İstanbul Beyoğlu’nda 20 Ağustos akşamı bir arkadaşıyla birlikte dolaşan Nijerya uyruklu 25 yaşındaki Festus Okey, şüphe üzerine götürüldüğü nezarethaneden sağ çıkamadı. Nijeryalı göçmenin gözaltında ölmesi, büyük tepki yarattı.

Irkçılık tartışması

Son zamanlarda polisin tüm Afrikalı göçmenlere potansiyel suçlu gibi davrandığı ve Türkiye’de ırkçılığın ortaya çıkmaya başladığını savunan Sivil Toplum Kuruluşları ve bazı Afrikalı göçmenler, protesto gösterileri yaptı. Göstericiler Okey’in nasıl öldüğünün açıklanmasını ve öldüren polisin yargılanmasını istedi. Ancak İstanbul Emniyeti’nden 20 gün boyunca ses çıkmadı. Ta ki düne kadar. İşte Nijeryalı Okey’in gözaltına alındığı 20 Ağustos’tan bu yana yaşananlar...


Sorgu odasına götürüldü

20 Ağustos: Festus Okey ve arkadaşı M.O., Tarlabaşı’nda yürürken polislerce şüphe üzerine durdurularak karakola götürüldü. Asayiş Şubesi’ne çıkarıldı ve ’ifadesi alınmak’ için sorgu odasına alındığında üzerinde uyuşturucu madde bulundu. Polisin ifadesine göre Okey, polis memuru C.Y.’nin silahını almak isteyince boğuşma çıktı ve silah patladı. Omzuna isabet eden kurşunla yaralanan Nijeryalı göçmen, hastanede yaşamını yitirdi.

‘Çığlık duydum ve öldü’

23 Ağustos: Ölümü şüpheli bulan Cumhuriyet Savcılığı, soruşturma başlattı. Görevli polisler hakkında idari soruşturma açıldı.

31 Ağustos: Mülteciler, Ezilenlerin Sosyalist Partisi üyeleriyle Galatasaray Meydanı’nda açıklama yaptı. “Festus Okey’i öldüren polisler yargılansın” yazılı pankartın açıldığı eylemde çeşitli sloganlar atıldı. Grup adına yapılan açıklamada, son zamanlarda gözaltında ölenlerin sayısında artış olduğu ve gözaltındakilere işkence yapıldığı iddia edildi. Açıklamayı yapan Ersin Sedefoğlu, Okey’in arkadaşı M.O.’nun ifadesinde, “Birinci kattaydım, Okey ise beşinci kattaydı. Çığlık sesi duydum ve bana gelip ’Arkadaşın öldü’ dediler” dediğini anlattı.

BM AKP’den bilgi istedi

3 Eylül: Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, Nijeryalı sığınmacı Festus Okey hakkında AKP hükümetinden bilgi istedi. Aynı gün CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Özpolat , İçişleri Bakanlığı’nın yanıtlaması için verdiği önergede, “Emniyet’te siyahi ırka mensup yabancılara karşı önyargı mevcut mu? Sık sık gözaltına alınıp kötü muameleye tabi tutuldukları doğru mu?” diye sordu.

Kameralar niye kapalı?

4 Eylül: İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri, Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü önünde bir açıklama yaptı. Grup adına konuşan Eren Keskin, “Festus Okey’in öldürülmesi ile ilgili soruşturma ve dava sürecini yakından takip edeceğiz” dedi.

5 Eylül: Okey ile birlikte gözaltına alınan M.O., Yabancılar Şubesi’nden iki ay içinde Türkiye’yi terk etmesi koşuluyla serbest bırakıldı. Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı, Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden karakoldaki kamera kayıtlarını istedi ancak “Kameralar o saatlerde kayıtta değildi” cevabını aldı. Valilik, görevli polisler hakkında idari soruşturma başlattı.

Bakanlar takibe aldı

6 Eylül: Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, “Gözaltında hayatını kaybeden yabancı uyruklu bir insan var. Bu insan gözaltında nasıl ölür, bunun mutlaka ortaya çıkarılması gerekir. Olayı yakından takip ediyorum” dedi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay da gün boyu gelen sorular üzerine gece yaptığı açıklamada, müfettiş görevlendirdiğini söyledi.

Nezaret tatbikatı

7 Eylül: Beyoğlu Cumhuriyet Savcısı Faysal Akbolat, Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği’ne gelerek incelemelerde bulundu ve olay gecesi görev yapan polislerin ifadelerini aldı. Tatbikat yaptırdı...

‘Poşeti cebine attı’

08 Eylül: İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün internet sitesinde yer alan yazılı açıklamada, Festus Okey’in karakolda ölmesine ilişkin basında çıkan haberlerin değerlendirildiği belirtilerek, 20 Ağustos 2007 günü Taksim’de polisleri fark eden 2 yabancının tedirgin davranışlar göstermesi ve içlerinden birinin elindeki poşeti cebine sokması üzerine durumundan şüphelenilerek üzerlerinin arandığı söylendi.

