Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
35,2042
EURO
36,6532
IMKB
9.627,000
ALTIN
2.955,520
 
Hava Durumu ANKARA
2 / 10 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
YÖK - HÜKÜMET KAVGASI SÜRÜYOR
YÖK - HÜKÜMET KAVGASI SÜRÜYOR
 
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanması ve sonrasında yapılan tartışmalarla ilgili olarak, ''Yargının sessiz kalması, bütün bu suçlamaları ve Olumsuzlukları kabul ettiği anlamına gelmiyor. Tam tersi hukuka saygının gereği olarak şu an sabır imtihanından geçiyor'' dedi.
 
28.10.2005 - 00:05
TBMM Genel Kurulu'nda bazı kamu alacaklarının tahsili ve terkinine
ilişkin yasa tasarısı görüşmelerinde 5. madde üzerinde konuşan CHP
Bursa Milletvekili Mustafa Özyurt, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Rektörü Prof.Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanmasını gündeme getirdi.
Hükümet'in sürekli olarak YÖK ile uğraştığını savunan Özyurt, ''Ne
Osmanlı ne de Cumhuriyet döneminde hiçbir rektör tutuklanmadı. Bunu
bir yere yazın. Bu, AK Parti iktidarına yazılacaktır'' dedi.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in kendisini ziyaret eden rektörler için
''70 adam'' ifadesini kullandığını ileri süren Özyurt, ''70 adam
gelmiş yerine, 70 rektör gelmiş desin. Oradakiler en az sizin kadar
adamdır. Üniversite sizin döneminizde olduğu kadar hiçbir dönem bu
kadar kötü muamele görmemiştir. Bu yüzkarası bir olaydır'' diye
konuştu.
YÖK Başkanı Prof.Dr. Erdoğan Teziç'in, Aşkın'ı cezaevinde
ziyaretinde üzerinin aranmasını da eleştiren Özyurt, ''YÖK Başkanı
ayakkabılarına kadar aranmıştır. Üniversite rektörlerine bu kötü
muamele sizin sayenizde olmuştur. Hocalarınıza yaptığınızı herkes
görmüştür'' görüşünü ifade etti.

-''HUKUK ÇERÇEVESİNE OTURTMAYA ÇALIŞTIK''-

Özyurt'un eleştirilerine hükümet adına yanıt veren Adalet Bakanı
Cemil Çiçek, hukuk devletinde herkesin hukuk kurallarına riayet etmesi
gerektiğini söyledi.
Yargı bağımsızlığının birinci ayağının, yargıya intikal etmiş bir
konuda yargının işine karışılmaması olduğuna işaret eden Çiçek, buna
herkesin azami dikkati göstermesi gerektiğini vurguladı. Van'daki
olayın siyasi yönü olduğunu söyleyenlerin çıktığını, ancak bu iddianın
arkasının doldurulamadığını kaydeden Çiçek, şöyle konuştu:
''Birisi gelir ister bu kürsüden, ister başka bir şekilde derse
ki, Adalet Bakanı, Milli Eğitim Bakanı veya kim kastediliyorsa,
(burada şu tarihte savcıya, hakime şu talimat verilmiştir, şu nedenle
yargı bağımsız davranmamıştır) diye altını doldurabilecek laflar,
beyanlar, deliller ortaya koyarsa, biz bunu saygıyla karşılarız. Ama
bu olmadan, zor şartlar altında vatansever görev yapan hakim ve
savcıların işine karışma anlamına gelen, onların hukuk ölçüsünde karar
vermesini zorlaştıracak beyan ve tavırlarda bulunmayı, hukuk adına
anlayışla karşılamak mümkün değil.
Bu alışkanlık haline geldi, yazılıyor, çiziliyor, konuşuluyor. Biz
bu olaylar karşısında mümkün olduğu kadar siyasetin bu işlerle
alakasının olmadığını, yargının haksız yere suçlanmış olduğunu bilerek
ve vicdanı bu noktada sızlayarak bir şey demek istemedik. İşi hukuk
çerçevesine oturtmaya çalıştık.''

