Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla, Sultanahmet'teki MÜ Rektörlük Binası Konferans Salonu'nda düzenlenen tören, saygı duruşunun ardından Almanya ve Türkiye milli marşlarının çalınmasıyla
başladı.
Daha sonra konuşan MÜ Rektörü Prof. Dr. Tunç Erem, Rektörlük
Binası ile çevresinin tarihi özellikleri hakkında bilgi verdi.

Alman bilim adamlarının dünya çapında büyük başarılara imza
attığına işaret eden Prof. Dr. Erem, Alman bilim ve devlet adamları
ile sanatçılarının, Osmanlı dönemi ve Cumhuriyet Türkiyesi'nde çok
önemli roller oynadıklarını belirtti.

Prof. Dr. Erem, Cumhuriyet döneminde Türk-Alman dostluğunun tarihi
kökleri üzerinde yükseldiğini, büyük Atatürk'ün 1933 üniversite
reformu sonrasında Alman bilim adamları ve sanatçılarının, Türk
yükseköğretimini çağdaş batının aydınlık yüzü ile bütünleştirdiklerini
bildirdi.

İki ülke arasındaki kültürel, siyasi ve ekonomik ilişkilerin,
geçmişten günümüze giderek yoğunlaşan bir eğilim gösterdiğine dikkati
çeken MÜ Rektörü Prof. Dr. Erem, bugün Almanya'da 2.5 milyonu aşkın
Türk'ün yaşaması ve bunların 3'te 1'inin Alman vatandaşı olmasının da
ilişkilere özel bir önem kazandırdığını kaydetti.

Prof. Dr. Tunç Erem, Türk-Alman ilişkilerinin bilimsel alanda da
takdire şayan bir gelişme gösterdiğini, Türk ve Alman üniversiteleri
arasında 1999'da 54 olan anlaşma sayısının 2005'te 69'a ulaştığını
dile getirerek, MÜ'nün Bremen, Köln, Lüneburg üniversiteleri ile
işbirliği anlaşmaları imzaladığını söyledi.

MÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nin Almanca İşletme ve
Enformatik bölümlerinin son 10 yıldır Alman Akademik Değişim Servisi
(DAAD) desteğiyle çalıştığını anlatan Prof. Dr. Erem, 3 fakültenin 4
bölümünde Almanca eğitim yapıldığını ifade etti.

-SCHRÖDER'E ÖVGÜLER...-

MÜ Rektörü Prof. Dr. Tunç Erem, Türkiye ve Almanya'yı birbirine
yakınlaştıran ortamın gelişmesinde güçlü bir siyasi irade ve bu
dengeleri sağlayan devlet adamları bulunduğunu belirterek, sözlerini
şöyle sürdürdü:

''İşte bu çok saygın şahsiyetlerin başında, AB'ye tam üyelik
yolunda ilerleyen Türkiye'ye açık ve manidar bir destek veren Almanya
Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Gerhard Schröder bulunmaktadır.

Sayın Schröder; sözleriniz ve davranışlarınızla dünyaya dostluk
telkin eden bir devlet adamı, babasını 2. Dünya Savaşı'nda kaybetmiş
bir aile bireyi olarak savaş acılarını çok iyi bilen gerçek bir barış
yanlısı, AB'yi Türkiye karşısında verdiği sözlerini tutmaya davet eden
gerçek bir kamu hukukçusu ve de AB'nin lider şahsiyetlerinden
birisiniz.

Kıymetli fikirleriniz ve uygulamalarınızla ülkenizin ve ulusunuzun
takdirlerini kazandınız. Siyasetin doğasında var olan politik rekabete
rağmen, halkınız için en doğru olan reformları çekinmeden
kararlaştırdınız ve uyguladınız.

Güven veren siyasi kişiliğiniz sebebiyle hem Aşağı Saksonya
Eyaleti'nde, hem de federal düzeyde yapılan seçimlerde Alman vatandaşı
Türk asıllı seçmenlerin büyük bölümü oylarını sizden yana
kullanmışlardır. Kuşkusuz şahsınıza duyulan bu güven, Türk-Alman
ilişkilerinin yarınlarına da yansıyacaktır.''

MÜ Senatosu'nca Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'e, ''Fahri
Hukuk Doktoru'' unvanı verilmesinin kararlaştırıldığını anlatan Prof.
Dr. Tunç, Erem, böylece Schröder'in MÜ'nün akademik bir mensubu
addedildiğini, ayrıca unvanın, bir Alman devlet adamına bir Türk
üniversitesi tarafından verilen ilk ''fahri doktora'' olduğunu
sözlerine ekledi.