‘Polise hamle yaptı’

Açıklamada olay anı ise şöyle anlatıldı: “Karakola sevk edilen şahısların ikisi de üzerlerinde ince arama yapılmak üzere beşinci kattaki Asayiş Büro Amirliğine çıkarılarak ayrı ayrı odalara alınmışlardır. Şahısların yapılan ince aramalarında, Festus Okey’in iç çamaşırı içerisinde 13 adet satışa hazır tek kullanımlık kokain bulunmuştur. Bunun üzerine Okey, paniğe kapılarak polis memuru C.Y.’nin silahını almak üzere hamle yapmış, memurun silahını vermemek için mücadele etmesi neticesinde çıkan arbedede silah ateş almış ve omzundan giren mermi ile yaralanmış, kaldırıldığı Taksim Hastanesinde hayatını kaybetmiştir.”

ESNAFTAN POLİSE DESTEK

Okey’in gözaltında ölümüyle gündeme gelen Beyoğlu Emniyeti’ne, Beyoğlu ve Kasımpaşa esnafından destek geldi. Taksim meydanında açıklama yapan grup, Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü ekipleri sayesinde bölgede huzur ortamının arttığını, suç oranının düştüğünü savundu. Grup adına açıklama yapan esnaf Nizam Hışım, “Uyuşturucu satıcılığı, kapkaç ve yankesicilik olayları artıyor” diyerek Beyoğlu Emniyeti’ne destek verdi.

Polis ‘İstanbul’da illegaldi’ dedi ama ‘yol izni’ vardı

EMNİYETİN internetteki açıklamasında, Okey’in gösterdiği belgelerden, kendisinin Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğine iltica talebinde bulunduğu ve Mersin ilinde ikamet etmesinin uygun görüldüğü söylendi. Ancak Okey’in yanında ’yol izin belgesi’ vardı. Mersin Emniyet Müdür Yardımcısı İsmail Akyalçınlar’ın imzaladığı belgede, Nijerya Uyruklu Festus Okey’e 8-22 Ağustos 2007 tarihleri arasında 15 gün izin verildiği belirtiliyor. Açıklama bölümünde ise, “Bu Yol İzin Belgesi, Bakanlığımızca sığınma başvuru sahibi statüsünde ilimizde ikametine izin verilen Festus Okey’e, belirtilen tarihler arasında 15 gün süresince İstanbul iline gidip gelmesi için verilmiştir” deniliyor.

250 bin kaçak

BMMYK’nın açıkladığı rakamlara göre 2000-2005 yılları arasında 2.347 Afrikalı Türkiye’ye sığınma talebinde bulundu. Ancak resmi olmayan rakamlara göre her yıl Türkiye’ye 250 bin Afrika ve Ortadoğu kökenli göçmen, illegal yollarla giriyor.

Evinde iki sahte kimlik bulundu

EMNİYETİN internette yaptığı açıklamada, 7 Ağustos’ta bir ev aramasında sahte kimlikler bulunduğu anlatıldı ve bu kimlikler internette yayınlandı: “50 gr. kokainle yakalanan Somali uyruklu M.M.’nin evinde yapılan aramada, Okey’in fotoğrafı bulunan Frank Paul ismine düzenlenmiş sahte Somali kimliği ve Maldonado Garcia ismine düzenlenmiş sahte İspanyol kimliği ele geçirildi.”

STK’LAR TEPKİLİ: Olayın peşini bırakmayacağız

HELSİNKİ Yurttaşlar Derneği yetkilileri, Nijeryalı Okey’in ailesinden vekalet beklediklerini belirterek, “Vekaletname gelince avukat tutup bu olayın takipçisi olacağız. İstanbul’daki Afrikalılar çok tedirgin oldu. Hiçbiri bu olayla ilgili konuşmak istemiyor çünkü korkuyorlar” dedi. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Koordinatörü Şaban Dayanan da, “Nedense bu tür durumlarda kameralar kayıtta olmuyor ya da yönü değişiyor. Daha önce de Bakırköy’deki karakolda bir genç intihar etmiş, kameranın farklı yöne baktığı için intiharı kaydedemediği söylenmişti” diye konuştu.

VUKUATLI KARAKOL

Adı ‘Hortum Süleyman’la anılıyor

İHD İstanbul Şubesi, Beyoğlu’nda 2007 yılının ilk altı ayında, polisin yaptığı iddia edilen 22 işkence ve kötü muamele olayı bulunduğunu, “Beyoğlu’nda işkence var” raporunda iddia etmişti. Bir dönem Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürü olan Süleyman Ulusoy da, gözaltındakilere lastik hortumla dayak attığı için Beyoğlu’nda nam salmıştı.

vatan