında kızı Hanna’nın da olduğu onlarca kişi ölmüştü. O gün vurulan yere ABD uçağını parçalayan bir yumruk heykeli diktirmişti. Kaddafi heykel önünde isyancılara teslim olmaları çağrısı yapmıştı. Ancak dün o heykel isyancılar tarafından yıkıldı.

Oğul Kaddafi ortaya çıktı!

Libyalı muhalifler Kaddafi’nin üç oğlu Seyfülislam, Muhammed ve Saadi’nin ellerinde olduğunu açıklamıştı. Ancak dün Seyfülislam’ın çıkması büyük şok yaşattı. Yabancı gazetecilerin kaldığı Rixos otelinde ortaya çıkan Seyfülislam, zırhlı araçların koruduğu beyaz limuziniyle gazetecilere Trablus’un bazı kısımlarını gezdirdi. Seyfülislam “Yalanları boşa çıkarmak için buradayım” dedi. Muhammed’in de ev hapsinden kaçtığı iddia edildi.