Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,4182
EURO
36,2670
IMKB
9.390,000
ALTIN
2.844,010
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
Yeni Şafak Yazarı Öztürk'ten Olay Yazı
Yeni Şafak Yazarı Öztürk ten Olay Yazı
 
"Gazete manşetleri hiç bu kadar ciddiyetsiz olmamıştı. Yayın yönetmenlerinin kalibresi hiç bu kadar düşmemişti. Köşe yazarlığı hiç bu kadar ucuzlamamıştı."
 
25.1.2017 - 12:18

Yeni Şafak gazetesi yazarı Kemal Öztürk, iktidar yanlısı medyayı adeta topa tuttu...

Yeni Şafak'ın ilk yıllarından örnekler veren Kemal Öztürk, "O günün gazeteciliğinden geriye ne kaldı?" diye sordu ve cvevabı yine kendisi verdi:

"Çok az şey. Çok az kıymet, çok az değer. Mesleğimiz hiç bu kadar seviye kaybetmemişti. Gazete manşetleri hiç bu kadar ciddiyetsiz olmamıştı. Yayın yönetmenlerinin kalibresi hiç bu kadar düşmemişti. Köşe yazarlığı hiç bu kadar ucuzlamamıştı. Ve haberin değeri hiç bu kadar yerlerde sürünmemişti."

Muhafazakar medyanın içine sonradan gelenlerin bütün değerleri silip süpürdüğünü yazan Kemal Öztürk, "Bütün birikimimiz, bütün çabamız, bir 'kuş' kadar beyni olmayan, yeni yetme yayın yönetmenleri, köşe yazarları, tv yorumcuları tarafından heder ediliyor gözümüzün önünde." dedi

Muhafazakar medyada büyük bir erozyon yaşandığını savunan Kemal Öztürk, "Kartel medyasının artıkları, lejyonerler, lejyon hastalığına yakalananlar, aslını kaybedenler ve kifayetsiz muhterisler elinde bu camianın birikimi perişan ediliyor" dedi.

FUAT UĞUR'U MU İŞARET ETTİ?

Öztürk'ün yazısındaki "Sadece seviyeyi aşağı çekmekle kalmıyorlar, aynı zamanda kendinden başka herkesi, muhafazakar medya da dahil, suçluyor, iftira atıyor, mahkum ediyor ve bir nefret halesi oluşturuyorlar. 23. yılını kutladığımız gün, bu müfteri ekip yine Yeni Şafak Gazetesi'ne saldırıp, iftira atmakla meşguldü." cümleleri, yazının ana hedefindeki ismin de şifrelerini verdi.

Son günlerde Yeni Şafak'ı hedef alan isimlerin başında Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur ve muhafazakar medyaya sonradan dahil olan bazı isimler geliyordu...

İşte Kemal Öztürk'ün her paragrafı mahalle medyasına ve sonradan gelenlere yönelik ifadelerle dolu olan Kemal Öztürk'ün o yazısı:

GAZETECİLİKTEN GERİDE KALAN...

23 yıl önce ne büyük heyecan duymuştuk. O zaman hepimiz gençtik. Şimdi birbirimizin, aklaşmış saçlarına ve sakallarına bakıp, geçen zamanın izlerini konuşuyoruz (ben daha şanslıyım sanırım, saçlarım beyazlamadı henüz!).

Zordu gazeteci olmak. Muhabir olarak işe girmek istediğimde, dönemin yayın yönetmeni Nabi Avcı, bana bir ay süre vermiş, kendimi ispatlamamı istemişti. Deli gibi çalıştığımı, geceleri uyuyamadığımı, her haber için ayrı heyecan duyduğumu hatırlıyorum. Sonunda kendimi ispatladığımı ve işe başlayacağımı söylemişti de, dünyalar benim olmuştu.

Köşe yazarlığı ulaşılmaz mertebeydi

Dünyanın en iyi aydınlarından alıntılar yapılırdı düşünce sayfasında. Türkiye'nin en nitelikli entelektüellerinden yazı alınırdı. Yeni Şafak'ta makale yayınlamak kolay değildi.

