Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,3418
EURO
37,0304
IMKB
8.946,000
ALTIN
2.978,830
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
ÖZAL, KİME 'DANGALAK' DEDİ?
ÖZAL, KİME  DANGALAK  DEDİ?
 
Turgut Özal Cumhurbaşkanıydı, PKK'nın yokedilmesi fırsatı doğdu, ama biri yanlış adım attı. Özal çok kızdı ve "bu dangalak terörü artıracak" dedi.
 
6.9.2005 - 08:18

Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Orta Asya Türk cumhuriyetleri gezisini tamamlamış, son durak Baku'dan Ankara'ya dönüyordu. 15 Nisan 1993 Perşembe. Beni yanına çağırdı. Yanında oturan Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, "Uçağın arkasına gideyim, gazeteci arkadaşlarla görüşeyim" diyerek, yerini benim için boşalttı. Özal'la son görüşmemiz olduğunu bilemezdim. Ankara'ya inişe geçtiğimizde, "Cumartesi İstanbul'a geliyorum. Görüşürüz" demişti. O Cumartesi, İstanbul'a gelemeden, 17 Nisan 1993 günü ani bir kalp kriziyle bu dünyadan ayrıldı.

KİME ÖFKELENDİ?
17 Nisan'da PKK'nın ilan ettiği "bir aylık, şartlı ateşkes" in süresi doluyordu. Kendisine, Celal Talabani'den bana telefonla bildirilen "ateşkesin şartsız ve süresiz uzayacağı" bilgisini vermiştim. Turgut Özal, kızgındı. "Bu dangalaklar, zamanı kullanmasını bilmiyorlar. Eğer, bu fırsat kullanılamazsa, korkarım terör, eskisini aratacak şiddetle geri döner" dedi. Ölümünden bir ay sonra, dediği çıktı. "Dangalaklar" sözcüğü, Özal'ın sinirlendiği zaman kullandığı bir tabirdi. Acaba, bu kez, kimden söz ediyordu? "Kim efendim bu dangalaklar?" diye soracak oldum. "Kim olacak. Hükümet!" deyiverdi. İşbaşında Süleyman Demirel hükümeti bulunuyordu.

SON GÖREV
Özal, kafasını "Kürt sorununun çözümü" için "cesaretli bir öneri" getirmeye takmıştı. "Bu, benim milletime karşı son görevim. Bu sorunu çözmeye mecburum. Bir süre bekleyeceğim, ardından ne pahasına olursa olsun, önerimi getireceğim" diye devam etti. Ömrünün 48 saatten daha az süresi kaldığını, o an, ne o, ne ben, tabii ki, bilmiyorduk...

Ateşkes'in perde arkası

Filmi başa saralım. 1993 yılının Şubat ayı idi. Ramazan günleri. Şam'dan Kamran Karadagi telefon etti. Abdullah Öcalan, ateşkes ilan edecekmiş. Celal Talabani'ye söylemiş. Celal Talabani de, bu bilgiyi Turgut Özal'a duyurmak üzere, Kamran Karadagi'den beni aramasını istemiş. Ama, "Apo'nun sağı solu belli olmadığı için, söylediklerine kefil değilmiş", sadece "bu bilginin Turgut Özal'a, kendisinin kefaleti olmadan iletilmesini" istiyormuş.

TELEFONDAKİ ŞİFRE
Kamran, telefonlarda Öcalan'dan rumuzlu-şifreli biçimde, Arapça "sahabna mecnun" diye söz ediyordu. "Manyak" ya da "deli ahbabımız" anlamında. Abdullah Öcalan, Bekaa'da ateşkes ilan edeceği basın toplantısına, Özal'ın "danışmanı" olduğum ve Sabah gazetesi yazarı olduğum için beni, Türk televizyon gazeteciliğinin, "32.Gün" nedeniyle en önemli ismi saydığı M.Ali Birand'ı ve Arap kamuoyuna yansıtılmak üzere, Londra'da yayınlanan etkili El-Hayat gazetesinin Kürt konusundaki uzman ismi -kendisi de Iraklı bir Kürt- Kamran Karadagi'yi davet edecekmiş. Bu bilgileri telefonla aldıktan sonra Özal'a iletmek için, uygun bir ortam kolluyordum. Kendiliğinden geldi. Çankaya Köşkü'nde bir iftar yemeğinden sonra, Özal, beni, Fehmi Koru'yu ve Türkiye gazetesi başyazarı rahmetli Yalçın Özer'i makamına davet etti. Başbakan Süleyman Demirel'in çıkartmak istediği ve "by-pass yasası" diye bilinen Cumhurbaşkanlığı yetkilerini kısıtlamayı amaçlayan girişimden dertliydi. Makam odasında bir süre dertleştikten sonra, en sevdiği "oyuncakları" olan bilgisayarlarını Fehmi Koru ve Yalçın Özer'e göstermek için, ikametgâha çıkmayı teklif etti. O "seans"ın en az üç saat sürdüğünü biliyordum ve ben, o "filmi" defalarca seyretmiştim. İtiraz edecek olduysam da, Koru ve Özer hevesli, Özal da kararlı olduğu için üst kata tırmandık. Cumhurbaşkanı, üç saate yakın süre bilgisayar üzerindeki marifetlerini gösterdi. Gece yarısını geçe ayrılırken, eğildim, "Efendim, Öcalan ateşkes ilan edecekmiş. Kamran aradı. Celal Talabani'den naklen gelen bir bilgi. Talabani, bilmenizi istiyormuş ama kefil değilmiş" dedim.

