TL'nin dali (piyasa) değerine ilişkin tartışmalar devam ederken, dolardaki yükselişin yeni haftaya taşınıp taşınmayacağı da merak ediliyor. Ekonomistler, reel kur hesabı ile enflasyon göz önünde bulundurulduğunda döviz kurlarında yaşanan yükselişin bir süre daha devam etmesini bekliyor. Başta ihracatçı şirketler olmak üzere, borsada döviz uzun pozisyonu olan şirketler bundan nemalanacak. Ancak sokaktaki vatandaş döviz kurlarındaki yükselişle birlikte başlayan zam yağmurundan endişeli. Kurdaki yükselişin bir süre daha devam etmesi durumunda TL'nin kontrollü bir devalüasyon yaşayacağı ifade ediliyor. HSBC Yatırım ekonomistleri ihracatçı imalat şirketlerinin maliyet artışlarını karşılayacak döviz kurunun dolar için 24.8, Euro için 26.6 civarında olduğunu hesaplıyor. Dolar haftayı 24 TL'nin kıyısında, Euro ise 25 TL'yi aşarak tamamladı. Kurların hangi seviyede dengeyi bulacağı ya da ekonomi yönetiminin TL'de değer kaybına hangi seviyelere kadar izin vereceği henüz bilinmiyor.

ZARARI HALKA

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten ortodoks politikalara dönüş ile birlikte faiz artışı bekleniyor. Yüksek bir faiz artışı öncesinde TL üzerindeki baskının kaldırılması ihracatçıyı rahatlatacak, ancak halk için enflasyon ile gerçek mücadele başlayacak. İğneden ipliğe her şeye zam gelecek. Türkiye'nin rasyonel politikalara dönme dışında bir seçeneği kalmadı, ancak kötü ekonomi yönetiminin bedeli bir kez daha emekçilere pahalılık ve yoksulluk olarak yansıyacak.

Faiz yüzde 40'a çıkabilir
Ekonomi yönetimindeki atamalar, uluslararası finans kuruluşlarının Türkiye'ye ilişkin beklentilerini değiştirdi. ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs ekonomisti Clemens Grafe, müşterilere gönderdiği politika notunda, ekonomiyi istikrara kavuşturmanın “döviz kurunda büyük bir ayarlama gerektireceğini” söyledi. Grafe, “Bize göre bu durum, ortodoks bir politika yapıcının faiz oranlarını mevcut mevduat faiz seviyesi olan yüzde 40'a çıkaracağını gösteriyor” dedi.

Türkiye'nin yüksek enflasyon sarmalına düşme tehlikesi var
ABD merkezli Wall Street Journal gazetesi, Türkiye'de yeni ekonomi yönetiminin atacağı adımların yaratacağı etkileri değerlendirdi. Jon Sindreu tarafından kaleme alınan yazıda, ortodok politika adımlarının olumlu olduğunu ancak sert bir sapmanın da riskler yaratacağını söyledi. Sindreu, “Zaten yüzde 40 seviyesinde olan enflasyonla yüksek ithalat fiyatları, başka bir tehlikeli enflasyonist sarmal üretebilir. Böyle bir senaryo yabancı sermayeyi çok fazla cezbetmez” uyarısında bulundu.

Hafize Gaye Erkan

Erkan'ın manevra alanı dar
İngiliz finans gazetesi Financial Times, yeni Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan'la ilgili bir analiz kaleme aldı. Yazıda önceki Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun iki yıl içinde faiz oranlarını yüzde 19'dan yüzde 8.5'e indirdiği ve bankanın lirayı desteklemek için bu yıl yaklaşık 25 milyar dolarlık döviz rezervi yaktığı hatırlatılırken “Bu, işleri tersine çevirme zorluğunu üstlenen Erkan'a çok az manevra alanı bırakacaktır” ifadeleri kullanıldı.

Sözcü'den Mehtap Özcan Ertürk'ün haberine göre haberde ayrıca “Erkan'ın ekonomi politikasına pek sabır göstermeyen bir cumhurbaşkanını yatıştırarak Türkiye'yi daha sürdürülebilir bir politika yoluna sokma ve yabancı yatırımcıları çekmek arasındaki ince çizgide yürümesi gerekecek” ifadeleri yer aldı.

Mehmet Şimşek

‘Bilgisine ve tecrübesine güveniyorum'
– Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Merkez Bankası (TCMB) Başkanlığı'na atanan Hafize Gaye Erkan'ı kutlayarak, “Bilgisine ve tecrübesine güveniyorum” ifadelerini kullandı. Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında, “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanlığı'na atanan Sayın Hafize Gaye Erkan'ı kutluyorum. Bilgisine ve tecrübesine güveniyorum. Sayın Erkan, bugün devir teslim töreni ile görevine resmen başladı. Kendisine başarılar diliyorum. Ülkemize hizmet yolunda Allah yardımcısı olsun” değerlendirmesinde bulundu.