Ekim, sektörün sorunlarına ilişkin Conrad Oteli'nde düzenlediği basın toplantısında, serbest piyasa yapısının sektöre ve Türkiye'ye büyük kazanımlar sağladığını ifade ederek, 1 Ocak 2005'ten bugüne kadar petrol sektöründe 10 milyar liranın üzerinde yatırım hareketi olduğunu, vergi gelirlerinde son 5 yılda 33 milyar liranın üzerinde artış sağlandığını kaydetti.

Vergiler ve ürün fiyatının, tavan pompa fiyatının en büyük bölümünü teşkil ettiğini belirten Ekim, tavan fiyat ve ÖTV düzenlemesi sonrasında, dağıtıcı ve bayilerin tavan pompa fiyatı içindeki ağırlığının yüzde 7,9'a düştüğünü söyledi.

Avrupa petrol piyasaları ile farklılıklara değinen Ekim, Türkiye'de dağıtıcı ve bayinin finansman yükünün benzinde litre başına 8-9 kuruşu bulduğunu, dağıtım sektörünün yasalardan kaynaklanan yüklerin neden olduğu ek giderleri taşıdığını, müdahale sonrası Türkiye'de akaryakıt fiyatlarının, tüm ek maliyetlere rağmen en yakın Akdeniz ülkelerinin gerisine düştüğünü kaydetti.

Serbest piyasaya müdahale edildiğini belirten Ekim, “Gerçekte ise fiyatlar yüksek değil. Dağıtım sektörünün ciro üzerinden net bilanço karı yüzde 1-3 seviyesindedir. Bu düzey, birçok sektörden daha düşüktür. Dağıtım sektöründe aşırı karlılık yoktur” diye konuştu.

Ekim, tavan fiyat kararının sonuçlarına ilişkin de şu görüşleri dile getirdi:

“Müdahale sonucunda Petrol Piyasası Kanunu ile oluşturulan serbest piyasa yapısı bozulmuştur. Piyasaya müdahale edilmiştir. Petrol Piyasası Kanunu hükümleri dışına çıkılmıştır. Rekabet ortamına zarar verilmiştir. Sektör ve EPDK arasındaki güven ortamı zarar görmüştür. Fiyat formülü, ülke gerçeklerinden tamamen uzak olup dağıtım zincirinin tüm halkalarını içermemektedir. Kaçak ve kayıt dışı faaliyetler artacaktır. Karar, petrol piyasası mevzuatı ve AB uyum süreci ile uyumsuzdur.”

“TAVAN FİYAT KARARI HUKUKİ TEMELDEN YOKSUNDUR”

Muammer Ekim, tavan fiyat kararının hukuki temelden yoksun olduğunu savunarak, “Sektörün daha fazla yara almaması için 2 aylık tavan fiyat uygulaması sonrasında serbest piyasa uygulamasına kesintisiz geri dönülmelidir” dedi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ekim, kapanan bayiler olduğu yönünde kendilerine de bilgiler ulaştığını, alınan kararların olumsuz etkilerinin zamana yayılacağını ifade ederek, Türkiye'de ÖTV'nin çok yüksek, Avrupa'nın en yükseği olduğunu, bir plan dahilinde bu vergi seviyesinin indirilmesi gerektiğini söyledi.
Ekim, “Son karar bu paralelde değildir. Birim/ÖTV artmıştır. Vergilerin artması gerekir, ama bu vergi artışı gerek ekonomik zorluklar gerekse tavan fiyat uygulamasıyla birleştiği zaman kaçakçılığın artmasıyla ilgili endişemi söylemiştim. Kaçakçılığın artması, tüketimin düşmesi Maliye Bakanlığımızın ÖTV artışından beklediği vergi artışını küçültecektir. Sonuçta, toplamda yine de bir vergi artışı olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Serbest piyasadaki çeşitlilik ve sunumların önünün kesilmemesi gerektiğini belirten Ekim, “Dava açmayı düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine, şunları kaydetti:

“PETDER tarafından da belki açılabilir. Ancak üyemiz bazı şirketlerin dava açtıklarını söyleyebilirim. Davalar açılmış durumdadır. Bu müdahale hukuki temelden yoksundur. Bununla ilgili haklarımızı yargı yoluyla takip edeceğiz. Bu yargı süreci devam edecektir. En az 3 şirket dava açtı. PETDER açabilir mi diye de araştırıyoruz.

Sayın bakanımızla (Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı) görüşmek için bir randevu talebimiz var. Bu hafta içinde bir randevu vermesinin mümkün olabileceği şeklinde bilgilendirildik. Maliye Bakanımızdan randevu talep etmedik.”

“UYGULAMA BAZI ŞİRKETLERİ, DAĞITICILARI ÇOK ZOR DURUMDA BIRAKMIŞTIR”

PETDER Yönetim Kurulu Başkanı Ekim, uygulamanın 2 aylık süreci içerdiğini, sektörde bir tahribat yarattığını, bazı şirketleri ve dağıtıcıları çok zor durumda bıraktığını ifade ederek, bir taraftan yargı yoluyla haklarını savunurken, diğer taraftan da en kısa sürede serbest piyasa ortamına dönülmesinin sağlanması gerektiğini söyledi.

Muammer Ekim, yapılan müdahalenin, tüm yatırımcılar için Türkiye'deki serbest piyasa uygulamasında gelinen aşamayla ilgili olarak yatırımlardaki ticari ve hukuki risklere ilişkin olumsuz bir iz bıraktığını savundu.

Ekim, “(Bundan sonra bir müdahale ile ilgili bir endişeniz var mı) derseniz, böyle bir endişem yok. 2 ayın sonunda serbest piyasa koşullarına dönüleceğine inanıyorum” dedi