KAYITSIZ KALDI
Turgut Özal, şaşırtıcı bir kayıtsızlıkla davrandı. Hiç etkilenmemiş gibiydi. Omuz silkti. Kendisini bağlamak istemeyen bir tavrı vardı. "Etsin de görelim" demekle yetindi. Bana gelince, Bekaa'da önümüzdeki günlerde muhtemel basın toplantısına gitmek için hazırlanmak zorundaydım. Sabah gazetesinin genel yayın yönetmeni Zafer Mutlu'ya "sır"rı söyledim. Gizli tutulması gerekiyordu. Zafer, Turgut Özal'ın dilini tutamayacağından kuşku duyuyordu. Ertuğrul Özkök'e söyleyebileceğini, Hürriyet'te bu haberin patlaması halinde Sabah'ın güç duruma düşeceğini düşünüyordu. Haberi yazmam için ısrar ediyordu. Ben ise, Kamran Karadagi'ye basın toplantısına dek "sırrı saklama" ya söz vermiştim. Zafer Mutlu, sabırsızlanıyordu. 11 Mart 1993 Perşembe günü akşamüstü telefon etti. "Ya gel haberi yaz; ya da herhalükârda bu haberi biz yazıp koyacağız. Artık bekleyemeyiz" dedi. Gazeteye gittim, haberi yazdım. Sabah gazetesi, diğer gazeteler dağıtım sırasında haberi göremesinler diye sabaha karşı özel bir birinci sayfa baskısı yaparak "yılın haberi"ni benim imzamla patlattı.

APO'NUN KEYFİ!
Kamran Karadagi öfkeden çılgına dönmüştü. Şam'dan telefon edip, Apo'nun zamansız patlayan haberden ötürü vazgeçebileceğini, bu durumda "akmaya devam edecek kanların sorumlusu" olacağımı bile söyledi. Hiçbir açıklamamı kabul etmiyordu. Oysa, haberin patlaması tam tersi bir sonuç verdi. Kamran'ın sonradan anlattığına göre, Abdullah Öcalan, Şam'daki evinde önüne tüm Türk gazetelerini sermiş, "Herkes benden bahsediyor" diye gayet keyifli bir havaya bürünmüş. Haberin patlaması üzerine, Öcalan, üç kişilik basın toplantısından vazgeçti ve tüm Türk ve uluslararası basını, Lübnan'ın Bekaa Vadisi'ndeki Bar Elias kasabasına 16 Mart tarihinde "ateşkes" ilan edeceği basın toplantısı için davet etti. Türk gazeteciler olarak hepimiz, apar topar, THY ile Dubai'ye uçtuk, sabaha karşı Dubai- Beyrut seferi yapan bir MEA uçağı ile Beyrut'a vardık Bristol oteline, alınıp Bekaa'ya götürülmek için yerleştik.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


KAÇIRILAN BELEDİYE BAŞKANI PKK'YI DOLANDIRMIŞ!!!

HER YERDE ÖCALAN PROVAKASYONU!!!

ÜÇ ŞARKI İÇİN ÜÇ MİLYON DOLAR!!!
»  "KARDEŞ KAVGASI ÇIKARMAK İSTEYENLER BAŞARILI OLAMAYACAK"
»  VAN'DA DA OLAY VAR!
»  MHP : "KÜRT SORUNU HUZURUMUZU KAÇIRDI"
»  "FELAKETE BELA DEMEK CEHALETTİR"
»  SEZER, TALABANİ'YE RANDEVU VERMEDİ
»  ÜNİVERSİTE KAYITLARI BUGÜN BAŞLADI
»  SON DAKİKA... MERİKAN DENİZALTISI, KÖRFEZDE TÜRK GEMİSİYLE ÇARPIŞTI
»  RİCE, PATRONUNU SAVUNDU!
»  "110 KİLOLUK BALERİNLER VAR"!!!
»  BOZÖYÜK'TE GERGİN SAATLER
»  ÇANAKKALE SAVAŞINDA BATIRILAN ÜNLÜ SAVAŞ GEMİSİ GOLİAHT DENİZİN ALTINDA GÖRÜNTÜLENDİ
»  BAŞBAKAN KESTİRİP ATTI: " AVRUPA ŞAKA YAPMAMALI"
»  DENİZ BAYKAL HÜKÜMETİ ÇATIŞMA ORTAMINA SÜRÜKLEMEKLE SUÇLADI
»  PKK PROVAKATÖRLERİ BU KEZDE İSTANBUL'DA
»  İŞTE TÜRKİYE BU!!! MAFYA'YA MAFYA DEMEKTE YASAKLANDI
»  PKK PROVAKATÖRLERİ OLAYLARI TIRMANDIRIYOR
»  ERDOĞAN DAN ANLAMLI MESAJ
»  HIZLI TREN PROJESİ İKİNCİ AŞAMASI SON NOKTAYA GELDİ
»  ATO BAŞKANI SİNAN AYGÜN PALAVRACI MI?
»  ÜNİVERSİTELERE KAYITLAR YARIN BAŞLIYOR
»  EMNİYETTEN ATO'NUN 'SUÇ RAPORU'NA YALANLAMA
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.