|
 |
 |
|
DOLAR |
38,1879 |
 |
|
 |
EURO |
44,0319 |
 |
|
 |
IMKB |
9.317,000 |
 |
|
 |
ALTIN |
4.142,660 |
 |
|
|
|
Şehir Seçimi

|
|
|
|
|
 |
|
|
|
 |
|
SEDA SAYAN'IN GÖZÜ SİYASETTE!!
|
 |
 |
 |
|
|
Seda Sayan: "Doğru teklif gelirse siya-sete girerim. Kapı kapı dolaşıp vajinismusu, kısırlığın çaresinin olduğunu anlatırım"...
|
|
|
 |
|
|
|
|
 |
Yüksek satış rakamlarına ulaşan Seda Magazin'in yayın yönetmeni Seda Sayan "Yayın yönetmenliğini benimsedim ama dediğim dedik bir yönetici değilim" diyor
"Tirajıma baksınlar yeter"
"Doğru teklif gelirse siyasete girerim. Kapı kapı dolaşıp vajinismusu, kısırlığın çaresinin olduğunu anlatırım. İnsanlar benim gibilere inanırlar. Ama parti tercihimi açıklamak istemem".
Seda Sayan'dan gazetecilik dersi
Seda Sayan, beraber fotoğraf çekilirken elimde ses kayıt cihazını tutmam konusunda ısrarcı oldu. "Teypli fotoğraf daha inandırıcı oluyor. Ben Seda Magazin'de mutlaka yer vermeye çalışıyorum. İnsanlar 'Aaa, bak demek gerçekten bu ağzından çıkmış' diye düşünüyorlar. Televizyon çıktıktan sonra insanlar röportajlara ve gazeteden çıkan haberlere inanmıyor" diyor, "Bak sana bir sır! Bu ablalığımı da unutma" diye akıl veriyor.
Dobralığından mıdır, halka yakınlığından mıdır bilinmez ama bu kadar göz önünde olmasına rağmen Seda Sayan'ı antipatik bulana rastlamak pek mümkün değil. Bu kadın, elini hangi işe atarsa atsın kitleleri peşinden sürüklemeyi başarıyor. Size hitap etmiyor bile olsa kendine duyduğu güvene ve "Kadırgalı" imajının ardındaki samimiyetine hayran kalıyorsunuz. Sayan, şarkıcılığı ve televizyondaki sabah programının yanı sıra şimdi de dergiciliğe el attı. Seda Magazin dergisinin yüksek satış rakamlarına ulaşmasının sırrını anlatması için buluştuk onunla. Kendine bile ayıracak zamanı yokken araya bir de Sibel Can'ın annesinin cenazesi girince buluşmamız kolay olmadı. Röportaj sözü verildi ancak asistanı "Seda Hanım cenazede bayılırsa yapacak bir şey yok" dediyse de korkulan olmadı ve cenazeden sonra Akmerkez Residence'ın 12'nci katındaki dairesinde buluştuk. Evinin en dikkat çekici özelliği şüphesiz temizliği. Her yer pırıl pırıl. Sayan, Sibel Can'ın annesiyle çok yakınmış. Buluşur buluşmaz "Sibel Can'ı seviyorum ama Sibel'den daha çok annesini severdim. 20 yıllık bir dostluğum vardı" dedi. Bir de her fotoğrafta gülümsemesine rağmen "Gözlerimde hüzün var bugün" demeden edemedi.
Televizyon programınız çok seyrediliyor. Ancak nasıl oluyor da Seda Magazin bu kadar çok satıyor? Ne de olsa insanlar okumaya televizyon izledikleri kadar çok vakit ayırmıyorlar. Sırrınız nedir?
Sırrım, derginin her sayfasında benim olmam. Okuyucu mektuplarından mağdur dertlerine, moda tavsiyesinden sağlığa, aşka, çocuğa kadar her sayfada ben varım. Seda Magazin'i aldıklarında sadece kapaktaki resmi görmüyorlar. Okuyucu mektuplarını tek tek okuyup cevaplıyorum. Onların sevdiği arkadaşlarımla röportajı yapan benim. "Evleneceğim çeyizim yok, göz ameliyatı olacağım, doğuracağım param yok" diyen insanlarla tek tek ilgileniyorum. Bu sayfalara yansıyor ve insanlar bunun farkında. Çıkan her sayının tirajı, bir öncekini katlıyor. Dergi en son 130 bin sattı.
Dergiye çok zaman ayırıyor olmalısınız. Her şeyle bire bir ilgileniyor musunuz?
