Saddam sonrası seçimle göreve gelen ilk Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani Fransız Paris Match dergisine içini döktü... "Ben de çok korkuyorum" diyen Talabani, şu an cumhurbaşkanı koltuğunda oturmak yerine, hukuk fakültesinde profesörlük yapmayı tercih ettiği söyledi. Dicle nehri kıyısında bir zamanlar Saddam'ın saraylarından biri olan ikametgahında altın varaklar ve süs havuzları arasında tedirgin bir yaşam süren Talabani (73) kalabalığın içinde tek başına... Olası bir suikast tehdidi yüzünden eşini ve çocuklarını ana vatanı Süleymani'ye de bırakan Talabani tamamen Kürt güvenlik görevlileri tarafından korunuyor.

KURTULUŞ İŞGALE DÖNDÜ

Talabani, "Biliyor musunuz ben de Süleymani'ye ye gitmeyi güven içinde evimde oturmayı tercih ederdim. Fakat tamamlamam gereken bir misyonum var. O da barış içinde birleşik bir Irak sağlamayı başarmak" diyekonuştu. Talabani şöyle devam etti:

* Irak'ın koalisyon güçleri tarafından kurtarıldığı ilk günü düşünün. Fakat Bush hükümeti ve Irak'taki generallerinin hırsı bu kurtuluşu işgale dönüştürdü. Iraklılar eğitimli ve gururlu bir millettir.

* Yemen ve Suudi Arabistan gibi ülkelerden "işgali" sona erdirmek için Irak'a gelen 30 40 bin yabancı asker var.

* Bizim dinimizi bilmiyorsunuz. Kontrol noktalarında askerlerin kadınların her yerine dokunarak araması bizim için tecavüzden farksız. Sonra Ebu Garib var...

* ABD, kuyruğunu bacakları arasına sıkıştıran köpek gibi Ortadoğu'yu daha büyük bir kaosun içine sürükleyip Irak'tan kaçamaz. Bush Demokratların kontrolündeki Kongre'yi yanına çekmeyi başaracaktır.

* Irak kendine yetebilen bir ülke. Suyu, petrolü ve birleşmiş bir ülke isteyen halkı var. Ülkemizin dünyanın en zengin ülkelerinden biri olacağına inanıyorum