Ağrı'ya bağlı Doğubayazıt ilçesinde, Ağrı Dağı eteklerinde bilim adamları ile birlikte Nuh'un Gemisi'ni bulmak için 1964 yılında yapılan çalışmalara katılan Hasan Özer 18 yıldır bölgenin gönüllü bekçiliğini yapıyor.
Doğubayazıt'a 15 kilometre uzaklıktaki Üzengili Köyü yakınlarında bulunan bölgede Nuh peygamberin gemisinin bulunduğu iddiaları, ciddi anlamda bir tanıtım yapılmamasına rağmen, hâlâ Türkiye'ye hatırı sayılır miktarda turist çekmeye devam ediyor. Türk turizmcileri bu iddianın aslında büyük bir gelir kaynağı olduğunun hâlâ farkında değil.
AĞRI DAĞI'NDA AMATÖR BİR MÜZE
Yine de bölgeye gelen turistler kendilerine rehber bulmakta zorlanmıyorlar. 57 yaşındaki bir köylü gönüllü olarak onlara hizmet vermeye devam ediyor. Hatta girişimci köylümüz turistler için amatör bir müze bile oluşturmuş.
1964 yılında ABD'li bilim adamı Wyatt Ronalt Eldon başkanlığındaki 5 kişilik heyet tarafından yapılan çalışmalar sonucunda Nuh'un Gemisi bulunduğuna inanılan bölgenin gönüllü bekçiliğini yapan 5 çocuk babası 57 yaşındaki Hasan Özer, araştırmacılardan edindiği belgeler iye oluşturduğu müze ile gönüllü kültür temsilciliğimizi yapıyor. Özer, bölgeye gelen turistlere yardımcı olmaya çalıştığını ve Nuh'un Gemisi hakkında ABD'li bilim adamlarından öğrendikleri bilgileri aktardığını söyledi.
Ağrı Valiliği'nin, Nuh'un Gemisi'nin bulunduğu alan olarak inanılan bölgeyi ziyarete gelenler için yaptırılan binaya işletmeci bulamaması üzerine harekete geçen Özer, kendi müzesini oluşturmaya karar vermiş. Özer, bu binanın bir bölümüne müze kurmak için yetkililerden izin aldıktan sonra, daha önce birlikte çalışma şansı bulduğu bilim adamlarından edindiği dökünmanlar ve fotoğrafları ziyaretçilerin hizmetine açmış,
Özer, turistlerin müzeyi beğendiklerini ve hatta müzeyi desteklediklerini belirtiyorlar. Bazı turistler, müzeyi geliştirmek için yanlarında getirdikleri doküman ve belgeleri müzeye bırakmayı bile ihmal etmiyorlar. Ziyaretçi defterine yazılan görüşler de bir hayli olumlu.
FOTOĞRAFLA BAŞLAYAN HEYECAN
Türk pilotlar tarafından 1960 yılında havadan çekilen fotoğraflarda görülen gemi siuleti büyük heyecan doğurmuştu. Bu şeklin Nuh'un Gemisi'ne ait olma ihtimali üzerine kafa yoran araştırmacılar bölgeye akın etmişti. 1964 yılında ABD'li bilim adamları bölgeye gelerek araştırmalara bilimsel bir boyut eklemişlerdi. Bölgeyi çok bilen Hasan Özer, onlara rehberlik etmiş ve onların çalışmalarına iştirak etmişti.
BİR TAHTA PARÇASI İLE GÜÇLENEN İNANÇ
Yapılan çalışmalarda sırasında bulunan fosilleşmiş tahta parçalarının bulunması dana büyük bir heyecan uyandırmıştı. Tahtalar incelenmek üzere araştırmacı0 bilim adamları tarafından yurt dışına götürüldü. İlk incelemelerinin ardından bilim adamlarının bölgeye tekrar geldiler. Çıkarılan tahta parçalarının yapılan incelemeler sonucu çok eski bir döneme ait olduğu belirtildi. ( Gerçi daha sonra gelişmiş yöntemlerle yapılan inceleme sonucu söz konusu tahta parçasının Nuh Nebi zamanından kalmış olmasının imkansız olduğu açıklanmıştı ama bu açıklama dahi gemiyi bulduğuna inanan araştırcıların iştahını kesmemişti)
ALLAH'A ŞÜKÜR İÇİN KESİLEN KURBAN
Wyatt Ronalt Eldon, bölgeye tekrar geldiğinde, "Hasan, Allah'a şükür gemi burada" dedi ve kendisinden kurban etmek için bir koyun istedi. Amerikalı bilim adamları gemiyşi buldukları için Ağrı Dağı'nda bir kurban keserek, Allah'a hamd ettiler.
