Geçmiş dönemlerde reyting listesinde 100 program arasında ilk 10’a en az üç iftar ve sahur programı mutlaka girerdi. Şimdilerde ise atv’de Nihat Hatipoğlu’nun sunduğu program 3.41 reytingle ancak 8. olabiliyor. Diğerleri mi?..
Show TV’de Mustafa Karataş’ın sunduğu iftar programı 36. sıralarda gezerken, Necmettin Nursaçan’ın Kanal 7’de sunduğu iftar saati 70’lerde ancak yer bulabiliyor kendisine.
En acı olan ise hiç şüphesiz Star TV’de ekrana gelen M. Fatih Çıtlak’ın sunduğu Ramazan Bereketi’nin 92. sırada yer alması… Elbette az izleniyor olmaları ‘kötü program’ oldukları anlamına gelmez.
İzleyicinin tercih etmesi gerekiyor. Survivor, Avrupa kupaları ve bin bir entrikanın fırıl fırıl döndüğü diziler karşısında elbette şansları zayıf.Ancak geçmişte de benzer program ve diziler karşısında ciddi reyting aldıklarını unutmamak gerek Ne değişti, derseniz, görebildiğim kadıyla çok şey değişmemiş. Hatta hiçbir şey değişmemiş iftar ve sahurda. Bütün mesele de bu zaten.
Üç yıl önceki programın tarihini değiştirip ekrana getirseniz kimse fark etmez. Neredeyse hocalarımızın tonlamaları bile aynı. Nihat Hatipoğlu’nun kendine has bir üslubu var. Ancak son yıllarda tekrara düştüğü bir gerçek. Böyle giderse gelecek Ramazan izleyici bulmakta zorlanabilir.
Pahalı prodüksiyonlar, cami önü çekimleri ve tarihi mekanları kullanmak da bir yere kadar... Yeni şeyler söylerseniz, iki sandal ye bir sehpa yeter izlenmek için.
Kaynak: Meydan/Yusuf Bülbül