Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Arap ülkelerinde çok sevilmesi ve Türk dizilerinin Ortadoğu'da büyük sükse yapması, 22 Arap ülkesinden binlerce turistin Türkiye'yi tercih etmesine sebep oluyor.

Geçen yıla oranla Suudi Arabistan, Dubai, Katar, Kuveyt ve Bahreyn'den Bursa'ya gelen Arap turist sayısında yüzde 60 artış yaşandı. Bir Avrupalı turiste oranla Arapların 5 katı para harcadığını belirten turizmciler, geçen yıl 560 bin olan turist sayısının bu yıl 1 milyona ulaşacağını, 54 sektörü direkt olarak etkileyen turizmin ekonomiyi canlandırdığını ifade ediyor.

Türsab Güney Marmara Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Akkuş, Bursa'nın turizmde öncelikli hedefinin Ortadoğu olduğunu belirterek, "Valilik, belediye, sivil toplum örgütleri, odalar ve turizmciler el ele verip güzel bir tanıtım çalışması yaptık. Bursa'yı artık Arap Mahallesi haline getireceğiz. Elimizde böyle bir imkan ve gelir varken, misafirlerimizi hoş tutmak varken, başka yerlerde arayış içine girmeyeceğiz" dedi. Bursa'ya gelen turistler ise, Bursa'nın yeşilliğine, Uludağ'ın serinliğine, mangal keyfine, alışveriş merkezlerine, tarihi han ve çarşılarına hayran kalıp milyonlarca dolar bırakıyor.

Mehmet Akkuş, 1980'li yıllarda Bursa'nın Arap Mahallesi haline dönüştüğünü, bu yıllara geri dönmek için ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini belirterek şöyle konuştu: "Ortadoğu'nun aynı ilgisini çekmek için her türlü çalışmayı yapıyoruz. O yıllarda Bursa'ya bu kadar turist çekmek için tanıtım, organizasyon ve fuar çalışması olmamıştı. Bursa Valiliği'nin önderliğinde bütün Ortadoğu'daki fuarlara katılıyoruz. Dubai'den, Katar, Bahreyn ve Cidde fuarına kadar bire bir giderek tanıtım çalışması yapıyoruz.(STAR)

Üst düzeyde Bursa'dan katılım Arap turizmcilerin ilgisini ve güvenini kazanıyor. Devlet otoritesinin müşterinin ayağına giderek pazarlama ve tanıtım yapması onlara samimi ve güven verici geliyor. Arap turistler 1980'li yıllardan Bursa'yı tanıyıp bildikleri için bağlantı yapmamız daha kolay oluyor."

BAŞBAKAN TÜM ORTADOĞU'NUN LİDERİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Ortadoğu'daki ülkelerin liderlerinden daha çok sevildiğini kaydeden Mehmet Akkuş, şunları söyledi: "Onlar Erdoğan'ı ortak lider olarak görüyorlar. Daha önceden Türkiye Cumhuriyeti Devletini güvenilmeyen bir ülke olarak görüyorlardı. Ancak, şimdi durum çok farklı. Türk dizilerinin de tanıtımda katkısı çok büyük. Bizim sanatçılarımız Araplar tarafından çok sevildi."

Bursa olarak hedefin 2010 yılında 560 bin olan turist sayısını bu yıl bir milyonun üzerine çıkarmak olduğunu anlatan Akkuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçen yıla oranla Arap turist sayısında yüzde 60 artış var. Bundan sonra Bursa'yı Arap mahallesi haline getiriyoruz. Elimizde çok güzel bir imkan var. Eğer biz misafirlerimizi memnun edersek, önümüzdeki yıllarda bunun çok güzel meyvelerini yeriz. Bizim için Almanya, Amerika, Rusya ya da başka ülkelerden gelecek turistler ekstradır. Kilitlenme noktamız Ortadoğu olacak."

