Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,1176
EURO
38,1807
IMKB
10.030,000
ALTIN
2.920,760
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
TUĞBA ÖZAY, CEZAEVİ'DEN MEKTUP YOLLADI
TUĞBA ÖZAY, CEZAEVİ DEN MEKTUP YOLLADI
 
Rulet operasyonu kapsamında "çeteye yardım" iddiasıyla tutuklanarak Paşakapısı Cezaevi'ne konulan Tuğba Özay, cezaevinden mektup gönderdi.
 
3.10.2007 - 11:10
Özay, Kelebek'e gönderdiği mektubunda  "Zamanı gelince tüm doğrular ortaya çıkacaktır" dedi.
Adalet yerini bulacak
Özgürlüğüme veda edeli yaklaşık 2 ay oluyor. Fiziksel anlamda kısıtlanmış olsam da, düşünsel anlamda hiç olmadığım kadar özgürüm. Elbette zamanı gelince tüm doğrular ortaya çıkacak. Adalet yerini bulacaktır. Buna tüm yüreğimle inanıyorum.   
Mektupları derleyeceğim
Her gün yüzlerce mektup alıyorum, Hemen hemen bütün cezaevlerinden mektuplar geliyor, fakat cevap veremiyorum. Çünkü dediğim gibi yüzlerce var. Ama çıktığım zaman izinleri olursa tüm mektupları bir kitapta toplamak istiyorum.
Koğuşun yeni sorumlusu
Koğuş sorumlusu oldum. Arkadaşlar sağolsunlar, beni istediler. Sorumluluk almayı severim, bilirsiniz. Sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif çalışmalar yapmak istiyorum insanlara moral vermek adına. Beni merak etmeyin, güneşli yarınlar yakındır.
Şiir de yazdı
Tuğba Özay, gönderdiği mektubu kendi yazdığı şu şiirle noktaladı: Uçsuz bucaksız denizlerde olmak vardı şimdi/ Tüm yasakların delindiği, arsız, umarsız, vurdum duymaz/ Bir gecede, en kederli bir türküde, sessizce/ Pupa yelken gitmek vardı şimdi/ Kuşlar kadar özgür olmak vardı.

İşte Özay’ın mektubu

Özgürlüğüme veda edeli yaklaşık iki ay oluyor. Fiziksel anlamda kısıtlanmış olsam da, düşünsel anlamda hiç olmadığım kadar özgürüm. Burada düşünmeye o kadar çok zamanım oluyor ki. Her şeyi düşünüyor, tartıyor, gözlemliyor, soruyor ve sorguluyorum. Kendi doğrularımı ve yanlışlarımı da değerlendiriyorum. Yaşamım boyunca her şeyin açıklaması olmuştur bende. Elbette zamanı gelince tüm doğrular ortaya çıkacak, adalet yerini bulacaktır. Buna tüm yüreğimle inanıyorum. Hepimizin hayatında inişler ve çıkışların olması çok normal. Sonuçta her şey insanlar için. İnsan olmak, iki kol, iki bacak sahibi olmak değil, yürek ve beyin işidir. Yaşadığımız süre içerisinde yeri gelmiş yüreğimize kilit vurmuş, beynimize hükmedememişizdir. Yeri geldiğinde ise, beynimize hükmetmiş, yüreğimizi dizginleyememişizdir.

Ben cezaevine girdikten sonra, basında yer alan birçok haber beni derinden etkilemiştir. Ya da meydanı boş bulup da yalan yanlış yargılarda bulunan insanlar yaralamıştır haliyle. Fakat acı çektikçe güçlendiğimi fark ettim. Acının olmadığı bir hayatı yaşanmamış sayarım. Burada acılarıma acı katsam da, ruhumun da beslendiğinin farkına vardım. Ruhumu acıyla besledim. Nice insanlar tanıdım, dertleştim, içlerini döktüler, kendilerini anlattılar bana. Herkesin yükü kendine ağırdır. Dört duvar arasında olmak demek, suçlu olmak demek değildir. Kimini hayat şartları bir noktaya getirmiş, kimi namus davasına kendini yakmış, kimi sevdiğine kaçmış, kimi bile bile kendini ateşe atmış. Özgürlüğüme kavuştuğum zaman tüm bunları bir bir anlatır kendimi daha iyi bir biçimde ifade ederim. İki satır cümlelerle anlatılmıyor bazı şeyler.

