CHP’nin 24 Haziran’daki cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, dün (29 Ağustos 2018) gerçekleştirilen Parti Meclisi (PM) toplantısına davet edilmediğini söyledi. İnce, "Bu toplantı seçim sonuçlarını değerlendirmek amacıyla yapılmış ise cumhurbaşkanı adayı davet edilmeliydi. cumhurbaşkanı adayı hakkında yalan konuşmak için düzenlenmişse vah partimizin ve ülkemizin haline!" diyerek eleştirdi.

"Seçimden sonra beni davet etmiş ama ben gitmemişim!" diyen İnce, "Benim olmadığım yerde zor durumdan kurtulmak için yalana başvurmak koltuk sevdası değil de nedir? Ben partiliyim davet gelseydi iki elim kanda olsa giderdim" sözleriyle Kılıçdaroğlu'nu yalanladı.

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, seçim sonuçlarını değerlendirmek amacıyla gerçekleştirilen Parti Meclisi (PM) toplantısına davet edilmemesine tepki gösterdi. İnce, CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında dün gerçekleştirilen ve 24 Haziran seçimlerinin değerlendirildiği PM toplantısına ilişkin, Twitter hesabından açıklamada bulundu.

Seçimden 66 gün sonra seçim sonuçlarını değerlendirmek amacıyla PM toplantısı yapıldığını hatırlatan Muharrem İnce, "Bu toplantıya cumhurbaşkanı adayını davet etmemek sorun, toplantıda yalan söylemek ayrı bir sorun. Seçimden sonra beni davet etmiş ama ben gitmemişim. Benim olmadığım yerde zor durumdan kurtulmak için yalana başvurmak koltuk sevdası değil de nedir? Ben partiliyim davet gelseydi iki elim kanda olsa giderdim" ifadesini kullandı.

İnce şöyle devam etti:

"Bu toplantı seçim sonuçlarını değerlendirmek amacıyla yapılmış ise cumhurbaşkanı adayı davet edilmeliydi. cumhurbaşkanı adayı hakkında yalan konuşmak için düzenlenmişse vah partimizin ve ülkemizin haline."

Yemek eleştirisini yanıtladı
Muharrem İnce, seçimlerin ardından Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile yediği yemek ve sonrasında yaptığı açıklamalar üzerine kendisine yöneltilen eleştirilere de cevap verdi.

İnce, şunları kaydetti:

"Yediğimiz yemeğin saatini televizyonda geçen alt yazıdan öğrendim, yemeğin saatini ve yerini basına ben söylemedim, basını oraya ben davet etmedim, yemekte konuşulanları basına söylemekle suçluyorsunuz. O yemeğe basın ilgisini çeken sizsiniz. O yemek sayenizde herkesin bildiği, herkesin merak ettiği bir yemek haline geldi. Konuşulanları niye açıklamışım? Ne açıklayacaktım menüyü mü? Bana oy veren 15 milyona karşı sorumluluğum var benim."