Bire bir ilgilendiğim için özel hayatım kalmadı. Bana gelen telefonlara dönemeyecek kadar yoğunum. Bütün arkadaşlarımı kırdım. Herkes dargın. Ama bu tatlı yorgunluktan şikayetçi değilim. Bunu ben istedim.
Slogan, "Ayağınıza geldim"
Bu dergiyi çıkarma fikri sizden mi çıktı, yoksa size mi teklif getirdiler?
Arzuhan Yalçındağ'a gidip "Halkın sorunlarına eğilebileceğim, onların dertlerine çare bulup isteklerini yerine getirebileceğim, dertleşebileceğim bir dergi çıkarmak istiyorum" dedim. "Aylık çıkar" dedi. "Aylık çıkarmak istemiyorum. Ben kitleme aylık değil haftalık dergiyle hitap edebilirim. Onlar benden hayata, gündeme dair şeyleri beklerler" dedim. Dergi Grubu CEO'su Mehmet Yılmaz'a yönlendirdi. Ben de Mehmet beye gidip "Dergi çıkarmak istiyorum" dedim. Mehmet bey çok saygı duyduğum, tam bir salon beyefendisi. İkisi de bana çok inandı. Benim için koca bir ekip seferber edildi. Ben de onların yüzünü kara çıkarmadım.
Neden bir dergi çıkarmak istediniz?
Sabah programıma Türkiye'nin dört bir yanından insanlar geliyor. Her sabah oraya giremeyenleri düşünüyordum. Stüdyoya 300-350 kişi alabiliyoruz. İçeri giremeyen, dışarıda kapıda bekleyen var, bir de gelemeyen var. Türkiye'nin en ücra köşesinden araba parası bulup da gelemiyor, hasta ya da sesi güzel sesini dinletmek istiyor, kız alacak parası yok. Birdenbire böyle bir misyon edindim. Derginin sloganı "Ayağınıza geldim." Buraya gelemeyenler bu dergiyle artık bana ulaşabiliyorlar.
"Seda'nın kitabı çıktı mı?"
Türkiye'de dergilerin çok fazla sattığı söylenemez. Bu işe soyunurken tereddüt etmediniz mi?
Hiç tereddüt etmedim. Dağıtım şirketinden arkadaşlarımız anlatıyor. Daha dergi görmemiş, okuma yazma bile bilmeyen insanlar "Seda'nın kitabı çıktı mı?" diye soruyorlarmış. Televizyona herkes ulaşamıyor. İnsanlar bunu alıp da mala ulaşacaklarını biliyor. Bu tirajı beklemiyordum ama bir çizgiyi tutturacağımı biliyordum.
Nereden biliyordunuz?
Benim programıma konuk ettiğim sanatçı dostlarım gittikleri konserlerden cepleri bana gönderilen mesajlarla dolu geliyorlar. Mektup kağıdına, sigara kağıdına, peçeteye ya da gazete kağıdına bir not yazıp "Ne olur bunu Seda Sayan'a gönder" diye yalvarıyorlarmış. O mesajlar bana gönderiliyor. Türkiye'nin böyle bir dergiye ihtiyacı var. Bu dergi daha da çok satacak. Benim hedefim haftada 200 bin dergi satmak. Bunu yapacağım.
Derginin içeriğini siz mi belirlediniz?
Günlerce toplantılar yaptık. Dergideki arkadaşlarım beni "Seda Sayan dergi çıkarıyor" gibi görmüyorlar. Ben onlardan biriyim. Onlar kadar çok çalıştığımı ve bu işi çok büyük bir yüreklilikle yapmak istediğimi bildikleri için benimleler. Beni dinliyorlar. İyi bir okuyucu olduğuma, gözüme ve kulağıma inanıyorlar. Dolayısıyla bana "Hayır, bu senin işin değil. Sen sadece isteklerini anlat" demiyorlar. "Bak hiç böyle düşünmemiştik" diyebiliyorlar. Bana o kadar sevgiyle bakıyorlar ki, onlara "Buraya niye resim koymadınız? Şurada bir resim olsa ne güzel olur" dediğimde belki komik oluyorum ama onlar beni öyle görmüyor. İçimden gelenleri söylediğim için bu çok sıcak bir dergi.
"Bir dilim, üslubum var"
Dediğim dedik bir yayın yönetmeni misiniz?
Asla. Onlara çok saygı duyuyorum. Ben dergici değilim, gazeteci değilim. Ben sadece fikirlerimi ve sıcaklığımı Seda Magazin'in sayfalarında göstermek istiyorum.