-''HAKİM VE SAVCILARIN İŞİNE KARIŞIRSAK...''-

Rektörler Komitesi'nin olayla ilgili ilk bildirisini hatırlatan
Çiçek, ''6-7 maddelik bildiride o üniversitede işlerin usulüne uygun
gitmediği, alım satım işlerinde yanlışlık olabileceği kabul
ediliyordu. Ama işler orada yolunda gitmiyorsa, bir takım
usulsüzlükler varsa, bir kısım yanlışlıklar varsa kimin usulsüzlüğü
olup olmadığına, kimin suçlu olup olmadığına ne Rektörler Komitesi ne
Adalet Bakanı ne siz ne ben değil, Türkiye Cumhuriyeti yargıçları
karar verecek'' dedi.
Türk milleti adına yargılama yetkisinin hakimlerde olduğuna
dikkati çeken Çiçek, şunları kaydetti:
''Hakim ve savcıların işine karışırsak, işimize geldiği zaman
yargı bağımsızlığı, işimize geldiği zaman (yargı bunu böyle niye
yapıyor). Biz burada çıkardığımız yasaları genel ve eşit, herkese
uygulansın diye çıkarıyoruz.
Cezaevi yönetimi ile ilgili yasayı burada hep birlikte çıkardık.
Cezaevinin kuralları var, o kurallara herkes uymak mecburiyetindedir.
Üstelik bunları Avrupa Birliği adına yaptık. Şimdi herkes AB diyor,
ama kendisiyle ilgili uygulama sözkonusu olduğunda tutuyor imtiyaz
istiyor. (Efendim rektör aranır mı, milletvekili aranır mı, bakan
aranır mı?) Peki o zaman, biz bu yasaları sade vatandaş için mi
çıkarıyoruz? Yani onlar uyar, belli makam, mevki sahipleri bu
kurallara uymaz, kanunda yazılı olmasına rağmen...Böyle bir uygulama
olamaz, böyle bir anlayış olamaz.''

-''TÜRKİYE OLİGARŞİK ADACIKLARLA DOLU''-

Çiçek, YÖK Başkanı Teziç'in hocası olduğunu ve kendisiyle her
zaman saygı hudutları çerçevesinde ilişkisi olduğunu belirterek,
uygulamada (cezaevinde üst araması) yasalara aykırı bir durum
olmadığını kendisinin de ifade ettiğini, ancak onun yerine
başkalarının bundan rahatsız olduğunu söyledi. Çiçek, bu eleştiriye
tepkisini şöyle dile getirdi:
''O zaman şunu getirin; -inşallah kimse içeri düşmez de -(filanca
kesimler düşerse onların ziyaretçileri ayrı bir muameleye tutulur)
diye madde koyarsınız. O zaman oradaki infaz memurları farklı bir
muamele yapar. Yasayı genel ve eşit çıkarıyoruz, sonra insanların
konumlarına göre ayrı muameleye tabi tutarsak bu demokrasi olmaz. Bunu
hep söylemeye çalıştım; yargıya da yazıktır. Bu insanlar zor şartlar
altında görev yapıyorlar. Önüne gelen hırpalamaya çalışırsa bu
memlekette kamu düzenini nasıl tesis edeceksiniz? İşine geldiğinde
yargı bağımsızlığı, işinize geldiğinde genel ve eşit kural, ama
işinize geldiğinde kayırmak...Zaten Türkiye bu anlamda oligarşik
adacıklarla dolu. Bunları ayıklamaya çalışıyoruz ama eski siyaset
alışkanlıklarımız nedeniyle farklı uygulamaların beklentisi içinde
oluyoruz, bunu gündeme getiriyoruz. Bu doğru değildir.
Yargı, suçlamalar karşısında sessiz kaldıysa, bunun bir tek
sebebi var. Çünkü yürümekte olan bir dava var. Bu davayla ilgili bir
fikir açıklamış olsa ihsas-ı reyde bulunmuş olacak. Bu hassasiyet
nedeniyle olan bitenleri izliyor. Sessiz kalması, bütün bu
suçlamaları, bütün bu olumsuzlukları kabul ettiği anlamına gelmiyor.
Tam tersi, hukuka saygının gereği olarak şu an bir sabır imtihanından
geçiyor, o nedenle kimse bir şey demiyor. TCK'yı açın okuyun; devam
eden bir davayla ilgili Türk milleti adına yasama yetkisini kullanan
Meclis'te bile görüşme yapılamayacağını söylüyor.''

-''SAYGIDA KUSUR ETMEDİM, ETMEM, ÇÜNKÜ BENİM HOCAMDIR''

