Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
38,2418
EURO
43,9567
IMKB
9.322,000
ALTIN
4.227,330
 
Hava Durumu ANKARA
8 / 23 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
TÜLİN ŞAHİN'LE ÇOK ÖZEL
TÜLİN ŞAHİN LE ÇOK ÖZEL
 
12 yıldır mankenlik yapıyor. 1999’dan beri Türkiye’de yaşıyor. Esprit, Ralph Lauren, Tomy Jean gibi markalar için katalog çekiyor.
 
26.2.2006 - 00:14
Türkçe ve Danca dışında, İngilizce, İsveççe, Norveççe, Fransızca, Almanca da biliyor. Yılın 150 gününü iş için yurtdışında geçiriyor. Ama biz onu bu özellikleriyle tanımıyoruz. Bir "Sivaslı Cindy" tutturmuş gidiyoruz. Tülin Şahin (26) uluslararası çapta çalışan sayılı Türk mankenlerinden biri. Bu defa onunla işini konuştuk.

Kaç yıldır mankenlik yapıyorsunuz?
26 yaşındayım. 14 yaşında başladım. Bu günlerde hiç kimsenin sevmediği bir ülkede Danimarka’da doğdum. (Allah’tan magazin basını bunu hatırlamakta güçlük çekiyor. Hiç gitmediğim baba memleketim Sivas’ta kuç uçsa bana mikrofon uzatırlar. Bu sefer parçaları birleştiremediler.) "Top Model Denmark" diye bir modellik yarışmasını kazandım. Hafta sonu ve tatillerde yarı zamanlı çalışmama için verdiler. Toys’R’us, 2M gibi markalar için katalog çektim. 18 yaşından sonra tam zamanlı çalışmaya başladım.

Ve o ülke senin bu ülke benim dolaşmaya başladınız.
Aynen. Danimarka’da Model Booking diye bir ajansa kayıtlıyım. Ajansım benim için anlaşmaları yapıyor. Ben de söyledikleri yerlere gidiyorum. Milano, Paris, Hamburg, Madrid. Dünya çapında tanınan ajanslarla ortak iş yapıyorlar. Örneğin Milano’da Fashion’la çalışıyor ki Fashion her mankenin rüyasıdır.

Milano, Paris dolaşırken Türkiye’ye yolunuz nasıl düştü?
19 yaşındaydım. Paris’te bir İtalyan firması için çekim yapıyordum. Ajanstan bir telefon geldi: "Tülin, Türkiye’den seni bulmuşlar. Zeki Triko’ya katalog çekmek için üç günlüğüne İstanbul’a gideceksin."

İlk sözünüz ne oldu?
Gözümün önünden Kapalıçarşı ve Sultanahmet görüntüleri geçti ve "Ben ne yapacağım orada" dedim. "Herhangi bir ülkeye gidiyormuş gibi gidecek, işini yapıp geri döneceksin" dediler. Ama öyle olmadı. Çekimin yapıldığı ilk gün stüdyoya basın muhabirleri yağdı. "Cindy’nin benzeri" haberini almışlar. Birden çok popüler oldum. İşler yağdı. Bir yıl içinde İstanbul’a temelli yerleştim. Türkçe öğrenmem ve buradaki sistemi çözmem biraz zaman aldı tabii.

Ama herkes sizi Sivas’ta doğdunuz zannediyor değil mi?
Hep bu Sivaslı Cindy lakabı yüzünden. Sivas’ta inek sağarken keşfedildim zannediyorlar. Ben bu köyden indim şehre imajımı silmek için ne kadar uğraşıyorum bir bilseniz. Ama bayağı yol kat ettim. Son iki yıldır uluslararası bir manken olduğum bilinmeye başladı. En azından yurtdışına gidenler billboard’larda beni görüyor.

TÜRKİYE’NİN KATKISI KİLO OLDU
Türkiye mesleki anlamda size ne kattı?
Kilo. Burada yaşadıktan sonra 22 kilo aldım. Yemek yeme disiplinimi kaybettim. 2001’de hepsini verdim ama bir ara tartının ibresi 70’e değdi. Diğer taraftan Türkiye’yi tanıdığım için çok mutluyum. Türk’tüm ama Türkiye benim için herhangi bir ülkeden daha yabancıydı. Her yıl birer hafta Ege’ye tatile gelirdik o kadar.

Peki şimdi iş için yurtdışına ne sıklıkta çıkıyorsunuz?
Yılda 200 gün seyahat ediyorum. Bunun 150 günü yurtdışındayım. Mesela bir hafta önce Meksika’dan New York’a geçtim. Yarın Hamburg, oradan da Nice’e gideceğim. Polo Ralp Lauren, Esprit, Tommy Jean, Noa gibi markalar, İsveç Elle, Bela, Femina gibi dergiler için modellik yapıyorum.

Türkiye ’deki moda dünyası ile yurtdışını karşılaştırır mısınız?
Türkiye’deki defileler çok uzun. Manken hopluyor, zıplıyor, dans ediyor. Yurtdışında mankenin sadece yürüdüğü, 20 dakikalık minimalist defileler yapılıyor. Defile koreografisi konusunda başarılı az isim var Türkiye’de. Bir Uğurkan Erez gibiler pek yetişmiyor. Katalog çekimlerine gelince. Yüzde seksen kopya çekiyorlar. "O yapmış biz de yapalım" diyorlar. Özgünlük yok.