AVRUPALININ 5 KATI HARCIYOR

Arap turistlerin Bursa'da kendi ülkesinde gibi rahat hareket ettiğini ifade eden Mehmet Akkuş, şunları söyledi: "Bir Arap turist Avrupalının 5 katı para harcıyor. Zaten ailece Bursa'ya geliyorlar. Her bir ailenin en az 5 çocuğu olduğu düşünülürse, ekonomiye yaptığı katkı ortada. Bursa olarak en büyük eksiğimiz konaklama sıkıntısı. 5 yıldızlı yeni oteller inşa ediyoruz, ancak Arap turistler için butik otel, apart otel, vip tatil köyüne ihtiyaçlarımız var. Turizme yatırım yapmak isteyen işadamlarımız butik vip otel, ya da apart otel tarzında kendilerini geliştirmeli. 5 yıldan daha eski olan otellerimiz de kendilerini yenilemeli. Hizmet kalitesini artırmalıyız. Teknoloji ve eğitim durumumuz gelişiyor. Bursa'nın esnafı da artık bilinçlendi. Arap müşterilerine farklı fiyat tarifesi uygulamıyor. Alışveriş merkezlerindeki mağazalar zaten kurumsal. Herkes artık elini taşın altına koyuyor. Turistleri, 'yolunacak ördek' gibi görmüyorlar. Çünkü fiyat politikası ve hizmet kalitesi çok önemli. Bu misafirler bize bundan sonra sürekli lazım."

RAMAZANDA BURSA'YA PROJESİ

Mehmet Akkuş, Arap turistleri Ramazan ayında Bursa'ya çekmek için Dubai fuarında tanıtım yaptıklarını, bu hafta çekilecek tanıtım filmlerinin Ortadoğu'daki turizm kanallarında gösterileceğini anlattı.

Ramazanda Bursa Projesini başlattıklarını anlatan Mehmet Akkuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kültür Bakanlığı destekledi. İstanbul ve Konya'da bu projeye dahil edildi. Ramazan'da İstanbul'a gelecek Arap turist mutlaka Bursa'ya da taşınacak. Bursa'ya gelen İstanbul'a götürülecek. Türk Hava Yolları ile ortak çalışma yapıyoruz. Ramazan da onlar da ciddi indirimlerle paket programa dahil olacaklar. Ramazan da 4 gün gelecek Arap turist 3 günlük ödemesi yapacak. Turizm direkt ya da dolaylı 54 sektörü etkiliyor. Cari açığın konuşulduğu bir ortamda, yüzde 90 bedeli kendi öz
kaynaklarımızla kazanılan ve kendi sektörlerimizi canlandıran turizme 4 elle sarılmalıyız. İthal hiç bir şey kullanmıyoruz. Sadece akaryakıt ithal ediliyor. Bu yüzden devlet turizme daha güzel teşvik sağlamalı. Bursa'da 4 mevsim turizmi yaşatmalıyız. Bu konuda büyük katkısı olan Vali Şahabettin Harput, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve turizme destek veren herkese teşekkür ediyoruz."

Türsab Yürütme Kurulu Başkanı Akkuş, Yenişehir Havaalanı'nın Arap turistler için kullanılması için düzenli ve yüksek kapasiteli uçuş olması gerektiğini, ancak charter seferler yapılacağını kaydederken, ilerleyen günlerde bununla ilgili ciddi çalışma yapacaklarını sözlerine ekledi.

BURSA'DA EN ÇOK NERELERİ GEZİYORLAR

Kendi ülkelerinde 55-60 dereceyi varan sıcakta bunalan Arap turistler Bursa'nın yeşilliğini, dağın serinliğini ve kaynak sularını çok seviyor. Günün büyük bölümünü dinlenerek geçiren Arap turistler, Çekirge, Altıparmak, Yeşil gibi semtlerde ya apart otellerde kalıyor ya da kiralık evlerde konaklıyor. Otellerde konaklayan Arap turist sayısı ise azınlıkta. Alışveriş merkezlerini gezmeye bayılan, Bursa'nın tarihi hanları ve çarşılarını karış karış gezip uygun fiyatla alışveriş yapmayı seven Arap turistler, kebapçıları dolduruyor. Uludağ'a çıkmayı, Saitabat Şelalesi'ni görmeyi, 600 yıllık tarihi İnkaya Çınarı'nda mangal yapıp dalından meyve yemeyi seven Araplar, kaplıcalardan da istifadeyi ihmal etmiyor.