Konuyla ilgili kamuoyunda yanlış bilgilendirmeler olduğunu
belirten Çiçek, ''70-80 kişi geldi'' demediğini söyledi. Bir gün önce,
YÖK Başkanı Teziç'i aradığını ve hoca-talebe ilişkisi içinde
konuştuklarını, bugüne kadar kendisine saygıda kusur etmediğini bundan
sonra da etmeyeceğini anlattı.
Çiçek, Teziç'e, ''Hoca, yarın bir toplantı yapılacak. Bir
gerginlik olmasın, Cumhuriyet'in kurumları karşı karşıya gelmese,
yargıya müdahale anlamına gelecek bir şey olmasa iyi olur'' dediğini,
kendisinin de ''bizim daha önceki bildirimizde yargıya kusur anlamına
gelecek hiçbir şey ifade etmedik'' dediğini kaydederek, ''Ertesi günkü
bildiri tam tersi olarak çıktı'' dedi.
Kendisinden istenen randevu talebine, saygı gereği 15 dakika
içinde olumlu yanıt verdiğini anlatan Çiçek, ''(Pekala) deyip, 2 gün
sonraya randevu verebilirdim. Çünkü benimle bir alakası yok bu işin.
Ben zannettim ki 2-3 kişi gelecek. Oturacak yer yoktu. Eğer sorun
çözmek için geliyorlarsa geliş tarzı böyle olmaması lazım ya da bana
niye gelmiş oluyorlar? Bana eğer bir şey için geliyorlarsa geleceği
yer ben değilim'' görüşünü ifade etti.
YÖK'ün Van Cumhuriyet Savcılığı'na 21 Temmuz'da başvurduğunu, bir
gün sonra kendilerine yanıt verildiğini anlatan Çiçek, yazının bilgi
için kendisine 26 Temmuz'da geldiğini kaydetti. Hukuk çerçevesinde
olan bir iş için ''3 aydır yanıt alamıyoruz'' dendiğini belirten
Çiçek, ''olaya dramatik boyut katılarak, Van'daki olayın Van dışına
taşırılmak suretiyle siyasetin eski gündem maddelerinden biri haline
getirilmek istendiğini'' söyledi.
Bakan Çiçek, ''Bakın, üniversitelerimize de yargıya da bu ülkeye
de yazık olur. Siyaset yapıyoruz, hepimizin sorumluluğu var. Yapmamız
gereken, hukuk yolundan gitmek suretiyle ülkenin sorunlarını
çözmektir. Buna katkı sağlamaktır. Olur olmaz her meseleyi kendi
bağlamı dışına taşırarak gündem konusu yaparsak, o zaman birden bire
(Türkiye'ye ne oluyor) diye önce kendi vatandaşlarımız, herkes bu
ülkenin huzurundan endişe duyar. Buna kimsenin hakkı olmamalı'' diye
konuştu.


Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


"TÜRKİYE'DE BÜTÜN İNSANLARI İNTİHALLE SUÇLAYABİLİRSİNİZ"

AKP VE CHP, ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ KONUSUNDA ANLAŞTI... UNAKITAN AFFI GERİ ÇEKİLDİ

AKP VE CHP, ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ KONUSUNDA ANLAŞTI... UNAKITAN AFFI GERİ ÇEKİLDİ
»  BAKAN'DAN MİT'E 'KÖSTEBEĞİ BULUN' TALİMATI
»  MALATYA'DA BAKAN AKDAĞ'A PROTESTO
»  YUVA SKANDALININ FAİLLERİ TUTUKLANDI
»  REKTÖR AŞKIN'A DESTEK İÇİN İMZA KAMPANYASI
»  ADIYAMAN'DA DEPREM...
»  İSTANBUL'UN İKİZ KULELERİ ASKER'E TAKILDI
»  DAYAKTAN SONRA ŞİMDİ DE TECAVÜZ SKANDALI
»  BÖYLE BAKANA BÖYLE PERSONEL: İNSANIN OLDUĞU YERDE ŞİDDET OLUR
»  DEMİREL TMSF'YE KÜKREDİ: BENİMLE UĞRAŞANI PERİŞAN EDERİM
»  ÇİÇEK: "YURTLARI GÖZDEN GEÇİRMEM LAZIM"
»  'ÇOCUKLARA ŞİDDET' MECLİS GÜNDEMİNDE
»  CHP"Lİ ARSLANOĞLU: "BU MALATYA ÜZERİNİ KARA BİR LEKEDİR"
»  YUVA'DAKİ VAHŞET TÜRKİYE'Yİ AYAĞA KALDIRDI
»  ÇOCUK YUVASI'NDAKİ DAYAK OLAYINA BAKAN EL KOYDU
»  ÖZHAN CANAYDIN, TAHKİM'E BASKI'YA İSYAN ETTİ
»  TÜRK TELEKOM ÇALIŞANLARINDAN İŞ BIRAKMA EYLEMİ
»  "KUŞ GRİBİ GEÇTİ, ÖĞRENCİLERE TAVUK VE YUMURTA VERİLEBİLİR" GENELGESİ!
»  AŞIRI SAĞ ARTIK TEHDİT DEĞİL
»  ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ BAYRAM SONUNA KALDI
»  İSTANBUL'DA EN BAŞARILI BAŞKAN MUSTAFA SARIGÜL...
»  "NE OFER TANIRIM NE KOFER'' !
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.