MEKTUPLARI KİTAPTA TOPLAYACAĞIM

Selamlarınızı alıyorum, ilginize teşekkür ederim. Ayrıca sizin aracılığınızla beni yalnız bırakmayan tüm sevenlerime sevgilerimi, selamlarımı iletirim. Her gün yüzlerce mektup alıyorum, Türkiye’nin dört bir yanından. Ayrıca yurtdışından gurbetçilerimiz de beni yalnız bırakmıyorlar sağ olsunlar. Yine sizin aracılığınızla tüm kader mahkûmlarına selam olsun. Hemen hemen bütün cezaevlerinden mektuplar geliyor, fakat cevap veremiyorum. Çünkü dediğim gibi yüzlerce var. Ama çıktığım zaman izinleri olursa tüm mektupları bir kitapta toplamak istiyorum. Sakın yanlış anlaşılmasın, ticari bir amaç güderek düşünmüyorum böyle bir şeyi. Sadece onların da sesi olmak istiyorum. Çemberin içinde olmakla, dışında kalmak farklıdır.

Sağlık durumum gayet iyi. Geldiğim günden beri Yabancılar Koğuşu’nda kalıyorum. Dünyanın birçok ülkesinden arkadaşlar var burada. Basında yazıldığı gibi karantinada kalmadım veya başka koğuşlarda. Herkesle ilişkilerim çok iyi. Görevliler de işlerini gayet güzel yapıyor. Müdürümüz, doktorumuz, bütün personel, herkes için elinden geleni yapıyorlar. Ben geldikten sonra spor yaparken ayak bileğim burkuldu ve üzerine düştüm, ayağım kırıldı. Alçıya alındı. Bununla ilgili bile bazı gazeteler yanlış ve şaibeli haberler yaptılar. Onlara da hak veriyor, anlayışla karşılıyorum. Alçımı burada kendim çıkardım. Bir kovaya sıcak su koydum, 1 saat beklettim. İki Azeri arkadaş da yardımcı oldular sağ olsunlar, açtık alçıyı. Şimdi rahatça volta atabiliyorum :)

BU SINAVI BAŞARIYLA GEÇECEĞİM

Sürekli yazıyorum. Sayfalar dolusu yazılar yazdım. Her gün bütün gazeteleri, köşe yazılarını takip ediyorum. İlgimi çeken tüm yazı, haber ve makaleleri kesip biriktiriyorum. Onlardan da bir derleme yapmak gibi bir düşüncem var. Türkiye ve dünyada gelişen olaylar, çelişkiler ve vesaire... Burası bir okul, büyük bir sınav veriyor insan. Bu sınavı başarıyla geçeceğime inanıyorum. Sabretmeyi, dayanmayı, mücadele etmeyi daha çok öğrendim. Kendimi geliştirmek için uğraşıyorum.

Uçsuz bucaksız denizlerde olmak vardı şimdi

Tüm yasakların delindiği, arsız, umarsız, vurdum duymaz

Bir gecede, en kederli bir türküde, sessizce

Pupa yelken gitmek vardı şimdi

Ay ışığı yol yapmalıydı geceye

Teknenin en ucunda oturmalıydım

Hayallere dalmalı

Güneşli yarınlara yelken açmalıydım

Bir duble rakı olmalıydı elimde

Yosun kokusuyla

Çektiğim sigaranın dumanı

Karışmalıydı

Haykırmalıydım dağlara

Duyan duymalı

Duymayana duyan duyurmalıydı

Tüm sevdalarımı

Özgürlüğün tadıyla

Kadehteki rakının tadı kardeş olmalıydı

Paylaşmalıydım

Denizle, dağlarla ay ışığının yaptığı yolla

Yüreğimdeki sızıyı

Kardeş etmeliydim onları da

Onlar kardeş oldukça

Ben çoğalmalıydım şimdi

Sonra

Issız bir yerde demir atmalıydım

Gecenin karanlığında

Yıldızlar göz kırpmalıydı

Sarhoş olana dek içmeli

İçtikçe

Kusmalıydım...