Gazetelerin genel yayın yönetmenleriyle, örneğin Ertuğrul Özkök, Rıfat Ababay'la kendinizi kıyaslayacak olursanız sizin artılarınız, eksileriniz neler?
Ertuğrul Özkök gibi bir genel yayın yönetmeniyle kendimi kıyaslamam mümkün değil. O bu memlekette yazdığı yazılarla devrim yaratmış bir insan. Ben neyim ki, ben şarkıcıyım. Benim artılarımı Ertuğrul Özkök'e sormak lazım. Sorarsanız "Seda sıcaktır" diyecektir. Posta'da bir dönem yazı yazdım, Rıfat Ababay'ın çok takdirini aldım. Posta'nın o dönemde tirajı çok arttı. Orada da biraz nabız yokladım. İnsanların beni sevdiğini anladım. Hatta o yazıları benim yazdığıma inanmıyorlardı. Benim bir de bir dilim, bir üslubum var. Aslına bakarsanız kendimi daha genel yayın yönetmeni olarak göremiyorum.
Bu sıfatı pek benimsememiş gibisiniz.
Aslında çok benimsedim ama ayıp olur şimdi insanlara. Tirajıma baksınlar yeter. Bu kadar da iddialıyım.
"Özel hayatımla ilgili haberleri kendi dergimde patlatacağım"
Baskıdan önce dergideki yazıların hepsini okuyor musunuz?
Hemen hepsini okuyorum. Hatta kaç resim gireceğine bile karar veriyorum.
Dergiye gidiyor musunuz?
Hürriyet binası ile Kanal D çok yakın. Gidip geliyorum. Arada canım çıkıyor. Bir de kapak fotoğrafı var.
Kapakta hep siz mi olacaksınız?
Her hafta kapak olmak benim düşüncem değildi, megaloman kadınlar gibi. Ama benim olmam konusunda ısrarcı oldular. Baktım ki insanların hoşuna gitti. Ancak açıkçası, haftalık bir dergi olduğu için bıktırır mıyım diye düşündüm. Belki Sevgililer Günü'nde bir sürpriz yapıp Nihat'la (Doğan) ile fotoğraf çektirebilirim. Anneler Günü'nde annemle olabilirim.
Sabah programınıza gelen kadınlarla derginizle ilgili olarak nabız yokluyor musunuz?
Zaten salı günü hepsinin elinde dergi oluyor. Çok beğeniyorlar ama en çok istedikleri kapakta Nihat'la beni görmek. Polat Alemdar'la resmimin kapakta çıkmasını istiyorlar. Ama genelde derginin içeriğinden memnunlar. Eksik bulamıyorlar.
Özel hayatınızla ilgili önemli bir haber olursa; evlenir ya da hamile kalırsanız, fotoğraflarınız ilk Seda Magazin'de mi yayımlanacak?
Bu kadar egoistlik olacak. Benimle röportaj yapmak isteyenler "Bize niye anlatmıyorsun?" diye kızıyorlar. Kendi yaptığım 2,5 saatlik sabah programım var, bir de dergim var. Bırakın da önce oralara anlatayım. Dolayısıyla Nihat'la ilk röportajı ben yaptım. Bu kadar avantajım olsun. Hamile kaldığımda ilk kendi programımda ve Seda Magazin'de duyuracağım. Evlendiğimde ilk kendi dergimde patlatacağım. Kayınvalideme ilk kendi dergimde yer vereceğim.
Kendi ismiyle dergi çıkaran ünlüler size yer verme konusunda çekimser davranıyorlar mı?
Bence öyle olmamalı. Deniz Akkaya'nın da dergisi var. Şu anda piyasada olan sayımda Deniz Akkaya'nın röportajı var.
"Vajinismusu ekrana ilk ben taşıdım"
Hangi gazete ve dergileri okuyorsunuz?
Elime ne geçiyorsa okuyorum. Her sabah canlı yayın yaptığım için günlük bütün gazeteler odamda hazır oluyor. Saçım yapılırken okuyarak güne hazırlanıyorum. Benimkisi sabah programı. Haberi önce ben verebilirim. Bugün Sibel Can'ın annesinin öldüğünü birçok insan benden öğrendi. Her gün program yapınca, hayata dair birçok şeyi ekrana yansıtıyorsun. "Evime iki gazete girer. Başkasını okumam" diyenlerden değilim. Okuyamadıklarım eve geliyor. Evde göz gezdiriyorum.
Favori köşe yazarlarınız kimler?
