Röportaj: Banu Duran Mekan: The Sofa Hotel Kıyafet: Figen Bağzıbağlı Fotoğraflar: Barış Acarlı/VATAN

İlgi görmeyi sevmiyorum

Umutsuz Ev Kadınları dizisinde canlandırdığınız Emel patavatsız bir tip. Neden bu kadar çok sevildi peki?

Dizi çok iyi uyarlandı. Rolle benim kimyamın uyuşmasının da etkisi büyük. Emel’le gerçek hayattaki Özge’nin hiç alakası yok ama ben rolü doğru yerden kavradım... Kötü veya sıradışı bir rol bile oynasam onun da insan olduğunu, bizden biri olduğunu ve benim o noktada şeytanın avukatlığını yapmam gerektiğini düşünerek yola çıkarım. Emel’e de Türk işi baharatlar kattım ve onun biraz dangalak bir tip olduğunu hayal ettim (Gülüyor).

Hep böyle saçlar yapılı, makyajlı mı gezersiniz?

Hayır. Üniversite yıllarımda oldukça bakımlıydım. Ancak zaman ilerledikçe ve mesleğim makyajı, bakımı benim için bir zorunluluk haline getirdikçe artık ondan kaçma isteği oluştu. Mesela sadece belli mağazalardan alışveriş yapıyorum ve denemeden alıyorum. Çünkü dizi ve tiyatro nedeniyle günde bazen 5 bazen 15 defa kostüm değiştiriyorum. Dolayısıyla alışveriş yapmak istemiyorum. Gündelik hayatta hep eşofman ve spor ayakkabı giyerim. Makyaj da hiç yapmıyorum.Biraz da canlandırdığınız Emel’in etkisiyle “seksi kadın” imajınız var. Bu sizi mutlu mu, rahatsız mı ediyor?

Ben seksiden daha çok çekici kelimesini duyuyorum. Bu da insanın duruşunda, gözünün içinde olan bir şey. Aura meselesi.Siz de Emel gibi çapkın mısınızdır peki?

Hiç değilim. Emel tuttuğunu koparan, kafaya bir şeyi koyan ve dümdüz yürüyen bir kadın. Ben öyle değilim, daha naifim. Karşılıklı bir enerji zaten o.
Peki tutkulu bir kadın mısınız?

Evet. Öyle yaşıyorum; doya doya yaşama isteği bu. Mesleğime, sevdiklerime, aşka hatta istediğim bir yiyeceğe bile tutkum var. Canım bir şey isterse gider alırım, üşenmem. Onu gece 02.00 bile olsa dört dörtlük hazırlarım... Bir şeyi ya eksiksiz yaparım ya da hiç yapmam. Bir elbiseyi bile tutkuyla giyebilirsiniz, onu hissetmekle alakalı bir durum.Aşkta tutkulu olmak ne demek sizin için?

Sevdiğime dört bir kolla sarılıyorum; bu annem veya arkadaşım için de geçerli. Hayatımdaki erkeğin de kıyafeti dahil her şeyiyle ilgilenirim. Benim için hepsi bir bütün çünkü. Romantik sürprizler yapmayı da çok severim. Erkek hayranlarınız oldukça fazla. Size yaklaşabiliyorlar mı? Türk erkekleri bu konuda ağır; genelde gelip direkt söylemiyorlar ama duyduğum çok oluyor. Fotoğraf çektirmek isteyenler de gençler. “Eşim sizi çok beğeniyor” diye yanıma gelen kadın hayranlarım da var