Nuh Peygamber'in insan ve hayvan neslini tufandan kurtaran, İlahi kitaplarda yer alan bilgilere göre 164 metre boyunda, 42 metre genişliğinde ve 3 katlı olduğu tahmin edilen geminin, birinci katında yırtıcı hayvanlar, ikinci katında kuşlar ve böcekler, diğer katında ise Nuh Peygamberin dinine iman eden 7 kişi seyahat etmişti. Dinî kaynaklarda tafsilatlı olarak yer alan büyük tufan sonrasında suların çekilmesi ile birlikte gemi Cudi Dağı'nda karaya oturdu ve o gün insanlığın yeniden türeyişinin miladı oldu.
İlahi metinlerde yer alan Cudi Dağı'nın aslında Ağrı Dağı olduğuna inananların iddialarına göre, Nuh'un gemisi Üzengili Köyü yakınlarındaki alana sürüklendi ve burada kaldı. Takribi olarak 7 bin 500 yıl önce meydana geldiği sanılan Nuh tufanı, hâlâ sırrı bilimsel olarak çözülemeyen pek çok özelliğe sahip.
NUH'UN GEMİSİ NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?
Aslında Nuh Gemisi'nin nerede olduğunun İslam dünyası için pek bir önemi yok. Ama modern bilimle yıldızı bir türlü barışmayan ve akıl ile vahiy kavgasında son derece ketum davranarak aklı cendereye almaya çalışan Hıristiyan dünyası için aslında bu geminin bulunması çok önemli.
Önce Kopernik, daha sonra Galileo ve ardılı gökbilimcilerden yediği ilk büyük darbe ile sarsılan kilise otoritesi, daha sonra genetik bilimcilerin ard arda vurduğu darbelerle iyice prestij kaybetmişti. Özellikle Mendel'in bezelyeler ile yaptığı deneylerde elde ettiği sonuçları da koz olarak kullanıp kendi uç tezlerini destekleyen Darwin, kilise otoritelerini iyice çıkmaza sürüklemişti. Modern genetik çalışmalar ise hem Darwin'in tezine ciddi darbeler indiriyor hem de kilisenin bilim karşısında tutunmasına pek imkan sağlamıyor.
İşte böylesi bir çıkmaza giren Hıristiyan dünyası için Nuh'un Gemisi'nin bulunması aslında son derece önemli. Çünkü bir anlamda yerle bir olan prestiji vahiy kaynaklı bir bilginin somut olarak kanıtlanması ile nispeten kurtarılabilecek... Böylece ağlayan Meryem Ana ikonalarının varlığına insanları inandırmak için yapılan büyük gayretler de sonuç vermiş olacak.
TURİZMCİLERİMİZ KONUYU ÖNEMSEMİYOR
Ama Türk yatırımcıları ve turizm uzmanları malesef bu konuda hâlâ programlı ve geniş tanıtımlı bir çalışma yapmayı akıl edebilmiş değiller. Böyle olunca da kulaktan kulağa yapılan tanıtımla her sene bölgeyi gelen turistlerin sayısında ciddi bir artış gözlenmiyor. Gelen bir avuç turisti ağırlamak da fahri kültür temsilcisi Hasan Özer'e kalıyor. Allah gecinden versin ama Hasan Özer de bu dünyaya veda ettiğinde Nuh'un Gemisini bölgeye gelen yabancılara acaba kim analatacak, dersiniz?
TİTANİK, NUH'UN GEMİSİNE RAKİP MİYDİ?
Konu Nuh'un Gemisi olunca iİlginç bir anektot olarak belirtelik ki, asla batmayacağı ileri sürülün ve daha ilk seferinde batarak bin 500 kişiye mezar olan Titanic gemisi de aslında Nuh gemisinin ebatlarında inşa edilmişti. Tevrat'taki bilgilere göre, Hz. Nuh'un Gemisi'nin uzunluğu 205 metre 27 santim, denizden yüksekliği ise 20,5 metre idi. Batıda Hıristiyan aleminin desteklediği en yayğın şehir efsanelerinden biri de Titanik'i suya indirenlerin Tanrı'ya kafa tuttukları ve bu yüzden de geminin ilk seferinde battığı üzerine.. Bu da Nuh'un gemisinin Batı dünyası için hâlâ ne kadar önemli olduğunun ispatı aslında.
Bakalım biz Nuh'un gemisinde hâlâ bizi bekleyen 'altın yumurtlayan tavuğu' ne zaman çıkaracağız, özel kamarasından?
HABER7