Yazı dizileri, araştırma dosyaları, özel haberler ve kılı kırk yaran haber dili, gazeteciliğe entelektüel bir seviye getirmişti.

Yazı işleri odasının kapısında beklerdik. Haberimizi kullanacaklar mıydı, kullanırlarsa birinci sayfaya girecek mi ona bakardık. Manşet olma ihtimali kalbimizin hızını arttırırdı. Bir muhabirin haberi manşet oldu mu, o gün herkes onu kutlardı. Haber yapmak da, haberci olmak da kıymetliydi anlayacağınız.

Köşe yazarı olmak, bizim asla ulaşamayacağımız bir mertebeydi. Hayrettin Karaman, Ahmet Taşgetiren, İsmet Özel, İsmail Kara, Mustafa Özel gibi köşe yazarlarını gördük mü, heyecanlanırdık. Hele hele, biz muhabirlerin ismi bir köşede geçti mi, o köşeyi keser, yemeye kalkardık! O kadar değerliydi yani.

Gazetenin sahipleri fedakarlık yaptı hep

Gazetede ajans haberinin fazlalığı bizim için ayıp karşılanırdı. İllaki özel haber olacak, illaki araştırma olacak, illa ki bize mahsus olacak haber. Hele hele, Ajans haberine “takla attırıp”, muhabirin haberiymiş gibi vermek çok ayıptı. Yakalanan muhabir fena fırça yerdi.

Gazetenin sahibi Mahmut Kış, hiç kar etmeden, uzun yıllar gazeteyi finanse etti. Çok hakikatli ve işimize karışmayan, saygın bir aileydi. Sonra Albayrak ailesi gazeteyi, gazetenin misyon bayrağını devraldı. Onlar da aynı fedakarlık ve hassasiyetle gazeteyi bugüne kadar taşıdılar.

O günün gazeteciliğinden geride ne kaldı?

Şimdi hepimiz, 23. yıl yemeğinde bir araya geldik ve birbirimize bakarken o günleri özlemle anıyoruz. Sanırım en çok özlediğimiz şey, samimiyet ve kalite. Tüm sıkıntılarımıza rağmen, 28 Şubat'ın sert darbelerine rağmen, bitmeyen mücadele azmi, güven veren samimiyet ve hiç düşmeyen kaliteyi ne kadar özlediğimizi anlatıyoruz birbirimize.

O günün gazeteciliğinden geriye ne kaldı? Çok az şey. Çok az kıymet, çok az değer. Mesleğimiz hiç bu kadar seviye kaybetmemişti. Gazete manşetleri hiç bu kadar ciddiyetsiz olmamıştı. Yayın yönetmenlerinin kalibresi hiç bu kadar düşmemişti. Köşe yazarlığı hiç bu kadar ucuzlamamıştı. Ve haberin değeri hiç bu kadar yerlerde sürünmemişti.

Artık gazeteci ya da köşe yazarı olmak isteyenler yayın yönetmenlerinin imtihanından geçmiyor, Siyasilerin torpilini arıyorlar.

Bütün birikimimizi heder ediyorlar

Bir sel gelip, sanki tırnaklarımızla biriktirdiğimiz tüm değerleri silip süpürdü. Bütün birikimimiz, bütün çabamız, bir 'kuş' kadar beyni olmayan, yeni yetme yayın yönetmenleri, köşe yazarları, tv yorumcuları tarafından heder ediliyor gözümüzün önünde.

Ne büyük dram. Ne büyük erozyon. Ne büyük kayıp bizim için. Çünkü muhafazakar medya, ahlakı, adaleti, dürüstlüğü, kaliteyi ve millet menfaatini hep önde tutmak için uğraştı. Bunun için de çok fedakarlık yaptı, bedel ödedi. Zira “kartel medyası” dediğimiz insanları bu yüzden eleştiriyorduk.

Peki şimdi?

Kartel medyasının artıkları, lejyonerler, lejyon hastalığına yakalananlar, aslını kaybedenler ve kifayetsiz muhterisler elinde bu camianın birikimi perişan ediliyor. Sadece seviyeyi aşağı çekmekle kalmıyorlar, aynı zamanda kendinden başka herkesi, muhafazakar medya da dahil, suçluyor, iftira atıyor, mahkum ediyor ve bir nefret halesi oluşturuyorlar. 23. yılını kutladığımız gün, bu müfteri ekip yine Yeni Şafak Gazetesi'ne saldırıp, iftira atmakla meşguldü.

