Sina Koloğlu[email protected]
Malum Show TV’nin ‘yeni patronu’nun kanalda ilk müdaheleyi haberlere yaptığı söylendi. Bir süre önce Habertürk kanalına transfer edilen Erhan Çelik, Ali Kırca’nın yerine ‘anchorman’ oldu. Erhan Çelik, bence ‘görevini yapan ama yıldız olmayan’ futbolculara benziyor.
Çıtayı yükseltme çabası belki Habertürk’e transferinde gerçekleşebilirdi. ‘Basın Kulübü’nü yaptı. Bu programla ilgili edindiğim intiba, bir nevi ‘TRT Haber’in özel şekli gibiydi. Sadullah Ergin, Beşir Atalay, Kadir Topbaş, Melih Gökçek’le bir nevi ‘iktidarda olanların resmi geçidi’ yapıldı. Hani öyle bir konuk çıkarıp, gündemi şöyle bir salladı mı?
Yanılsama bile olsa bu havayı verecek hal yok Erhan Çelik’te. Görünüm itibarıyla güven veren ses tonu ve konuşmasıyla doyuran ama alıp götüren bir ekran yüzü değil.
Show TV Ana Haber, listeye 66. sıradan girdi
Gelelim Erhan Çelik’ in Show TV’deki karnesine... 14 Haziran’da ilk haber bültenini sunduğunda ‘total’de 66. sıradan girmiş izlenme oranı listesine. Bir sonraki gün 51. sıraya, daha sonraki gün 36. sıraya yerleşmiş. Ali Kırca bıraktığında 30’lar civarındaydı. Erhan Çelik daha yükseltir mi? Zannetmiyorum.
Çok izlenen kanal haber bültenlerini izleyen kitleyle, Kanal 7’nin izleyici profili aynı değil. İkinci bir Ahmet Hakan olmaksa, o ayrı bir olay. Bir kere olur. Zaten Erhan Çelik’in de böyle bir iddiası ve isteği yok. Bu açıdan bakınca Çelik, Show TV’yi 30-50 aralığında (sıralamada) götürür. Bu kanal için yetiyorsa ona bir şey diyemem. Ana haber bültenleri bir alışkanlıktır. Eskilerin radyo ajansı alışkanlığı gibi. Gerçi son günlere baktım da artık o eski şaaşalı günleri kalmamış haber bültenlerinin.
‘NİZAMA ADANMIŞ RUHLAR’A GÖRE, GEZİ EYLEMİNİN ARKASINDA TOM SMITH VAR
Dizilerde ‘Gezi Direnişi’ne göndermeler yer aldı. Samanyolu TV’de ‘Nizama Adanmış Ruhlar’da açıkçası bekliyordum bir hareket. 31. bölümde ele alındı konu.
“Ülkemize bahar havası varken desteğe ihtiyacımız var. Bunun için bir misafirimiz gelecek” diyordu Fuat Emir (İlker’in babası). Bu misafir büyük olasılıkla CIA ajanıdır. Mısır’da, Suriye’de, Libya’da bu eylemleri planlamıştır bu kişi. Ne tesadüf bu misafir, ‘provokasyon eylemlerini’ yapacaklar tarafından Sarıgazi’de bir evde ağırlanır.
Senaristler ince ayrıntıları düşünüyorlar! Ajan ve yerli işbirlikçisi Fuat Emir bir araya gelir, “Eylemciler de polis de eve gitmek istiyor ateş söndü” diyerek üzerine ‘benzin dökmek’ gerektiği konuşulur.
Hikayenin bundan sonraki özeti; kahraman polis, kandırılmış direnişçiler, eli tabancalı provokatörler, bilinçli teyze, dış güçler... Bu arada aksiyon sahnelerinin daha gerçekçi ve kalabalık çekilmesinde fayda var diye düşünüyorum. Haftaya yeni bir ajan ve duran adamlar konusu işlenebilir...
ZAMANI ÖYLE GEÇMEYEN BİR FİNAL
Finali yapan dizilerin içinde tek, tüm televizyonlardaki yerli diziler içinde ise ‘unutulmazlar’ arasında yerini aldı ‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’. Tiryakileri arasında “Finali böyle olmamalıydı” diyenler çoğunlukta. Bir oyundu ve oyuncular, tiyatro temsilinden sonra verilen bir selam gibi geçtiler ekranda. Son söz, “Esas hikaye bitmedikçe, hikaye bitmez”di. Bugün yaşadıklarımıza, geleceğimize bir küçük ipucuydu final. Bana göre böylesi de yakıştı.