Cindy ile benzerliğim mesleğimde işe yaradı
Cindy’ye benzerlik yurtdışında da işe yarıyor mu?
Yaramaz mı? Ajanstakiler anlatıyor. Fotoğraflarımı ilk gören "Aaaa Cindy" diye çığlık atıyormuş. Benim için büyük avantaj. Herkes onun tüm zamanların en güzel kadını olduğu yolunda hemfikir.

Bu benzerlik nedeniyle yaşadığınız en ilginç hikaye ne?
2000 yılı, kiloluyum. Milano’da dolaşırken Versace’ye girdim. "Bongiorno Cindy" diye karşıladılar. Değilim dedim, inanmadılar. Arkalardan bir yerden Cindy’nin Versace için 18 yaşında çektiği kataloğu getirdiler. "Bu sensin" diye tutturdular. Çünkü o fotoğraftaki Cindy de kiloluydu. Neyse ben bir elbise denedim. Şifon üzeri silme taş. Mağaza müdürü geldi iltifatlar, iltifatlar. Merkezle konuştuğunu bu elbiseyi bana hediye etmek istediğini söyledi. Kulaklarıma inanamadım. Elbisenin fiyatı 10 bin dolar. Danimarka’yı ajansımı aradım, durumu anlattım. "Al o elbiseyi, buna dolaylı reklam derler, senin Milano sokaklarında Versace poşetiyle dolaşman onlar için büyük reklam. Çünkü yalnız onlar değil sokaktaki her üç kişiden ikisi seni Cindy zannediyor." İtiraf ediyorum, aldım. Ama aldığımı da Cindy’ye haber verdim.

Nasıl?
Bir yurtdışı defilesi sırasında eskiden Cindy’nin menajerliğini yapmış biriyle tanıştım, ona anlattım. O da Cindy’ye anlattı. "Fatura bana gelmesin de hiç önemli değil" demiş.

Cindy’ye takip ediyor musunuz?
Moda dünyasını takip ettiğim için onu da ister istemez takip ediyorum. Kiminle kontratı var, hangi tanıtıma gidiyor biliyorum. Ama ne yaparsa aynısını yapayım tribinde değilim.

Aynaya baktığınızda ben gerçekten Cindy’ye benziyorum diyor musunuz?
Aynaya bakıp böyle bir şey demiyorum ama çok benzediğimden eminim. Jean Paul Gaultier İstanbul’a geldiğinde beni gördü ve "Little Cindy" diye boynuma atladı. Onu da beni de yakından görenler "Konuşmanız, el hareketleriniz bile aynı" diyorlar. O zaman korkmaya başlıyor insan.

Siz hiç karşılaştınız mı?
Hayır. Ara sıra bazı Türk markalar bu tür girişimlerde bulunuyor. "Bir reklam filmi çekelim. İkiniz birbirinin yanından geçin falan." Bütçelerde problem çıkıyor. Bunu yapacak marka uluslararası olmalı. Ve yabancı basını da Türkiye’ye davet etmeli. İkimizden biri ölmeden inşallah bir yapan çıkar.
(Hürriyet )


Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


MİNE ÇAYIROĞLU FAHİŞE OLDU

EN PAHALI GÖĞÜS ŞOV!

"HÜLYA İLE ARAMIZDA YILLARDIR BİR ŞEY YOK"!
»  MÜJDAT GEZEN'İN 600 MİLYAR'I NASIL ÇARPILDI?
»  CARMEN'DEN LEZBİYEN SOV!
»  TUĞBA ÖZAY, PİRELLİ'YE SOYUNMAK İSTİYOR
»  KURTLAR VADİSİ'NDEN JUDO FEDERASYONU'NA
»  GAMZE ÖZÇELİK'İ ŞAŞIRTAN GÖRÜNTÜLER
»  "ESTETİK YAPTIRACAĞIM AMA SEYİRCİ KIZIYOR"
»  SEREN'İN İNTERNET AŞKI!
»  SHEVE'NİN EŞİNE SÜRPRİZ TEKLİF
»  MANKENLERE SUÇ DUYURUSU
»  SERAY SEVER'İN SON MUMARASI
»  YENİ CEYAR, TRAVOLTA
»  METİN ŞENTÜRK, 'MANZARAYI KAPATIYOR' DİYE AĞAÇ KESTİRDİ!
»  LOPEZ HAMİLE KALMIŞ
»  TATLISES HAVAYOLLARI YOLDA
»  GAMZE ÖZÇELİK'İN ŞOK GÖRÜNTÜLERİ
»  LIZA MINNELLI, EVİNİ, İÇİNDE ÜVEY ANNESİYLE SATILIĞA ÇIKARDI
»  RONALDO'NUN PODYUM AŞKLARI!
»  "PİLİÇ SEKRETER GAMZE"
»  GAMZE ÖZÇELİK:"GÖKHAN YALAN SÖYLÜYOR"
»  ÜNLÜLERİN KOMİK SÖZLERİ
»  40 TRİLYONLUK GÜZEL!!!
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.