Yıldırım özetle şunları kaydetti;
“Seçimlerin bir genel seçim havasına dönüştürülmesi bir referanduma dönüştürülmesi bana göre İstanbul’a yapılacak bir iyik değildir, mecbur kalmadıkça bu alan dışındaki konularda çok fazla zaman harcamayacağım, umut ederim ki diğer partiler de, ittifak da bu hassasiyeti gösterir.
31 Mart seçimleriyle birlikte belki 25 yıl daha sürecek yeni bir dönemin kapılarını aralamak istiyoruz. İstanbul’u size İstanbullulara anlatmayı çok gerekli görmüyorum. Hepimiz bu şehirde yaşıyoruz. Ben bu şehire 1967’de geldim. Bir gece bol ışıkların olduğu yere geldim. Harem’miş daha sonra öğrendim. Bir büyük mekana geçtik, hareket etmeye başladı. Sonra öğrendim, arabalı vapurmuş. 1967’den 2003 Kasım’ına kadar sürekli İstanbul’da oldum. 35 yıl. İstanbul’un bilmediğim noktası kalmamıştı.
Tarih ve Coğrafyadan gelen bir dinginliğe sahip İstanbul. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadesiyle tarihimizin ve medeniyetimizin ifadesi İstanbul’dur. İstanbul’u Fatih fethetti, Mimar Sinan süsledi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk kurtardı. Tayyip Erdoğan da kalkındırdı.
15 milyon 253 bin kişinin yaşadığı İstanbul’un yüzde 35’i 30 yaşın altında. Yani dinamik bir kent. 4 milyon öğrenciye sahip bir şehir İstanbul. Dünyadan da on binlerce öğrenci İstanbul’da üniversitelerde eğitim görüyor. Geçen yıl 12 milyon 500 bin turist geldi İstanbul’a. Dış ticaretimizin yüzde 56’sını İstanbul gerçekleştiriyor. Yani ekonomimizin kalbi İstanbul. 140 ülkeden daha büyük bir ekonomiye sahip İstanbul. Aynı zamanda sanatın sinemanın edebiyatın da merkezidir. İstanbul’u dinleyeceğiz ama gözlerimiz kapalı değil.
Sorunu olmayan ölülerle delilerdir, esasında onların da sorunları var da biz onların frekansına giremediğimiz için sorunlarını öğrenme fırsatımız olmuyor.
İstanbul’da en önce telafuz edilen sorun ulaşım ve trafik. Bir de nüfus yoğunluğu var. Dertlerine rağmen sorunlarına rağmen İstanbul yaşayan bir şehir. İstanbul’da tam zamanlı masaiye başladık. İDO’da çalıştım. Hızlı feribot işletesini başlattık. AK Parti kurucusu oldum.
Sorunların şekli değişiyor. 25 yıl önce çöp konuşuluyordu, hava kirliliği konuşuluyordu. 25 yıl önce geride kaldı. 1.0 versiyon sorunlar dönemi İstanbul’da geri kaldı. Şimdi İstanbul’da İstanbul 4.0 dönemi başladı. İstanbul 4.0’in içinde neler var değerlendireceğiz.
Her türlü sorularanızı cevaplamaya amadeyim, isterseniz ayakkabı numaramı sorun, hobilerimi korkularımı sorun her şeyi konuşacağız, Türkiye’nin medyasının merkezi İstanbul o bakımdan bu buluşmayı kıymetli buluyorum.
Daha rahat konuşalım, diplomatik olmasın, içimizi dökelim (Yıldırım bu sözlerle salondan kameraları çıkarttı.)”