Ertuğrul Özkök, Fatih Altaylı, Hıncal Uluç, Yazgülü Aldoğan, Şenay Düdek.
Kitap okumaya vakit buluyor musunuz?
Daha çok psikolojiyle ilgili kitapları seviyorum. Doğan Cücenoğlu'nun çıkardığı her kitabı okurum. Sabah programlarında psikoloji çok önemli. İnsanları tedavi ediyorsunuz. Çevreci yazarımız Orhan Kural'ı da çok seviyorum. Programıma konuk ettiğim yazarların kitapları bana geliyor. Onları da okuyorum.
Programınıza vajinismus (cinsel ilişkiyi engelleyen vajina kasılması) sonucu cinsel ilişkinin rahatsızlığından mustarip insanlar çıkarıyor, onları Haydar Dümen'e gönderip tedavi ettiriyorsunuz. Sonra tekrar programınıza çıkarıp "Dün gece nasıldı?" diye soruyorsunuz. Türkiye'nin muhafazakarlığı düşünüldüğünde insan böyle bir manzarayla karşılaşınca şaşırıyor. Bu insanlarla nasıl bir yakınlık kuruyorsunuz ki milyonların önüne çıkıp dertlerini anlatıyorlar?
Türkiye'de vajinismusu ekrana ilk taşıyan benim. Bir kadın şov programında Haydar Dümen'i de alıp vajinismusu tartışan ve bunun baş ağrısı, diş ağrısı gibi bir sağlık sorunu olduğunu, utanılacak bir yanı olmadığını gösteren ben oldum. İnsanlar bunu maskelerle anlatmaya kalktılar. Bundan önce insanlar "Çocuğum olmuyor" demeye utanıyorlardı. Bunu anlatamadıkları için cinayetler işleniyordu. Sabah programlarında yaptığım çok iş var. Arkadaşlarımız abuk sabuk olayları kaleme alıp canımı acıtacağına biraz da böyle güzel şeylerden bahsetseler. Bence benim Meclis'te olmam lazım. Senin kadın milletvekilin bile çıktı, "Ben dayak yeseydim söyleyemezdim" dedi. Ben olsaydım bunları çok daha farklı masaya yatırırdım.
Politikaya atılmayı düşünür müsünüz?
Düşünürüm tabii. Neden düşünmeyeyim? Bana çok teklif geldi ama doğru olduğuna inandığım bir teklif geldiğinde kabul ederim. Doğuda hâlâ doğum kontrol hapını anlatamıyorsun. Adam karısını göndermiyor. Ben gidip kapı kapı dolaşır, bunu anlatırım. Vajinismusu da anlatırım, çocuğu olmayan erkeğin kısırlığının bile çaresi olduğunu da anlatırım. İnsanlar da bana ve benim gibilere inanırlar. Bunlar çıkıyor, birbirlerini yiyorlar. Hiçbir işe de yaramıyor. Hâlâ kadına ve ailelere faydalı olan birimler yok.
Hangi siyasi partiye yakınsınız?
Bunu açıklamak istemem. Gelecek tekliflere göre bakarız.
"Cavalli marka eteğin üzerine pazardan bir gömlek giyerim. İşte böyle bir kadınım"
Nerelerden alışveriş ediyorsunuz?
Programımda giydiğim kıyafetleri Şehriban hanım, Nur Yerlitaş hazırlıyor. Canan Yaka'dan alıyorum. Pazardan da alışveriş ediyorum. Cavalli, Emmanuel Ungaro ve Dolce&Gabbana'yı çok seviyorum. Cavalli'nin çizgisi, kumaşları, kadınlığı bana o kadar yakın ki. Sahnede Cavalli ve Ungaro'yu tercih ediyorum. Dolce&Gabbana'nın spor modellerini giyiyorum. Dolce&Gabbana bir kot pantolon üzerine pazardan aldığım bir tişörtü, Cavalli bir eteğin üzerine yine pazardan bir gömlek giyiyorum. Ben böyle bir kadınım.
Giysileriniz, saçınız, makyajınız konusunda fikir aldığınız, zevkine çok güvendiğiniz bir arkadaşınız var mı?
En yakın arkadaşım Nilgün'e sorarım, fikrini alırım. Programdan sonra arar sorarım. Sadece giyim kuşam konusunda değil, her konuda kendimi teslim ettiğim arkadaşımdır. Aslında etrafımdakileri de dinlerim. Dik kafalı bir kadın değilim. İnatçıyımdır, Oğlak burcuyum ama güzel şeylerde inat ederim.
Saçınızı kime yaptırıyorsunuz?