Kustuğum

Kin değil

Nefret değil

Öfke değil

Yalnızlığım olmalıydı

Yalnızlığımı kusunca

Çoğalmalıydım yine

Bir limana yanaşmalı

Beni bekleyen babamı almalıydım

Yanında anam olmalıydı

Birlikte devam etmeliydik yola

Onlara da birer duble rakı koymalıydım şimdi

Kadehleri tokuşturmalı

Sevdalara içmeliydik

Sonra bir ezgi dolanmalıydı dilimize

Bıkmadan

Usanmadan söylemeliydik

Kadehleri bir bir devirmeli

Bu kez

Özgürlüğe içmeliydik...

Özgür olmak vardı şimdi

Kuşlar kadar özgür

Kuşlar teknenin kaptanı olmalıydı

Türküleri katmalıydık onlara da

Bizimle şakımalılardı...

Anam,

Babam,

Ben

Ve çoğalttıklarımız

Gitmeliydik o gece

Bağıra bağıra!

Ama sessizce uzaklaşmalıydık

Bitmeyen bir yolculuk olmalıydı

Özgürlüğe uzanan bir yolculuk adı

Şimdi Kuşlar kadar özgür olmak vardı 

Koğuş sorumlusuyum

Bu arada koğuş sorumlusu oldum. Arkadaşlar sağolsunlar beni istediler. Burası çok sosyal bir cezaevi. Hemen her hafta bir faaliyet düzenleniyor. Ben de sosyal, kültürel ve sportif alanlarda çalışmalar yapmak istiyorum. Geçenlerde konferans salonuna bir sanatçı geldi. Tüm tutuklular, benim sevdiğim şarkıyı; "Aldırma Gönül"ü söyledik hep bir ağızdan. Duygular karmakarışık burada. Kimi sessizce ağlıyor tenhalarda, kimi haykırıyor kederinden avlunun ortasında... Diyorum ya tüm duygular aynı anda yaşanıyor. Ruhumu besliyorum dostum, bu dört duvar arasında... Sabrediyorum... Tüm sevenlerime ve kader mahkûmlarına sabır diliyorum. Beni merak etmeyin, güneşli yarınlar yakındır. 

Sevgilerimle Tuğba Özay Paşakapı Cezaevi

kelebek



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


PATLAMALARDA "POLİS İHMALİ İDDİASI

İŞYERİNDE DÖVÜLEREK ÖLDÜRÜLDÜ

JANDARMA'NIN 5 MİLYON YTL'LİK BÜYÜK BAŞARISI
»   CİNAYET'TE POLİSİ ŞAŞKINA ÇEVİREN SÜRPRİZ
»  İZMİR'DE PATLAMA 2
»  HRONT DİNK DAVASI 11 ŞUBAT 2008'E ERTELENDİ
»  CEZAEVİ ARACINDAKİ ÇIKARTMAYA SORUŞTURMA
»  KAR MASKELİ SAHTE POLİSLER ÇETESİ
»  ÖLÜLERE'DE KREDİ KARTI ÇIKARTIYORLARDI
»  İŞTE DİNK CİNAYETİ'NİN AYRINTILARI
»  TURİST KIZIN ŞEYTANİ TECAVÜZ PLANI
»  ÇAKIRALP'İ SUÇLAYAN YAYINEVİ SAHİBİ TUTUKLANDI
»  YAPTIRDIĞI CAMİ'NİN SENETLERİNİ ÖDEMEDİ,İCRALIK OLDU
»  YÜZEREK ÖCALAN'I ÖLDÜRMEYE GİTTİ
»  ''ANNEMİ ÇOK ÜZDÜN BABA'' DEDİ, BABASINI ÖLDÜRDÜ
»  KATİLİ KAN TUTTU CİNAYET YERİNE GELDİ
»  ANKARA, FACİANIN EŞİĞİNDEN DÖNDÜ
»  PTT GÖREVLİSİNİ ÖLDÜRÜP, KASADAKİ PARAYI GASP ETTİLER
»  TATİL VAADİYLE DOLANDIRILDILAR
»  HAYAL TACİRLERİNE HAYAL ETMEDİKLERİ KADAR CEZA
»  ÇAKICI, HASTANELİK OLDU
»  ŞEMDİNLİ'NİN OLAY SAVCISI ORTADAN KAYBOLDU
»  KAÇAK AKARYAKITIN YILLIK FATURASI 10 MİLYAR DOLAR
»  ELFİDE, MUHTARLA YATTI MI YATMADI MI DAVASI
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.