Faturayı “Reis”e kesiyorlar

Ne hazindir ki, bu kifayetsiz muhterisler ve lejyonerler bunları yaparken, siyasilerin arkasına saklanıyorlar, iktidarın gölgesinde kaybolmaya çalışıyorlar. Sanki “Reis” tüm bunların yapılmasının emrini vermiş gibi, her şeyi ona fatura ediyorlar.

Sonra da devletin uçaklarında, “gücü buradan alıyoruz” pozları veriyorlar. Oysa bu seviyesizlikten, bu ahlaksızlıktan herkes gibi, devletin üst makamları da rahatsız sanırım. Ancak neden bir şey yapmıyorlar, bunu bilmiyorum.

Sonuçta 23 yılı geride bıraktık bu meslekte. Yaşlanmak, yıllarla değil de, bu moral bozucu şeyleri gördükçe daha da hissediliyor sanki.

Ancak kendi adıma şunu söyleyeyim: Kalemim ve sözümle ekmeğimi kazanıyorum. Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyeceğim. Sonuna kadar adalet, ahlak, özgürlük, dürüstlük, millet, ülke ve insanlık için kullanacağım bunları.

Bedeli ne olursa olsun, vazgeçemeyeceğim.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 1   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 
Bir AA Çalışanı
25 Ocak 2017 Çarşamba 20:27
Bu satırları yazması gereken en son kişi Kemal Öztürk'tür AA'ya gelir gelmez, Arınç'ın tetikçiliğini yaparak, gazeteci kıyımına başlamıştır. Çalışanların itibarını bir insana, bir müslümana yakışmayan şekilde çiğnemiştir. Yazısında muhafazakarları eleştirirken, İnsanları muhafazakarlardan nefret ettiren kişilerden olduğunun farkında değildir. İnsanları kazanmak yerine kolay olan yakıp yıkmayı tercih etmiştir. Çalışanlar emekli edilirlerken kendilerine verilen tüm hakların ödeneceğine dair sözünü dahi tutmamıştır. Bu yüzden AA'nın birçok çalışanı mağdur kalmıştır. Halen evlatlarına istediği eğitimi verdirememektedir. Zararın ödenmesi mümkün değildir. Eğer inancı varsa mahvettiği itibarlar ve mağdur ettiği insanların karşılığını görecektir.
Katılıyorum  Katılmıyorum  
%67 %33
  Bu kategorideki diğer haberler


Turkuvaz Medya'da üst düzey atama!

Küçükkaya Kovulmadı, İzinli,

"Nerede Fetullah,Orada Seks"
»  Şamil Tayyar Kimlere Kripto Fetöcü Dedi?
»  Doğan Ailesi de Yemin Törenineydi
»  TV 8'de İşten Çıkarma!
»  MHP'den Ahmet Hakan'a Olay Yanıt!
»  Bahçeli,O Kitabı Toplattı!
»  Hüsnü Mahalli'ye Tahliye Kararı
»  Hıncal Uluç Kendi Gazetesini Topa Tuttu
»  Rusya İle Ortak Dizi Projesi
»  Başkent Medyasının Acı Kaybı
»  24 TV'de Yeni Dönem Start Aldı!
»  Milliyet Gazetesi'nde Üst Düzey Ayrılık
»  "He is My Best Friend"
»  Hürriyet'te üst düzey atama!
»  Hangi Gazeteci için Kaç Yıl Ceza İstendi
»  Şok! Türkiyem TV Kapandı
»  Kanal D ve Hürriyet'te Acun Yasağı
»  "Dövmüşler, Çok da İyi Yapmışlar"!
»  Fatih Portakal, Ahmet Hakan'ı Solladı
»  Canlı Yayında Devir Teslim!
»  "Serdar Cebe Benden Daha Şanslı"
»  "Şansal Büyük'a Gönderilecek" İddiası!
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.