Son imajım Kemal Doğulu imzalı. Ondan önce Yıldırım Özdemir'le çalışıyordum. Makyajımı son fotoğraflarımda Kemal Doğulu yaptı. Ama genellikle kendim yaparım.
Güzel makyaj yapanların iyi resim yaptığı söylenir. Resim yapıyor musunuz?
Yaparım. Okuldayken karakalemim iyiydi. Millet "Bu kadın her şeyi de mi biliyor?" diyecek. "Her şeyi de bilirim, var mı!"
Hangi restoranlara gidiyorsunuz?
Üç öğün balık yiyebilirim ama yoğunluk yüzünden balıkçıya gidemiyorum. Balık yüzünden Nihat'la birbirimizi yiyoruz. O şimdi "Oh gidemiyoruz" diye seviniyordur çünkü o etçi. O doğulu olduğu için etle büyümüş, et seviyor. Ben de balıkla büyümedim ama balığı seviyorum. İskele, Ortaköy Marina, Poseidon, Yeniköy'deki Balıkçı Hasan'a gidiyoruz. Nihat beni kandırıyor. Birden kendimi kebap yerken buluyorum. Sonra da kavga ediyoruz.
(MİLLİYET)
 |
|
|
|
 |
|
|
Toplam yorum |
0 |
|
Onay bekleyen |
0 |
|
|
 |

Yorumunuz editörlerimiz
tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır. |
|
|
|
 |
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
 |
|
 |
Bu kategorideki diğer haberler |

|
|
|
|
|
|
 |
|
|
ÇOK OKUNANLAR |
 |
 |
-
|
 |
 |
|
Husilerin, ABD'nin Yemen'e kara harekatı başlatmaya hazırlandığını duyurmasının ardından ABD'nin, ... |
 |
|
 |
 |
|
Kayserispor maçının ardından bir paylaşımda bulunan Yakup Çınar, Jose Mourinho'nun bırakacağını iddia etti. |
 |
|
 |
 |
|
enerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, Kayserispor karşısında yaşanan kritik puan kaybının ardından, ... |
 |
|
 |
 |
|
Acun Ilıcalı: Şampiyonluk şansımız çok zor gözüküyor |
 |
-
|
 |
 |
|
Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına ilişkin dikkat çeken ... |
 |
|
 |
 |
|
Fenerbahçe'nin Kayserispor ile 3-3 berabere kaldığı maç sonrası Kadıköy tribünlerinde tansiyon ... |
 |
|
 |
 |
|
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, yeni infaz kanunu ihtiyacını ... |
 |
|
 |
 |
|
Kayserispor’un tecrübeli sağ beki Gökhan Sazdağı, altyapısından yetiştiği Fenerbahçe karşısında ... |
 |
-
|
 |
 |
|
enerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, Kayserispor karşısında yaşanan kritik puan kaybının ardından, ... |
 |
-
|
|
|
 |
|
 |
 |
YAZARLAR |
 |
|
 |
|
 |
|
 |
|
 |
 |
 |
ÇOK YORUMLANANLAR |
 |
 |
-
|
 |
 |
|
Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına ilişkin dikkat çeken ... |
 |
|
 |
 |
|
Kayserispor’un tecrübeli sağ beki Gökhan Sazdağı, altyapısından yetiştiği Fenerbahçe karşısında ... |
 |
|
 |
 |
|
enerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, Kayserispor karşısında yaşanan kritik puan kaybının ardından, ... |
 |
|
 |
 |
|
enerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, Kayserispor karşısında yaşanan kritik puan kaybının ardından, ... |
 |
-
|
 |
 |
|
Fenerbahçe'nin Kayserispor ile 3-3 berabere kaldığı maç sonrası Kadıköy tribünlerinde tansiyon ... |
 |
|
 |
 |
|
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, yeni infaz kanunu ihtiyacını ... |
 |
|
 |
 |
|
Acun Ilıcalı: Şampiyonluk şansımız çok zor gözüküyor |
 |
|
 |
 |
|
Kayserispor maçının ardından bir paylaşımda bulunan Yakup Çınar, Jose Mourinho'nun bırakacağını iddia etti. |
 |
-
|
 |
 |
|
Husilerin, ABD'nin Yemen'e kara harekatı başlatmaya hazırlandığını duyurmasının ardından ABD'nin, ... |
 |
-
|
|
|
 |
|
 |
 |
ANKET |
|
 |
 |
|
|
|
|
 |


 |
Medya
Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden
kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan
haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması
durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır.
Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait
yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz. |
 |
|
|
|